T24/ Ankara
TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nda, MHP,'Hak arama hürriyeti (özgürlüğü) ve adil yargılanma hakkı’ başlıklı maddesinde ‘anladığı dilde savunma’ ile mahkemenin çevirmen kullanabileceğini öngören 4. fıkranın olduğu gibi metinden çıkarılmasını önerdi.
BDP ise, ‘tercih ettiği dilde’ önerisinin maddeye girmesini istiyor. BDP, madde de ‘kamu düzeni’ ifadesine karşı çıkıyor. Komisyon, uzlaşmazlık konuları maddenin yeniden görüşmelerinde ele alacak. Buna karşı, adil yargılanma hakkını da düzenleyen maddenin genelinde 4 siyasi partinin anlaştığı görülüyor.
Maddenin en son hali şöyle.
Hak arama hürriyeti (özgürlüğü) ve adil yargılanma hakkı
Madde 24. (1) Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle hakkını arama, yargıya erişme ve yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma hakkına sahiptir. Kanun yollarına ve alternatif uyuşmazlık çözümlerine ilişkin düzenlemeler yargıya erişim hakkına aykırı sayılamaz.
(2) Herkes, yetkili, bağımsız ve tarafsız mahkeme önünde, makul bir süre içinde adil yargılanma hakkına sahiptir.
(3) Davalar alenî olarak görülür. Ancak, davalar, milli güvenliğin, kamu düzeninin (BDP: kamu düzeni kavramına itiraz etmektedir.) genel ahlâkın, küçüklerin korunmasının veya davaya taraf olanların özel hayatlarının, hak ve özgürlüklerinin korunması için zorunlu olan durumlarda kısmen ya da tamamen kapalı olarak yapılabilir.
(4) Kendisine suç isnad edilen herkes yöneltilen suçlamaların niteliği ve sebepleri hakkında en kısa zamanda, anladığı bir dilde (BDP önerisi: tercih ettiği dilde) ve ayrıntılı olarak haberdar edilme; savunmasını hazırlamak için gerekli zamana ve suçlamayla ilgili belgelerin tamamına ulaşma da dahil olmak üzere her türlü olanağa sahip olma; davada hazır bulunma; kendisini bizzat ya da bir müdafi aracılığıyla savunma; (silahların eşitliği-(uzlaşma yok) ilkesi çerçevesinde tanık gösterme ve tanıkları sorguya çekme; mahkeme dilini anlayamadığı ya da konuşamadığı durumlarda bir çevirmenden yararlanma hakkına sahiptir. (MHP bu fıkranın metinde yer almamasını önermektedir.)
(5) Hiç kimse tabii hakiminden başka bir merci önüne çıkarılamaz. Bir kimseyi tabii hakiminden başka bir merci önüne çıkarma sonucunu doğuran yargı yetkisine sahip olağanüstü merciler kurulamaz.
(6) Hiçbir mahkeme, görev ve yetkisi içindeki davaya bakmaktan kaçınamaz.
(7) Hukuka aykırı olarak elde edilmiş bulgular, delil olarak kabul edilemez.
(8) Mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır.
(9) Çocukların yargılanması kanunla düzenlenecek özel hükümlere tabidir.