İzmir'de, HDP il binasında Deniz Poyraz'ı (38) tabancayla vurarak öldüren Onur Gencer’in (27), yargılanmasına devam edilecek. Bugün görülecek ikinci duruşma öncesi adliye önünde basın açıklaması yapıldı. Açıklama yapan HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, "Deniz Poyraz arkadaşımız 17 Haziran'da katledildi. O kurşunlar, onun mücadeleci bedenine yöneldi. Kanı akıtıldı ama saldırının tek hedefi o değildi. Saldırı aynı zamanda HDP'ydi. Saldırı aynı zamanda demokratik siyaseteydi, demokrasi, barış mücadelesineydi. O kurşunlar barışı, demokrasiyi hedef almıştı" dedi.
Olay, 17 Haziran günü Çankaya semtinde meydana geldi. İş hanının 2'nci katındaki HDP İl Başkanlığı'na gelen eski sağlık çalışanı Onur Gencer, partide çay servisi yapan annesi rahatsız olduğu için yerine bir günlüğüne çalışmaya gelen Deniz Poyraz'ı tabancayla vurup öldürdü. Silah sesleri üzerine adrese polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Polis, binanın bulunduğu sokağın çevresini güvenlik şeridiyle çevirerek, yaya geçişine kapattı. Gencer, polisin çalışmasıyla yakalanarak gözaltına alındı. Onur Gencer, sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
Olayla ilgili hazırlanan iddianamede, Gencer'in, saldırıyı Amerikan yapımı 'Ruger' marka 9 mm tabancayla gerçekleştirdiği, şarjördeki 10 mermiyi de ateşlediği belirtildi. Olaydan sonra Gencer'in üzerinde veya çantasında başka ateşli silah bulunmadığı belirtildi. Eski sağlık personeli olan Gencer'in poligonda silah eğitimi aldığı, sanığın 17 Haziran 2020 ile 17 Haziran 2021 tarihleri arasında olay yeri olan bölgede farklı zamanlarda toplam 115 kez telefon sinyalinin tespit edildiği, sanığın bölgede 24 kez bulunduğu da iddianamede yer aldı. Gencer'in olaydan 1 gün önce sosyal medyadan HDP'li oldukları öne sürülen kişilerle tartıştıklarını ve şehit polislere hakaret edenlere karşı paylaşım yaptığını söylediği de iddianamede yer buldu. İddianamede sanığın, HDP il binasının üst katında bulunan İngilizce kursuna gitme bahanesiyle binayı gezdiğini ifade ettiği belirtildi. Toplanan deliller ışığında Gencer hakkında 'tasarlayarak kasten öldürme', 'iş yeri dokunulmazlığını ihlal etme' ve 'siyasi partiler veya meslek kuruluşlarının kullanımında olan bina, tesis veya eşyaya zarar verme' suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapis ve 7 yıl hapis cezası talep edildi. İddianame, İzmir 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi. Geçen yıl 29 Aralık'ta görülen ilk duruşmada yaşanan gerginlik sonrası mahkeme başkanı, bugün için tarih verdi.
Duruşma öncesinde İzmir Adliyesi önünde basın açıklaması düzenlendi. Basın açıklamasına HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Deniz Poyraz'ın yakınları ve partililer katıldı.
Açıklama yapan HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, "Bugün burada Deniz Poyraz arkadaşımızın katledilmesi ile ilgili davanın ikinci duruşması için bulunuyoruz. Deniz Poyraz arkadaşımız 17 Haziran'da katledildi. O kurşunlar, onun mücadeleci bedenine yöneldi. Kanı akıtıldı ama saldırının tek hedefi o değildi. Saldırı aynı zamanda HDP'ydi. Saldırı aynı zamanda demokratik siyaseteydi, demokrasi, barış mücadelesineydi. O kurşunlar barışı, demokrasiyi hedef almıştı. Arkasında güçlü ve örgütlü bir plan vardı. Sistemli bir cinayet hazırlanmıştı. Belki de onlarca kişinin katledilmesi hesaplanmıştı. O gün orada Deniz Poyraz bulunuyordu. Ona kıydılar ve aramızdan aldılar. Gözdağı vermek istediler ama hiçbirini bu zamana kadar bu tür saldırılarla başaramadılar" dedi.
Adalet, hakikat ve barış için bir arada olduklarını ifade eden Sancar, "Tek etkili yol, sistemli ve örgütlü mücadeledir. Kötülüğe karşı iyiliği örgütlemedir. Adaletsizliğe karşı adalet mücadelesini büyütmek tek çıkar yoldur. Bu sistemden, bu iktidardan kurtuluşun tek yolu birlikte mücadele etmektir. Eğer susarak beklersek, adalet mahkeme salonlarında gerçekleşmeyecek. O nedenle susmuyoruz. Örgütlü adaletsizliğe karşı örgütlü mücadeleyi büyütüyoruz" diye konuştu.
Sessiz kalınmaması gerektiğini söyleyen Sancar, "Bekleyerek, başkalarına yapılan adaletsizliklere sessiz kalarak devam edebileceğini düşünen herkes son zamanlarda yaşadığımız örneklere bakarak mutlaka uyanmak zorundadır. Gözünü yuman, başını kenara çevirenler adaletsizlikten, zulümden gün gelir nasibini alır. Adalet ancak herkes için varsa gerçekleşebilir. Yoksa adaletsiz düzenin içinde bütün ezilenler, bu sistemden payını alacaktır. Çağrımız, bütün adalet ve eşitlik isteyenlerdir. Adaletsizliğe kim maruz kalıyorsa onun yanında yer almalıyız" ifadelerin kullandı.
Cinayetin sistemli bir cinayet olduğunu ileri süren Sancar, "Bizlere yönelik saldırılarda bütün güçleriyle hakikati örtmek için uğraşan sistem, her türlü hileyi oynamakta. Sıra emekçilere, ezilenlere gelince en ağır baskıları uygulayan sistem apaçık işlenen cinayettir. Tüm bu düzeni değiştirmenin yolu adalet mücadelesini büyütmekten geçiyor" dedi.