-Muhalefet vekillerden Bağış'ın konuşmasına tepki TBMM (A.A) - 13.12.2011 - TBMM Genel Kurulunda, Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış'ın yaptığı konuşmaya muhalefet milletvekilleri tepki gösterdi. Genel Kurulda, sataşma olduğu gerekçesiyle söz alan CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, Bağış'ın, AB'den sorumlu bakan ve Türkiye Cumhuriyeti'nin ''Başmüzakereci'' sıfatını taşıyan ilk bakanı olduğunu hatırlattı. Hamzaçebi, ''Türkiye'yi AB'ye taşıyacak olan süreci yönetmek gibi çok önemli bir görevi var. AB süreci, AKP ile başlamış bir süreç değil. Tarihi çok eski. Türkiye çok zaman kaybetti'' dedi. AB sürecinin, Demokrat Parti'nin 1959 yılında yaptığı başvuru ile başladığını, 1963 yılında CHP Hükümeti zamanında kabul edilen Ankara Anlaşması ile Türkiye Avrupa Ekonomik Topluluğu ilişkilerinin çerçevesinin çizildiğini ifade eden Hamzaçebi, ''AB ile yürütülen ilişkinin temelinde CHP vardır'' diye konuştu. Süreci anlatan Hamzaçebi, 1999 yılında Türkiye'nin tam üye adayı olarak ilan edildiğini hatırlatarak, şunları söyledi: ''Sizin AKP olarak övündüğünüz AB süreci, 2004'de tam üyelik olarak kamuoyuna sunduğunuz süreç, aslında imtiyazlı üyelik süreciydi. 1999 yılında alınmış olan tam üyeliğin gerisine gitmek suretiyle bir sürece geldiniz siz. Geriye gittiniz. Bugün gelinen noktada imtiyazlı üyelik topluma heyecan veren bir dinamik olmaktan çıktı. Bugün AB'ye üyelik AKP hükümetleri sayesinde toplumda heyecan yaratan bir süreç değil, toplumda kırılma yaratan bir sürece dönüştü.'' -''Bakanı üzdüğüm için üzgünüm''- BDP Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü ise Kıbrıs'ta Türkiye'nin ''işgalci'' olduğu yönündeki iddiasını yineleyerek, ''Bakanımı üzdüğüm için üzgünüm ama sadece benim sözlerimden üzülmese iyi olur. Çünkü bu sözleri, kavramları, karşı karşıya geldiği uluslararası forumlarda dinliyor'' dedi. BM'nin 550 sayılı kararını okuyan Kürkçü, ''Biz de sizin kadar Türkiye Cumhuriyeti yurttaşıyız. İstediğimiz düşünmeye ve konuşmaya hak sahibiyiz. Özellikle bunun konuşacağımız yer Meclistir. Bundan ötürü kınanmayı kabul etmiyorum, aynen iade ediyorum'' diye konuştu. -''Sayın Başbakan'ın torpiliyle oturdunuz''- Sataşma olduğu gerekçesiyle söz alan MHP Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan ise demokrasinin birinci şartının, eleştirilere açık olmak olduğunu ifade ederek, ''Eğer eleştirilere açık değilsiniz, bırakın ülkeye demokrasi getirmeyi, siz demokrat olamazsınız. AB yolunda ilerlediğini söylediğiniz, Türkiye'ye yakışan bir bakan hiç olamazsınız. Siz bu ülkeye yakışmıyorsunuz Sayın Bakan. Bu ülkenin bakanlık koltuğuna yakışmıyorsunuz. Sayın Başbakan'ın torpiliyle oturduğunuz o koltuğu bir an evvel terk edin. Bu millete layık bir bakanı bekliyoruz o koltuğa'' diye konuştu. Türkkan'ın bu sözlerine AK Parti milletvekilleri tepki gösterdi. -''Eleştiriye 'evet' ama hakarete asla''- AK Parti Grup Başkanvekili Ahmet Aydın, sataşma olduğu gerekçesiyle söz alarak, Meclis kürsüsünün eleştiri kürsüsü olmasının normal olduğunu dile getirdi. Aydın, şunları söyledi: ''Bu kürsüde her şey konuşulacak. Eleştiriye 'evet' ama hakarete asla. Bakın bugüne kadar grubumuzdaki bütün arkadaşlar, efendilikle yerimizde oturduk. Her türlü ağır hakarete dahi sesimizi çıkarmamaya çalıştık. Ama bir sayın milletvekili bir bakana o lafları söyleyemez. Burada bir sayın milletvekili parmağını sallayarak, 'istersen başka bir şey de sallarım' diyemez. Bunu diyen sayın milletvekili burada özür dilemesi lazım. Bu milletin kürsüsünde, bu millete, bu milletin milletvekillerine hakarettir. Terbiyesizlik yapma diyeceksin, parmağını sallayacaksın, istersen başka bir şey sallarım diyeceksin. Burası TBMM. Eğer dağbaşı diyorsan, oraya da gidersin ama burası TBMM. Burada hakaret etmeye kimsenin hakkı yok. Milletvekilini buradan özür dilemeye davet ediyorum.'' Söz alan MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır ise Bağış'ın, Türkkan'a yönelik ''Grup Başkanvekili Oktay Bey'den bir vuvuzela almasını tavsiye ediyorum. Kendisi o konuda daha başarılı olacaktır'' sözlerini eleştirdi. Şandır, Bağış'a ''Size zurna göndersek daha iyi olur'' dedi. Vuvuzelayı dili sürçerek ''vuzuvela'' olarak ifade eden Şandır, ''Sayın Bakan yakıştı mı?'' diye sordu. Tartışmalara Bağış'ın neden olduğunu ileri süren Şandır, ''Lütfü Bey'in sözleri grubunuzu bağlamaz. O maksadını aşan sözler olabilir ama bunun sebebi Sayın Bakandır. Türkiye'yi AB'ye taşımakla görevli Sayın Bakan, üslubuyla benim de şahsi kanaatim Türkiye'ye yakışmıyor. İşin sonu bu. Bu sonuçlardan biz de memnun değiliz'' dedi. TBMM Başkanvekili Meral Akşener, ara vererek grup başkanvekillerini toplantıya çağırdı. Aranın ardından yerinden söz alan MHP'li Türkkan, ''Dervişe sormuşlar 'alemi nasıl bilirsin' diye. 'Kendim gibi bilirim' demiş. Ben asla kendime ve partime yakışmayacak bir söylemde bulunmadım. Algılandığı anlamda da bir beyanım olmamıştır. Öyle algılanmış olmasından da gerçekten üzgünüm'' dedi. TBMM Başkanvekili Akşener de grup başkanvekilleri ile tutanaklara baktıklarını ifade ederek, ''Arıza çıkarmayı arzu ediyorsanız buyurun. Bir yanlış anlaşılmanın düzeltilmesi de yapıldı. Tutanaklar burada'' dedi.