Bursa'da üniversitede okurken, 2001 yılında 20 yaşındayken, banyoda şofbenden sızan karbonmonoksit gazından zehirlenen, iki kez duran kalbi doktor olan annesi ve babası tarafından masajla çalıştırılan Neslihan Köse, bitkisel hayattan, yoğun bakımda yanından ayrılmayan annesinin okuduğu hikâye kitapları ve Mozart'ın müziğiyle kurtuldu. Doktorların `Yaşamaz' dediği, zihinsel fonksiyonlarını kaybeden kızına önce ayakta durmayı, sonra da unuttuğu okuma ve yazmayı öğreten Dr. Hale Kabacaoğlu, IQ'su 52 olarak ölçülen kızı için verdiği mücadeleyi kitapta toplayacak. Kızını, benzer bir olayı anlatan `Lorenzo'nun Yağı' filminden esinlenerek yaşama döndürüldüğünü söyleyen Dr. Hale Kabacaoğlu, “Neslihan artık eğitilebilir zihinsel engeliler sınıfında. Verdiğimiz mücadeleyi kitap ve filme dönüştürerek geliriyle vakıf kuracağım'' dedi. Bursa'da oturan röntgen mütehassısı Doç. Dr. Hale ile ürolog Dr. Ahmet Köse'nin tek çocukları olan Neslihan, 2000 yılında Eskişehir Anadolu Üniversitesi Seramik Bölümü'nü kazandı. İyi derecede İngilizce ve Almanca bilen Neslihan, 30 Aralık 2001 tarihinde yılbaşını ailesiyle geçirmek için Bursa'ya geldi. O akşam duş almak için banyoya giren Neslihan, şofbenden sızan karbonmonoksit gazından zehirlenince, annesi tarafından kalbi durmuş olarak bulundu. Yaptığı kalp masajı ile kızlarını yaşama döndüren doktor Hale ve Ahmet Köse çifti, çağırdıkları ambulans ile hastaneye yetiştirmek istedikleri Neslihan'ın ikinci kez duran kalbini de yine aynı şekilde çalıştırmayı başardı. Doktorlar ‘yaşamaz' dedi Beyin ölümü gerçekleştiği için doktorların `Yaşamaz' dediği ve organlarını bağışlaması için öneri getirdiği aile, kızlarını Ankara'ya götürüp Türk Silahlı Kuvvetleri Rehabilitasyon Merkezi'nde tedavi altına aldırdı. Kızı Neslihan, aylarca yoğun bakım ünitesinde kalırken mesleğine ara veren Dr. Hale Köse ise yanından hiç ayrılmadı. Anne ve babanın, hasta olan çocuklarını yaşatmak için verdiği mücadeleyi anlatan `Lorenzo'nun Yağı' adlı filmden etkilenerek kızına Mozart'ı dinletip, kitaplar ve hikâyeler okuyan, yara oluşmaması için vucudunu sürekli olarak hareket ettiren anne Dr. Hale Kabacaoğlu, IQ'su ölçülemeyen kızının uyanmasını iki yıl sonra sağladı. Eşinden ayrı yaşamaya başlayan ve daha sonra boşanan Dr. Hale Kabacaoğlu, IQ'su ölçülemeyen, etkiye tepki vermeyen, boş boş bakan, geçmişten ve ailesinden hiçbir şey hatırlamayan kızı Neslihan'ı önce yardım ile 20 adım yürütmeyi başardı. Uzmanların önerisi ve kızı durumundaki hastalara yapılan tedavileri internetten takip edip çocuğuna uygulayan Dr. Hale Kabacaoğlu, kendi deyimi ile `doğduktan sonra tekrar rahmine yerleştirip yetiştirdiği' kızına önce ihtiyaçlarını karşılamayı, ardından anaokuluna dönüştürdüğü evinde okuma ve yazmayı özel eğitmenlerin yardımıyla öğretti. Çocuğunu kontrol etmek ve yaptığı her hareketini görmesi için evinin duvarlarını söken, kapı taktırmayan Dr. Hale Kabacaoğlu, her geçen gün büyük gelişme kat eden kızı Neslihan'ın daha önce belirlenemeyen IQ'sunun geçtiğimiz 13 Şubat günü yapılan ölçümlerde 52 olarak belirlenmesiyle yıllar sonra rahat bir nefes aldı. Neslihan artık hafif engelli bir kız “Kızımın IQ'sunun 52 olduğunu duyduğum an dünyanın en mutlu insanı bendim'' diyen Dr. Hale Kabacaoğlu, normal kişilerin IQ'sunun 90- 110 arasında değiştiğini hatırlatarak şunları söyledi: ``Kızım inanıyorum ki dünyada eşi ve benzeri olmayan bir mucizeyi gerçekleştirdi. Yoktan var oldu. 20 yaşında yitirdiği beyninin yeniden toparlanmasını sağladı, ayaklarının üzerine durdu. Şimdi önünü görüyor. Doktorların belirleyemediği IQ'su 52 olarak ölçüldü. Bu tıpta `hafif düzeyde zihinsel gerilik' anlamına geliyor. Eğitilmeye müsait olan bu kapasitedeki insanlar genel nüfustan ayrı tutulamıyor. Bağımsız yaşamlarını sürdürebiliyor. Şimdiki hedefim önümüzdeki yıllarda onu daha da eğiterek yarım kalan eğitimini tamamlaması ve stadyumda on binlerce kişinin davet edileceği düğünle dünya evine sokmam.'' Mücadelemi kitapta toplayacağım Dr. Hale Kabacaoğlu, kızının yaşadığı ve geçirdiği günleri anı olarak tuttuğunu, bunu kitap haline getirip verdiği mücadelenin çocukları bu durumda olan ailelerin yararlanması için kullanacağını söyledi. Kızının kurtulması için verdikleri mücadeleyi filme dönüştüreceğini söyleyen Dr. Kabacaoğlu, gelirini ise kızının geleceğine ve kuracağı vakıf için değerlendireceğini belirtti. Dr. Hale Kabacaoğlu, daha da iddialı konuşup ``Tamamlandığı zaman kızımla mücadelemizi içeren kitabım `Lorenzo'nun Yağı'ndan çok daha güzel olacak'' dedi. Gerçek bir yaşam öyküsü; Lorenzo'nun Yağı Yönetmen George Miller'in `Lorenzo'nun Yağı' filmi Augusto Odeno ve Michaela Odone adlı anne babanın amansız bir hastalık olan ADL'ye (adrenolökodistrofi) yakalanan oğulları Lorenzo Odone'yi ölümden kurtarma çabasını anlatır. Baba Augusto, sabahlara kadar kütüphanelerde, hastalıkla ilgili bulduğu makaleleri okuyarak bilgi edinmeye çalışır. Bu araştırma sonunda beyindeki zararın kandaki tehlikeli yağ asitlerinden kaynaklandığını keşfeder. Bu yağ asitlerini yok etmektedir. Bu konuyla ilgili tüm uzmanları toplayarak bir panel düzenler. Tıp profesörlerinin bulamadığı sonuca, erişmiş olması ilgi çeker ve destek bulur. Bir yıldan az bir sürede eşi Michaela'nın da yardımlarıyla hastalığa çözüm bularak Lorenzo'yu ölümden kurtarır. Karı- kocanın verdikleri mücadele, kararlılığın öyküsünü anlatıyor. Nick Nolte ve Susan Sarandon'un güçlü oyunculuklarına, Peter Ustinov gibi usta bir isim eşlik ediyor. (DHA)