T24 -
Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Eşref Uğur Yiğit, "Subaylarımızın silahlı terör örgütü kurduğu söyleniyor. Ama Habur'dan teröristler ellerini kollarını sallayarak giriyor, hiçbir şey yapılmıyor. Bu bizi ve milletimizi rahatsız ediyor. Milletimize şikayet ediyoruz" dedi. Yiğit, “Cani miyiz, cani mi yetiştiriyoruz? Amirallerimizin yarısı, kuvvetin yüzde 38'i, 13 bin astsubayın dörtte biri yüksek lisans diplomalı" diye konuştu.Hürriyet gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Enis Berberoğlu'nun imzasıyla yayınlanan, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Eşref Uğur Yiğit'in gerçekleştirdiği "Cani miyiz biz?" (12 Şubat 2010) başlıklı değerlendirme şöyle:'Cani miyiz biz?'Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Eşref Uğur Yiğit, Poyrazköy ve Kafes iddiaları için, “Subaylarımızın silahlı terör örgütü kurduğu söyleniyor.Öte yandan Habur’dan teröristler ellerini kollarını sallayarak giriyor. Milletimize şikayet ediyoruz” dedi. Oramiral Yiğit, isyanını şöyle sürdürdü: “Cani miyiz, cani mi yetiştiriyoruz? Amirallerimizin yarısı, kuvvetin yüzde 38’i, 13 bin astsubayın dörtte biri yüksek lisans diplomalı. Gemi ihraç ediyorduk, etmeyelim mi isteniyor, neden hedef seçildik?”Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Eşref Uğur Yiğit, Poyrazköy ve Kafes iddiaları için Hürriyet’e yaptığı değerlendirmede şunları söyledi:“Subaylarımızın silahlı terör örgütü kurduğu söyleniyor. Ama öte yandan Habur’dan teröristler ellerini kollarını sallayarak giriyor, hiçbir şey yapılmıyor. Bu bizi ve milletimizi rahatsız ediyor. Milletimize şikayet ediyoruz.”Oramiral Bulut, özel yaşamıyla ilgili olarak internete düşen iftira kampanyası nedeniyle intihar eden Albay Berk Erden’in cenaze töreninden sonra kendisine telefonla ulaşan Hürriyet’e açıklamalarda bulunurken, “Hukuka saygı ve sabırla bekleme” vurgusunu yaptı.
Neden hedef seçildik?Oramiral Yiğit’in komutanı olduğu Deniz Kuvvetleri ile ilgili yorumu şöyle:“Cani miyiz biz, cani mi yetiştiriyoruz? Deniz Harp Okulu’ndan, Akademi’den mezun olmakla kalmıyor, yüksek lisans yapıyor bizim subaylarımız. Amirallerimizin yarısı, kuvvetin yüzde 38’i, 13 bin astsubayın dörtte biri yüksek lisans diplomalı. Bizim gemiler teknoloji ile yüzüyor. Ama morali bozulan personel gemiyi yüzdüremez. Gemi ihraç ediyorduk, etmeyelim mi isteniyor, neden hedef seçildik?”
Cephanelik ellerindePoyrazköy’de bulunan silahlarla ilgili değerlendirme yapan Oramiral Yiğit sözlerini şöyle sürdürdü: “Poyrazköy’de suçlanan personelim o birliğin komutanı yani yöneticisi. Cephaneliğin anahtarı ceplerinde. Silaha, cephaneye ihtiyaçları olsa, açar alırlar. Neden acemice dere yatağına gömsünler ki?”
Şerefi olan imza atarDeniz Kuvvetleri Komutanı Yiğit, imzasız ihbar mektuplarını da eleştirdi: “Şerefi olan, uygar insan imzasını atar mektubu öyle yazar. Mesela ben daha teğmenken bir haksızlığa uğradığımı düşündüm, komutanımı mektupla şikayet ettim. Hakkımı teslim ettiler. Ben komutanken hatalı bir personel bana gelip ‘İzin verin üç ayım kaldı emekliliğime’ dedi. Asla izin vermedim hemen emekli ettim. Hangi şikayet geldi de bize üzerine gitmedik ki?”
Eşe sahip çıkılacakOramiral Yiğit, “Merhum Albay Berk Erden’in eşine sahip çıkılacak mı?” sorusuna, tepki göstererek, “Tabii ki çıkılacak, çıkıldı bile” yanıtını verdi.