Merkezi İstanbul'da bulunan Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu Moskova'daki müzakerelere katılmayı reddetti. Yapılan açıklamada Moskova'ya sadece seçilmiş rejim muhaliflerinin çağrıldığı belirtildi. Görüşmelerde 35'ten fazla katılımcının yer alması bekleniyor. El Vatan gazetesinde yer alan habere göre Suriye delegasyonuna Suriye'nin Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Beşar El Caferi başkanlık edecek.
Suriye'deki iç savaşın başlangıcından beri rejimin yanında yer almış olan Kremlin'in bu inisiyatifi tartışma yarattı. Geçen hafta ortalarında farklı muhalefet gruplarının temsilcileri bu daveti görüşmek için Kahire'de bir araya geldi. Buluşma müzakerelerle ilgili şüpheleri gidermedi. Rusya'nın muhalefet grupları ya da temsilcileri yerine bireysel düzeyde muhalifleri çağırması soru işareti yaratıyor. Bu kişiler temsiliyet niteliği taşımıyor.
Moskova'nın baskısı
Öte yandan Moskova'nın tehditvari açıklamaları da dikkat çekiyor. Rusya'nın Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Vitali Çurkin görüşmeler öncesinde şu açıklamayı yaptı: “Müzakerelerden uzak durmaya karar verenler, tüm müzakere süreci sırasında bir daha etki sahibi olamayacaktır.”
Ancak bu ve benzeri açıklamalar, muhalefeti katılmaya teşvik edici olmadı. Muhalefet güçlerine danışmanlık eden eski İngiliz diplomat Reza Afshar şunları söyledi: “Esad'a silah ve uzman desteğinde bulunan Ruslar şimdi de kimi davet edeceklerini kendileri seçerek bir süreç başlatıyorlar. Böyle bir süreç bazı muhaliflerin başını ağrıtıyor.”
Geçiş hükümeti talebi
Suriyeli muhalifler ayrıca Beşar Esad'ın görevden ayrılmasının da müzakere konusu olması gerektiği görüşünde. Suriye Ulusal Koalisyonu temsilcilerinden Murhaf Jouejati “Eğer varılmak isteyen siyasi hedefler açısından koşullar konmamışsa, ki bu tam yürütme yetkisine sahip, Esadsız bir geçiş hükümeti anlamına geliyor, o zaman Moskova'ya gitmenin de bir anlamı yok.”
Moskova ise iki tarafın da istekleri arasında bir arabuluculuk sağlanacağı dışında herhangi bir söz vermiyor. Ama bu da muhalefete yetmiyor. Suriye muhalefeti koşulların olmadığı müzakerelerin Esad'ın siyasi rolünü meşrulaştırmaktan bir sonuç doğurmayacağı kanaatinde.
Suriye Ulusal Koalisyonu sözcülerinden Nasr El Hariri şunları belirtiyor: “Esad binlerce sivili ve göstericiyi gizli cezaevlerinde tutarken, Suriye şehirlerine ölüm ve yıkım yağdırırken Moskova'ya gitmek Suriye'ye son darbeyi vurmaktan başka anlam taşımaz.”
Kredi anlaşmazlığı
Suriye rejimi temsilcileri aylardır Rus yönetimiyle yakın temas halinde. Geçen sonbaharda yüksek düzeyde delegasyonlar Suriye'deki durumla ilgili istişarelerde bulunmak üzere yine Moskova'ya gitmişti. Esad yönetimi Kremlin'den 3 milyar Amerikan Doları tutarında kredi talep etmişti. Ancak Rusya bu krediyi vermeyi kabul etmedi. Gözlemciler Ukrayna Krizi ve enerji fiyatları nedeniyle Rusya'nın içine girdiği darboğazın buna neden olabileceği görüşünde. Bazı uzmanlar da bunun Suriye rejimi üzerinde baskıyı canlı tutmak için izlenen bir politika olduğuna inanıyor.
Rusya Dışişleri Bakanı Yardımcısı Mihail Bogdanov aralık ayı ortalarında Şam'a yaptığı ziyarette Suriye'de en temel ve en önemli hedeflerinin terörizmle mücadele olduğunu açıklamıştı. Bundan kasıt ise en başta Suriye ve Irak'ta etkili olan IŞİD. Bogdanov Suriye'den Lübnan'a geçerek Hizbullah lideri Hasan Nasrallah ile de bir araya gelmişti. Binlerce savaşçısıyla Esad yanında yer alan Hizbullah, İran ile de yakın ilişki içinde.
Bogdanov bu ziyaret sonrasında Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım ile kameraların karşısına geçmiş ve şöyle konuşmuştu: “Suriye'yi krizden çıkaracak siyasi bir çözüme ulaşmak için herkes kendini acı verici uzlaşmalara hazırlamalı.”