"Muhalefetin bir kısmı Brunson için 'Aman ha adam ajan çıkarsa tufaya gelmeyelim' düşüncesiyle hareket etti"

"Muhalefetin bir kısmı Brunson için 'Aman ha adam ajan çıkarsa tufaya gelmeyelim' düşüncesiyle hareket etti"

BirGün yazarı Nevşin Mengü, ABD'li ile karşılıklı yaptırım krizine neden olan rahip Andrew Brunson için muhalefetin bir kısmının, "Aman ha adam ajan çıkarsa tufaya gelmeyelim' düşüncesiyle hareket etti"ğini iddia etti. Mengü, "Keşke muhalefet partileri duruşmalara bir temsilci gönderseydi ve mahkemedeki seviyeyi görseydi" ifadesini kullandı. 

PKK ve FETÖ üyesi olduğu iddiasıyla 2 yıldır tutukluluğu ev hapsine çevrilen Brunson'ın yeni durumu ABD yönetiminin tepkisini çekmişti. ABD'de Beyaz Saray düzeyinde açıklamalar gelmiş, İçişleri ve Adalet bakanları hakkında yaptırım kararı alınmıştı. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da "Talimatım" diyerek mütekabiliyet esasına dayanarak ABD'li iki bakan hakkında yaptırım kararı vermişti. 

Mengü'nün "Ya hinlik ya saflık!" başlığıyla yayımlanan yazısının ilgili bölümü şöyle:

Rahip Brunson konusunda, Türkiye’de muhalefet ya da muhalefetin bir kısmı “aman ha adam ajan çıkarsa tufaya gelmeyelim” düşüncesiyle hareket etti. Keşke muhalefet partileri duruşmalara bir temsilci gönderseydi ve mahkemedeki seviyeyi! görseydi. Hepi topu 20 kişilik bir cemaati olan bir papaz, Kürtleri Hristiyanlaştırıp, Hristiyan Kürt devleti kurdurmak yoluyla Türkiye’yi bölmeye çalışmakla suçlanıyor. Delil diye buldukları şey, Türkçe’ye epey bozuk tercüme edilmiş iki telefon mesajı, bir de kim olduğu ne idüğü belirsiz gizli tanık ifadeleri.

Bir de yegane öne sürdükleri delil Brunson’ın telefonunun Fetöcülerle aynı yerden sinyal vermiş olması. Aynı yer dedikleri İzmir Kordon. Yüz binlerce insanın cafelerde deniz kenarında vakit geçirdiği yer. Adamın kilisesi Kordon’a yakın. Telefonunun Kordon’da sinyal verdiği sırada Kordon’da vakit geçiren milyon arasında Fetöcü olmasında Brunson’ın günahı ne.

Amacım Brunson sözcülüğü falan yapmak değil ama mahkemede yine ve yeniden hukuk katliamı yapılırken, “adam Amerikalı arkadaş bana ne” demek, Türkiye’de hukukun yozlaşmasına katkıda bulunmaktan başka bir işe yaramıyor.