Devletin, terörle mücadele kapsamında, birçok kamu kurum ve kuruluşunda yeni bir yapılanma kurduğu ortaya çıktı. Buna göre, tüm kurum ve kuruluşlarda, terörle mücadele amacıyla yürütülecek işlemlerin tanık koruma yasası kapsamına alınacağı belirtildi. Buna göre, muhbirlik yapan bir kamu çalışanı devlet koruması altına alınacak.
Cumhuriyet'ten Sinan Tartanoğlu'nun haberine göre, İçişleri Bakanlığı’nın; Adalet, Milli Eğitim, YÖK, ÖSYM, SGK gibi kurumlara gönderdiği “gizli” ibareli yazıda “terörle mücadele için vazgeçilmez bir araç olarak tanık koruma hizmetlerinin” yürütülmesinde sorumlu olacak “kurum irtibat görevlilerinin” ismen belirlenmesi talimatı verildi. Kurumlar, biri asil iki üst düzey yöneticisinin bilgilerini “gizlilik akdi” imzalattırarak Emniyet Genel Müdürlüğü’ne bildirdi. İçişleri Bakanlığı’nın 20 Kasım 2015’te, bakanlık Müsteşar Yardımcısı Mehmet Tekinarslan imzasıyla “Tanık Koruma” başlıklı ve “gizli” ibareli bir yazı gönderdiği ortaya çıktı.
“Tanıklığın tanık açısından karşılıksız olarak yerine getirilmesi gereken bir kamu görevi” olduğunun belirtildiği yazıda “Devlet tanık olarak dinlendikten sonra sırf bu tanıklığı nedeniyle beden bütünlüğü ve mal varlığı tehlikeye düşebilecek kişiyi suçlularla başbaşa bırakmamalı” ifadeleri kullanıldı.
Yazıda, yasa ile tanıkların nüfus cüzdanı, sürücü belgesi, pasaport ve evlilik cüzdanı gibi resmi belgelerinin değiştirileceği ifade edildi. Yazıda, “Bu tedbirlerin uygulanması ile kişinin geçmiş bağının gizlenmesi ve kişiye tehditten uzak yeni bir hayat kazandırılması amaçlanmaktadır” denilmesi dikkat çekti.
Yazıda, tanık koruma kapsamında yapılacak iş ve işlemlerle ilgili irtibat görevlilerinin belirlenmesi istendi. Tanık koruma kapsamında irtibat ile görevlendirilen kişiler, “Mevzuatın gereği olarak tanık, tanık koruma tedbirleri veya birimimiz içerisinde yapılan iş ve işlemle alakalı yetkisi olmayanlara yazılı veya sözlü bilgilendirmede bulunmayacağımı imzam ile tebellüğ ederim” ifadesinin altına imza attı. Akitte, “Görevi nedeniyle kendisine verilen veya bilgi edindiği ve gizli kalması gereken belgeleri, kararları ve emirleri ve diğer tebligatı açıklayan veya yayımlayan veya ne suretle olursa olsun başkalarının bilgi edinmesini kolaylaştıran kamu görevlisine bir yıldan 4 yıla kadar hapis cezası verilir” ifadeleri kullanıldı.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın talimatını verdiği, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun da Terörle Mücadele ve Rehabilitasyon Eylem Planı’na koyduğu kamu çalışanlarıyla ilgili terör ve paralel yapı operasyonları için şubat ayında harekete geçilmişti. Başbakanlık genelgesi ile “terör örgütleri veya legal görünümlü illegal faaliyet yürüten yapılarla ilişki içindekiler” için idari ve adli işlemlerin ivedilikle başlatılması istenmiş, “kamu çalışanları” tanımına belediyeler ve taşeron işçiler bile dahil edilmişti.