Mülteci çocuklar eğitim sistemini değiştiriyor
Köln'deki eğitim fuarı ‘Didacta'da Almanca yabancı dil ders kitapları büyük ilgi görüyor. Öğretmenler mülteci ve göçmen çocuklarına uygun ders kitapları arıyorlar. Ratingen kentinde ortaokul öğretmenliği yapan Gwendolyn Dembowsky yaşları 10 ile 16 yaşında değişen 21 yabancı çocuğa Almanca öğretiyor. Öğrencilerinden bazıları okula devam etmiş, bazılarının ise okuma yazması bile yok.
Bu yıl Almanya'ya 300 bin mülteci çocuk ve gencin gelmesi bekleniyor. Onlar için yuva ve okullara ihtiyaç olacak. Dembowsky görevlerinin çocuklara Almancanın yanı sıra pratik şeyler de öğretmek olduğunu, örneğin tuvalete ancak ders aralarında gidilebileceğini bile bilmeyenlerin olduğunu söylüyor. Okuldaki 270 öğrencinin 40'ı başka ülkelerden gelmiş. Yeterli Almanca öğrenenler normal derslere girebiliyor, ancak 8'inci sınıfa İngilizce öğrenmeden geçiyorlar.
Öğretmenler için büyük külfet
Köln yakınlarındaki bir lisenin öğretmenlerinden Daniela Neuhaus da, “Her çocuk farklı. Kimi İngilizce, kimi Almanca biliyor. Her iki dili konuşamayanlar da oluyor” diyor. Çoğunun problemi, okulda verilen derslerle ilgili bilgilerinin olmaması.
Matematik öğretmeni Michael Henning, öğrencilerinin hemen hepsinin mülteci olduğu Aşağı Saksonya'daki bir okulda ders veriyor. Öğrencilere haftada 15 saat Almanca, 5 saat de matematik öğretilmesi gerekirken ders saatlerinin boş geçtiğini, çünkü her öğrencinin bilgi düzeyinin farklı olduğunu söylüyor. Henning 43 yıllık öğretmenlik mesleğinde hiç böyle bir durumla karşılaşmamış.
Yeni konseptler peşinde
Mülteci öğrenci sayısının fazla olmasının yol açtığı problemler Köln'deki eğitim fuarında en çok konuşulan konulardan biri. Yetkililer yeni konseptlere ihtiyaç duyulduğunu ve sadece dil öğrenmenin yeterli olmadığını belirtiyorlar. Yabancı çocuk ve gençlerin kendi dil ve kültürleriyle de ilgilenip özgüvenlerini arttırmaları gerektiğine işaret eden uzmanlara göre, hemen bütün mültecilerde akıllı telefon olduğu için derslerde yeni teknolojilerden yararlanmak gerekecek. Didacta fuarında modern eğitim yöntemlerinin ne kadar yararlı olduğuna dair bilgi edinmek de mümkün.
Eğitim ve Bilim Sendikası temsilcisi Norbert Hocke mültecilerin Alman eğitim sistemini kökten değiştireceğini ve yabancı gençlere bir şeyler verebilmenin kalıplaşmış eğitim sisteminin değiştirilmesiyle mümkün olabileceğini söylüyor. Mülteci çocuklarıyla bir kitabı açıp sınava hazırlanılamayacağını belirten Hocke müfredat programını yenilemek zorunda olduklarını sözlerine ekliyor.
Eğitim Sendikası okulda öğretmenlerden başka asistanların da bulunmasının genç mültecilerin entegrasyonuna önemli katkıda bulunacağı görüşünde. Sendika yetkililerine göre Almanya'nın 25 bin öğretmen açığı bulunuyor.
Oynayarak Almanca öğrenmek
Okul kitapları hazırlayan şirketler yabancılara uygun ders araçları geliştirmiş. Çoğu öğretmenin ‘hoş geldin sınıfı' tecrübesinin olmadığına dikkat çeken yetkililer, öğrencilerden önce öğretmenlerin yeni ders ortamına hazırlanması gerektiğini vurguluyorlar.
Gwendolyn Dembowsky ise oynayarak öğrenme metodunun ileri yaşlardaki erkek öğrencilerin ilgisini çekmediğini söylüyor. Michael Henning de, mültecilere uygun matematik kitaplarının olmamasından şikayetçi.
Devam mecburiyeti olmalı mı?
Mülteci politikasıyla ilgili siyasi tartışmalar da öğretmenler tarafından ilgiyle izleniyor. 18 yaşına kadar diploma almamış olan mültecilerin 25 yaşına kadar okula gitmeye mecbur edilmesi şeklindeki öneriler öğretmenlerin onayını bulmuyor. Matematikçi Henning ileri yaşlardaki mültecilere meslek eğitimi verilmesinin daha doğru olacağını söylüyor. Sendikacı Hocke de, “Bu gençlerin diploma sahibi yapılması şart. 18 yaşın üzerindeki mültecilerin meslek diploması alabilmeleri için devam mecburiyeti gerekmez” diyor.
Genç mültecilerin Alman toplum hayatıyla kaynaştırılabilmeleri için yapılanların yeterli olmadığını herkes kabul ediyor. Eğitimciler mülteci çocuklarının motive edilmesinde de eksiklerin bulunduğunu ve ‘mültecinin okula devam edebilmekten mutluluk duyması' gerektiğini ifade ediyorlar. Özel okullarda yabancı gençlere ders veren öğretmenler mültecileri eğitmekten zevk aldıklarını belirtiyorlar.