Mısır’daki 250 Türk şirketi ülkede yaşanan gerilimden endişeli

Mısır’daki 250 Türk şirketi ülkede yaşanan gerilimden endişeli

 

Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’nin askeri darbeyle devrildiği Mısır’da tansiyonun yükselmesi, bu ülke ile ticaret yapan Türk şirketlerin tedirginliğini daha da artırdı. İç savaş riski nedeni ile olağanüstü hal ilen edilen ve sokağa çıkma yasağı konan Mısır’da üretim yapan bazı şirketler üretiminin bir kısmını Türkiye’ye kaydırma hazırlığında. Dünya gazetesinden Yener Karadeniz’in haberine göre, söz konusu şirketlerden Eroğlu Holding, şu an için sıkıntı olmadığını ama karışıklığın artması durumunda kendi markaları için yapılan üretimi Aksaray’daki üretim tesislerine kaydırabileceklerini açıkladı. Ülkede yaklaşık 250 Türk şirketinin 2 milyar dolarlık yatırımı bulunuyor ve iki ülke arasında geçtiğimiz yıl 5 milyar dolarlık ticari hacim gerçekleştirilmişti.
 

İhracat yapanlarda şimdilik sıkıntı yok

 
Mısır’ın Türkiye için önemli bir ülke olduğuna dikkat çeken Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türk Mısır İş Konseyi Başkanı Zuhal Mansfield, ülkedeki Türk şirketleri için şu an için çok büyük sıkıntı olmadığını belirterek, “Mısır, bölgede bir köprü. Mısır’ın alacağı şekil, Afrika ve Arap coğrafyasını da şekillendirecek. Kargaşanın bir an önce sakinleşmesini beklemek gerekiyor” dedi. Orada kimi şirketlerin tesislerini kapattığına yönelik söylentilerin olduğunu fakat kendilerine resmi bir bilgi gelmediğini dile getiren Mansfield, iç tüketme yönelik üretim yapan firmalar için sıkıntı olsa da ihracat yapan şirketler için bir sıkıntı olmadığını yineledi.
 

Eroğlu Aksaray’da kapasite artıracak

 
Üretiminin yüzde 25’ini Mısr’da gerçekleştiren Eroğlu Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Şahin Eroğlu da, şu an için işletmelerini sıkıntıya sokacak bir durum ile karşılaşmadıklarını söyledi.
Olağanüstü hal, sokağa çıkma yasağı, metro ve limanların kapanmasından ve bu durumun uzamasından endişeli olduklarını dile getiren Şahin Eroğlu, “Sevkiyatların sekteye uğramasından endişeliyiz. Oradaki üretim tesisimiz daha çok yurtdışına çalışıyor. Limanlar 30 gün ya da daha uzun gün kapatılırsa sevkiyat yapılamayacak demektir. Şu an yapabileceğimiz bir şey yok bekliyoruz. Ama görüntü iyiye gitmiyor” dedi.
Bu kaygılar nedeni ile Aksaray’daki üretim tesisleri ile ilgili çalışma başlattıklarını anlatan Eroğlu, şöyle devam etti: “Aksaray’da kapasitemizi artırıyoruz. Aksaray’da 800-900 kapasitesi var 2 bin kişiye çıkarmayı düşünüyoruz. Sorunlar devam ederse kendi markalarımız için olan üretimleri ülkemize kaydırırız. Yabancı markalar ise kendi çözümünü kendi belirler. Orada en fazla GAP’a çalışıyoruz. Sorunlar devam ederse oradaki üretimini başka ülkeye kaydırabilir. Biz bu sorunlar arttıkça Türkiye’deki yatırımları hızlandıracağız. Mısır’da, Pakistan’da Bangladeş’te problem oldukça buradaki yatırımlarımız hızlanarak artacak.”
 

Ülker, Hi Food'da üretime ara verdi

 
Mısır'daki üretimine bölgedeki iç karışıklıklar nedeni ile ara veren bir diğer şirket ise Ülker. Ülker'den yapılan açıklamaya göre Mısır’daki Hi Food bisküvi fabrikası, ülkede uygulanan sokağa çıkma yasağı gereğince, çalışanları da korumak amacı ile üretime bir süre ara verdi. Hi Food, 910 çalışanı ile Ortadoğu, Kuzey ve Batı Afrika ülkeleri için bisküvi üretimi yapıyor. Fabrikanın 4 bisküvi hattı ile yıllık üretim kapasitesi 30 bin ton seviyesinde.
 

İç savaş muhtemel değil

 
İktisadi Kalkınma Vakfı (İKV) Genel Sekreteri Çiğdem Nas, Türkiye ve Mısır arasındaki ilişkileri "Afrika’daki en önemli ticaret ve yatırım partnerimiz" sözleriyle değerlendirerek, ülkede son günlerde yaşanan gelişmelerle ilgili, "Mısır’daki karışıklık henüz Türkiye’nin ticari ve ekonomik çıkarlarına büyük ölçüde zarar vermese de yakın zamanda siyasi ortam durulacak gibi gözükmüyor. Karışıklığın Suriye gibi bir iç savaşa dönüşmesi şu an için muhtemel olmasa da siyasi istikrarın sağlanması zaman alabilir. Bu da Türk şirketlerinin durumu yakından izlemesi ve oradaki yatırımlarını herhangi bir kayba karşı korumalarını gerektiriyor" açıklamasını yaptı.
 

‘Türk şirketler durgunluğun ardından düzlüğe çıkacak’

 
Bu süreçte diplomatik girişimlerin de önemine değinen Nas, "Türkiye’nin ekonomik ve ticari çıkarlarını korumak için diplomatik girişimler de önem taşıyor. Türkiye şu andaki rejime destek vermiyor ve sivil halka karşı yapılan katliamı da en sert şekilde kınadı. Ancak Türkiye’nin yatırımları Mısır için de önemli. Bir iki yıldır ekonomik olarak da zor durumda olan Mısır için Türkiye ile işbirliğini devam ettirmek büyük fayda sağlayacaktır. Mısır’da ordunun konumu da oldukça güçlü olduğundan, durumun kısmen de olsa kontrol altına alınacağını ve Mısır ile iş yapan firmaların bir durağanlığın ardından tekrar düzlüğe çıkabileceğini düşünüyorum" dedi.
 

Dış ticaret hacmi 212 yılında 5.16 milyar dolara ulaştı

 
Türkiye ile Mısır'ın dış ticaret hacmimizin artış eğiliminde olduğu görülüyor. 2009 yılında yaşanan küresel krize rağmen Mısır’a olan ihracat yüzde 83 oranında artarak 2,62 milyar dolar olarak gerçekleşti. 2010 yılında Mısır’a olan ihracat yüzde 14 azalma gösterirken, bu ülkeden olan ithalat ise yüzde 44,4 artış gösterdi. Türkiye’nin ihracatında meydana gelen azalma büyük ölçüde inşaat demirinden kaynaklandı. 2011 yılında ise Mısır'a olan ihracat yüzde 22,6 oranında büyüyerek 2,76 milyar dolar olarak gerçekleşti.
Türkiye’nin ihracatında meydana gelen artış büyük ölçüde benzinden kaynaklandı. 2012 yılında da Türkiye’nin Mısır’a ihracatı yüzde 33 oranında büyüyerek 3,68 milyar dolar olarak gerçekleşti. 2012 yılında Mısır’a yapılan ihracatın toplam ihracatımızdaki payı yüzde 2,41 olup, en fazla ihracat yaptığımız ülkeler arasında 11. sırada yer aldı. Ülkemizin Mısır’ın toplam ithalatı içindeki payı ise 2012 yılında yüzde 5 olarak gerçekleşti. İki ülke arasındaki ticaret hacmi 2012 yılı itibariyle 5,16 milyar dolar düzeyindi. Mısır'a ihracatımızdaki önemli sanayi ürünleri; benzin, demir/ çelik yarı mamuller, inşaat demiri, çimento, pamuklu mensucat, araba lastiği olarak sıralanırken, ihraç ettiğimiz önemli tarım ürünleri ise kırmızı mercimek ve fındık olarak gerçekleşti. Türkiye’ye Mısır’dan ithal edilen önemli ürünler ise petrol yağları, amonyak, karbon, gübreler ve pamuk ipliği olarak gerçekleşti.
 

‘Süveyş Kanalı kapanırsa petrol fiyatları artar’

 
CHP Enerji Komisyonu Başkanı Necdet Pamir ise, “Mısır, petrol ihraç etme konusunda Libya, İran ve Irak ile kıyaslanacak konumda değil. Ancak 2 yolla etkilemesi mümkün: Birincisi spekülasyon anlamında piyasaları etkileyebilir, ikincisi ise önemli bir petrol trafiğinin yaşandığı Süveyş Kanalı'nın kapanması uluslararası piyasalar açısından büyük bir risk içerir. Kanaldan günde 3 milyon varil petrol ticareti yapılıyor. Bu da dünya deniz yolu petrol trafiğinin yüzde 7'si anlamına geliyor. Sıvılaştırılmış doğal gazın da yüzde 13'ü Süveyş'ten geçiyor. SUMED Boru Hattı'ndan da günde 2 milyon varil petrol akıyor. Süveyş Kanalı hükümet güçlerinin kontrolünde. Müslüman Kardeşler'in buraya saldırısı olmadığı sürece bu akış devam eder. Libya'daki olaylar örnek gösterilerek petrol fiyatları yükselir şeklinde açıklamalar yapılıyor. Petrol ihracatı konusunda Libya'yı Mısır'la kıyaslamak mümkün değil. Mısır'ın çok büyük bir petrol ve gaz ihracatı potansiyeli yok.
 

Tereddütsüz destek olmalıyız

 
Türk iş insanlarını Mısır’a desteğe çağıran Türk-Mısır İş Konseyi Başkanı Zuhal Mansfield, şöyle konuştu: “Mısır sadece ticaret yaptığımız bir ülke değil. Aynı zamanda ortak bağlarımızın, ortak menfaatlerimizin olduğu bir ülke. Şimdi ne yapabiliriz kısmına bakıyoruz. Ne üretiyorsak yardımcı olacağımız ürünleri ticaret müşavirliğine bildirip istenildiği zaman yardım edebilmeliyiz. Ben bizzat organizasyon yapacağım. Koliler ile sargı bezi, ilaç, gıda yardım paketi hazırlarsak iyi olur. Ülkeye hiç tereddütsüz destek vermemiz lazım.”
 

Müteahhitlerin ülkede sadece 1 projesi var

 
Türkiye Müteahhitler Birliği Başkanı Emin Sazak, Türk inşaat şirketlerinin Mısır’da devam eden sadece bir tek projesi bulunduğunu bildirdi. Normal şartlarda Mısır’ın da müteahhitlik sektöründe ön planda olduğunu ve kimi uluslararası projelerde mısırlı firmalarda yarışmalar yapıldığını dile getiren Sazak, “Özellikle Arap Baharı’ndan sonra Mısır’da büyük hacimli bir altyapı projelerine başlanması bekleniyordu. Bu çerçevede Türk firmalarına da çağırıda bulunmuşlardı. Ancak yaklaşık bir buçuk senedir bu yönde herhangi bir somut adım atılamamıştı. Şu anda sadece bir şirketimiz orada havaalanı inşa ediyor” diye konuştu.