-''Mobbing Anıtı kurulsun'' -Türkkariyer Yönetim Kurulu Başkanı İlham Süheyl Aygül: -''AB ve ABD ortalamasına baktığımızda, çalışanların yüzde 16'sının mobbinge maruz kaldığını görüyoruz. Bu rakamın ülkemizde asgari iki katına yakın olduğunu düşünüyorum'' -''Avrupa'da ağır hasar yaratan vebadan kurtulan kentlerde veba heykeli bulunur. 'Beyaz yakalı vebası' diye adlandırdığım mobbingden kurtulmak için de anıt dikilmeli'' -''Levent, Maslak gibi iş merkezleri ve plazaların yoğun olduğu yerlerden birinden yükselecek mobbing anıtı, İstanbul'un finans merkezi olmaya çalıştığı dönemde, sağlıklı bir iş hayatı ortamının yeşermesini de sağlar'' İSTANBUL (A.A) - 04.12.2011 - Sibel Ertürk Kurtoğlu - Türkkariyer Yönetim Kurulu Başkanı İlham Süheyl Aygül, AB ve ABD ortalaması olarak bakıldığında çalışanların yüzde 16'sının mobbinge maruz kaldığını, bu rakamın Türkiye'de asgari iki katına yakın olduğunu belirterek, ''Avrupa'da ağır hasar yaratan vebadan kurtulan kentlerde bir veba heykeli bulunur. 'Beyaz yakalı vebası' diye adlandırdığım mobbingden kurtulmak için de anıt dikilmeli'' dedi. Aygül, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de herkes mobbing (psikolojik yıldırma) kelimesinin ne olduğunu son 4 yılda iyice öğrendiğini, ancak tam olarak ne olup ne olmadığını öğrenemediğini belirterek, ''Artık herkes, her şeyi 'mobbing' diye çağırır hale geldi. İş hayatında herkes 'mobbinge uğrar' ve 'mobbing yapar' şeklinde yaygın bir yanlış algı da aldı başını gitti'' dedi. İş yerlerinde başarısı, bilgisi ve olumlu tavırları nedeniyle sevilen bir çalışana, bazı kişilere tehdit oluşturduğu düşlenerek, bir ya da birkaç kişinin çeteleşerek uyguladığı kasıtlı yok etme amacı taşıyan, sistematik ve asgari 6 ay, ortalama 15 ay süren duygusal eziyet taşıyan vakalara ve yıldırmalara ''mobbing'' adı verildiğini kaydeden Aygül, mobbingin, iş yeri stresi ile karıştırıldığını ve başarısızlık bahanesi olarak görüldüğünü dile getirdi. -''Mobbingin öldürücü bile olabildiği saptandı''- Aygül, ''Mobbingi kelime olarak herkes çok sevdi, kulağa çok hoş geldi. Oysa, mobbingin, bırakın şirin olmasını kimi zaman öldürücü bile olabildiği saptandı. Mobbing; sinsi, sofistike bir psikolojik kuşatma ve pusu kurma süreciydi. Mobbing insanlık suçuydu ve sadece maruz kalan kişiyi değil, ailesini, dostlarını, çalıştığı kurumu her şeyi etkilediği anlaşıldı'' diye konuştu. Mobbingi, genellikle üstün asta yaptığını, astın asta ya da astın bir üste yapması durumunun ise çok az görüldüğünü kaydeden Aygül, ''Mobbingi, yüzde 70'in üzerinde üst asta uyguluyor. AB ve ABD ortalamasına baktığımızda, çalışanların yüzde 16'sının mobbinge maruz kaldığını görüyoruz. Bu rakamın, ülkemizde asgari iki katına yakın olduğunu düşünüyorum'' dedi. Kurumsal yapı olarak, bankacılık, kamu, eğitim, sağlık sektörü ve aile şirketlerinin genelde en yaygın mobbing yapılan ortamlar olduğunu kaydeden Aygül, ''Türkiye'de mobbing konusunda iyi niyetle çalışmalar vardır. Her ne kadar ülkemizde mobbing İş Kanunu'na girmeyi başaramamış olsa da Borçlar Kanunu'nda yer bulmuştur. Başbakanlık Genelgesi ve komisyon kurulması gibi iyi niyetli çabaların ötesinde daha alınacak çok yol var diye düşünüyorum'' diye konuştu. -''Mobbing insanlık suçu''- İlham Süheyl Aygül, mobbingin bir insanlık suçu olduğunu vurgulayarak, İsviçre'de, mobbingin, yoğun bir şekilde yaşandığı yerlerde sık intihar vakaları görüldüğünü, İngiltere'de 2 milyon pounda varan manevi tazminat davalarının söz konusu olduğunu kaydetti. Aygül, kendisinin bir ''Mobbing anıtı'' kurulması fikri olduğunu belirterek, şöyle konuştu: ''Avrupa'da ağır hasar yaratan vebadan kurtulan kentlerde bir veba heykeli bulunur. 'Beyaz yakalı vebası' diye adlandırdığım bu hastalıktan kurtulmak için, belki de iş merkezlerinin, plazaların yoğun olduğu Levent, Maslak gibi yerlerden birinde 'mobbing anıtı' dikilmeli ki herkes mobbingin zararlarını ve yıkımlarını anımsasın ve bu insanlık suçu hiç unutulmasın. İstanbul'un finans merkezi olmaya çalıştığı bir ortamda, bu anıtın da yükselmesi sağlıklı bir iş hayatı ortamının yeşermesini de sağlar.'' (SBE-DÜR-SBR)