28 Şubat sürecine ilişkin aralarında dönemin Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı, dönemin Genelkurmay İkinci Başkanı Çevik Bir’in de aralarında bulunduğu 103 sanığın darbe suçundan yargılandığı davada karar açıklandı.
68 sanık hakkında yapılan yargılama sonucunda yüklenen suçu işlediği sabit olmaması nedeniyle beraatine karar verildi. Beraat kararı verilenler arasında Engin Alan da bulunuyor. Ölüm nedeniyle 4 kişinin davası düştü.
İsmail Hakkı Karadayı, Çevik Bir ve Çetin Doğan'ın da aralarında bulunduğu 21 sanık hakkında müebbet hapis cezası verildi. Ancak mahkeme, yaşları, sağlık durumları da dikkate alınarak haklarında yurt dışına çıkma yasağı ve imza karşılığında adli kontrol uygulanması kararını verdi.
İsmail Hakkı Karadayı, Genelkurmay Başkanlığı koltuğunda oturan Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı'nın 28 Şubat darbesi olduktan sonra, dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'le işbirliği yaparak, Genelkurmay 2. Başkanı Çevik Bir'in planladığı iddia edilen askeri darbeyi engellediği iddia edilmişti. Yine basında yer alan ses kasetlerinde 2007 yılında İsmail Hakkı Karadayı'nın Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ANAP Genel Başkanı Erkan Mumcu'yu etkileyerek demokratik süreci engellediği savunuldu.
Dönemin Genel Kurmay 2. Başkanı olan Çevik Bir, Batı Çalışma Grubunun başında olmakla suçlanıyordu. Grubu savunan Bir, mahkemede, ''Türban yasağı ile ilgili BÇG’nin hiç bir alakası yoktur. Benim annem de türbanlıydı” sözlerini sarf etmişti. Darbenin dönemin genelkurmay başkanından daha önde asıl planlayıcısı olduğu iddia edilmişti.
Çetin Saner,28 Şubat döneminde Genelkurmay İstihbarat Daire Başkanı olan Saner, Meral Akşener'e yönelik olarak "Türkiye Cumhuriyeti devletinin İçişleri Bakanı ileri geri konuşmasın; geldiğimizde bakanlık önüne koyduğumuz bir yağlı kazığa kendisini oturturuz" tehdidinde bulunmuştu.
Çetin Doğan, 1995-97 arasında Genelkurmay Harekat Başkanlığı ve 28 Şubat sürecinde Batı Çalışma Grubu Başkanlığı yaptı. 1997 ile 1999 arasında Diyarbakır‘da Jandarma Asayiş Komutanlığı yaptı. Kuzey Irak’a yapılan pek çok sınır ötesi operasyonu yönetti. 1999-2001 arasında Ege Ordu Komutanlığı, 2001-2003 arasında Birinci Ordu Komutanlığı görevini yaptı.
Emekli Orgeneral Ahmet Çörekçi, dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı , Batı Çalışma Grubu faaliyetlerinde bilgisi olmadığını ifade etmişti.
Dönemin Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanı emekli Koramiral Aydan Erol, yargılamasında dönemin genel kurmay başkanını adres göstermiş ve Batı çalışma grubu emirleirnin komutan emri olduğunu hatırlatmıştı.
Cevat Temel Özkaynak, irticai faaliyetler ile ilgili fişlemeler yapmakla suçlandı.
Tümgeneral Çetin Dizdar, Batı Çalışma Grubu toplantılarına katıldığını hatırlamadığını ifade etmişti.
Erdoğan Öznal, emekli korgeneral olan Öznal 7 yıl YÖK üyeliği yapmıştır. 28 Şubat'tan sonra uygulanan başörtü yasağına dair kararın Anayasa Mahkemesi'nden geldiğini BÇG tarafından iletilmediğini savunmuştu.
Erol Özkasnak, Emekli Tümgeneral Erol Özkasnak, dönemin Genelkurmay Genel Sekreteriydi. 2000 yılında kadro yetersizliğinden emekli oldu. Özkasnak, "Post-modern darbe olmasaydı, 1999 seçimlerinde bu netice alınamazdı" sözleriyle dikkat çekmiş ancak süreçte ön plana çıkmamıştı. Fevzi Türkeri, eski jandarma genel komutanı olan Türkeri yargı ve medya mensuplarına Genelkurmay'da brifingler veren Türkeri Birand ve Çandar gibi gazetecileir ve bazı siiyasetçileri PKK'lı gibi göstermeyi hedefleyen eylem planına dair andıçta imzası olduğu iddia edilmişti.
Hakkı Kılıç, Emekli Korgeneral Hakkı Kılınç , mahkemede yaptığı savunmada, 28 Şubat sürecinde fişleme bilgilerinin ele alındığı Batı Çalışma Grubu (BÇG) toplantılarına Jandarma Genel Komutanlığı’nı temsilen katıldığını belirterek, toplantılara katılma emrini Teoman Koman'ın verdiğini belirtmişti.
Halil Kemal Gürüz, TÜBİTAK ve YÖK eski başkanıdır. 28 Şubat döneminde YÖK'e Batı Çalışma Grubu'ndan evrak gelmediğini savunmuştur. Türban gösterilerine katılanlara verilen disiplin cezaları gibi hukuksuz fişlemeler ile suçlanmıştır.
Hayri Bülent Alpkaya, emekli oramiral Alpkaya, deniz kuvvetleri komutanı olarak görev yapmaktaydı.
Hikmet Köksal, 1992 yılında Orgeneralliğe yükselen dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı olan Orgeneral Hikmet Köksal, 26 Ağustos 1996 tarihinde atandığı Kara Kuvvetleri Komutanlığı'ndan, 01 Eylül 1997 tarihinde yaş haddi nedeniyle emekliye ayrıldı.
İdris Koralp, o dönem tuğgeneral olan Koralp Batı Çalışma Grubu'nun emir komuta içerisinde olduğunu vurgulamıştır.
İlhan Kılıç, önemin MGK Genel Sekreteri’ydi. 28 Ağustos 1997’de Hava Kuvvetleri Komutanlığı’na atanan Kılıç, 30 Ağustos 1999’da emekliye ayrıldı.
Kenan Deniz, emekli tümgeneral Deniz, dönemin Başbakanlık Askeri Başdanışmanıydı. 28 Şubat'ı, cumhuriyetin temel nitelikleirni koruma refleksi olarak nitelemişti.
Mühittin Erdal Şenel,Genelkurmay Adli Müşaviri emekli Tümgeneral olan Şenel, BÇG faaliyetlerine katıldığını belirten belgelerin sahte olduğunu savundu.
Vural Avar, Dönemin Genelkurmay Plan ve Prensipler Başkanı emekli korgeneral Vural Avar, Batı Eylem Planı'nda hedefin hükümet olmadığını iddia etti.
Yıldırım Türkeri, Batı Çalışma Grubu Kriz Masası'nda görevli emekli Korgeneral Yıldırım Türker, OYAK yönetim kurulu başkanlığı yaptı.