MİT'ten savcılığa: İfade almaya yetkiniz yok

MİT'ten savcılığa: İfade almaya yetkiniz yok
T24 - Özel yetkili savcı, KCK soruşturması kapsamında MİT Müsteşarı Hakan Fidan, eski müsteşar Emre Taner ve yardımcısı Afet Güneş ile iki MİT'çiyi ifadeye çağırdı. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün çağrısı üzerine, MİT Müsteşarı Hakan Fidan Çankaya Köşkü'ne çıktı. Köşk'teki görüşme bir buçuk saat sürdü. Fidan, bir açıklama yapmadan Köşk'ten ayrıldı. Aynı saatler MİT'ten savcılığa yapılan itirazda ifade almaya savcılığın yetkisinin olmadığı, Başbakanlık'tan izin alınması gerektiği ve soruşturmanın Ankara'ya gönderilmesi çağrısında bulunuldu.Akşam saatlerinde Ankara'daki yoğun trafik yine devam etti ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, MİT Müsteşarı Hakan Fidan ile Başbakanlık Resmi Konutu'nda görüştü.        MİT krizinde yasalar ne diyor?Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Başbakanlık'ta Başbakan Erdoğan ile görüştü. MİT Müsteşarı Fidan ise saat 14:00’te Çankaya köşküne çıktı. MİT müsteşarı Hakan Fidan ve diğer MİT yöneticilerinin ifadeye çağrılmasının ardından, savcının MİT mensuplarına ne soracağı da gündeme geldi. MİT mensuplarının KCK yapılanmasının faaliyetlerinde ve eylemlerinde rolü olduğu iddia ediliyor. Gül: Gelişmeleri takip ediyorum Cumhurbaşkanlığı kaynakları Gül'ün, Hakan Fidan ile yaptığı haftalık olağan görüşmenin önceden planlandığını ifade etti. Gül'ün, ''Devlet Günü'' olarak nitelenen perşembe günleri Başbakan, Genelkurmay Başkanı ve MİT Müsteşarını kabul ettiği anımsatıldı.  Gül'ün, Fidan'ı bugünkü kabulünün, Fidan, Taner ve Güneş'in ifadeye çağrılmasının basına yansımasının ertesine rastlaması nedeniyle görüşmenin gündemini son yaşanan gelişmelerin oluşturduğu bildirildi. Cumhurbaşkanı Gül'ün, gelişmeleri yakından takip ettiği kaydedildi. MİT: İfade almaya yetkiniz yokMİT Müsteşarlığı, savcılığa görev ve yetkisizlik itirazında bulundu. MİT'ten savcılığa gönderilen yazıda "Başbakanlık'tan izin alınması gerekir. Söz konusu olaylar görevle ilgilidir, Soruşturmanın Ankara'ya gönderilmesi gerekir" denildi. Başbakanlık'ta baş başa kritik görüşmeBaşbakan Recep Tayyip Erdoğan, MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ı kabul etti. Başbakanlık Resmi Konut'taki haftalık olağan görüşme, yaklaşık 1,5 saat sürdü.Başbakan'ın iznine bağlı Ancak MİT müsteşarı Hakan Fidan'ın ifade vermeye gitme olasılığının düşük olduğu belirtiliyor. MİT kanununa göre Fidan'ın ifade vermesi Başbakan’ın iznine bağlı. Eğer Fidan bu yönde bir talepte bulunursa, talebi İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından incelenecek ve evrakın içeriğine bakılarak değerlendirme yapılacak.  Savcının yetkisi var mı? Ankara ise, savcıların MİT müsteşarını ifadeye çağırma yetkisinin olup olmadığına yoğunlaşmış durumda. Çünkü CMK 250 ve 251. maddeler özel yetkili cumhuriyet savcılarına geniş yetki tanıyor. CMK'nın 250. maddesinin üçüncü fıkrasına göre; şüpheli, görev ve sıfatı ne olursa olsun özel yetkili cumhuriyet savcısı tarafından ifadeye çağrılabiliyor. 251. maddenin birinci fıkrasına göre de savcıların doğrudan soruşturma yapma yetkisi var. Yani savcıların MİT müsteşarını çağırmasında hukuken bir engel görülmüyor.  Yasal formül aranıyor İşte bu iki madde için şimdi Ankara’da bazı formüller üzerinde çalışılıyor. Yargının hızlandırılmasına yönelik olarak hazırlanan ve komisyon aşamasında olan yasal düzenleme paketine, bu durumun bir daha yaşanmamasını sağlayacak maddelerin eklenmesi bekleniyor. Savcı, MİT Bölge Müdürünü tutuklamıştı MİT müsteşarının terör soruşturması kapsamında ifadeye çağrılması bir ilk ancak daha önce benzer bir durum yaşanmıştı. Erzincan'daki Ergenekon yapılanmasına ilişkin soruşturma kapsamında, Özel Yetkiyi Savcı Osman Şanal MİT Bölge Müdürünü ifadeye çağırmıştı. Dönemin MİT Müsteşarı Emre Taner'in olumsuz görüşüne rağmen Savcı Şanal CMK 250 ve 251. maddeyi dayanak göstererek ifadeyi almış hatta Erzincan Bölge Müdürünü tutuklamıştı. Ne sorulacak? KCK soruşturması kapsamında savcılığın ifadelerini talep ettiği MİT Müsteşarı Hakan Fidan, eski Müsteşar Emre Taner ve yardımcısı Afet Güneş'e sorulacak soruların çerçevesi tartışılıyor. İddia, MİT mensuplarının KCK yapılanmasının faaliyetlerinde ve eylemlerinde rolü olduğu yönünde. Hatta MİT heyetinin, Öcalan ile PKK'nın Avrupa ve kırsal kadroları arasındaki iletişimini kuryelik yaparak sağladığı iddia ediliyor. MİT'in PKK ve KCK'nın eylemlerine göz yumduğu da önemli iddialardan biri. İddiaya göre MİT, gerek doğrudan temaslarında, gerekse örgüt içindeki ajanlarıyla saldırı ve eylem talimatlarına ulaştı, ancak önlenmesine yönelik harekete geçmedi. Aksine eylem talimatlarının, Kandil ve kırsal kadrolara iletilmesine aracı oldu. Bir başka iddia ise Diyarbakır’daki KCK operasyonlarında, Oslo'da yapılan PKK-MİT görüşmelerini tamamlayıcı nitelikteki toplantılara ait 12 ses kaydı ve Abdullah Öcalan’ın KCK yönetimine gönderdiği 19 mektup bulunduğu. Bu mektupların içeriği de sorulacak sorular arasında.