Gazeteci- yazar Murat Yetkin, cumhurbaşkanlığı seçimlerine ilişkin olarak, "Muhalefette kriter var, isim yok" değerlendirmesini yaptı.
Yetkin yazısında, "CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın cumhurbaşkanı adayı olmasından yana değil, bunu Karar TV yayınında daha açık söyledi. Neticede hem cumhurbaşkanlığı seçimini kaybedip hem de başkan vekilini Cumhur İttifakı çoğunluğundaki Belediye Meclisi seçeceği için yıllar sonra kazanılabilmiş Ankara, ya da İstanbul belediyesinden olmak, rakibe hediye etmek de var. Kılıçdaroğlu, Millet İttifakının cumhurbaşkanı adayı seçilirse zaten Erdoğan’ın belediyelere engeli kalkacağından büyük avantaj sağlanacağına inanıyor. Bunu İYİ Parti lideri Meral Akşener de bir risk olarak görüyor. Akşener, cumhurbaşkanı değil başbakan olmak istediğini söyleyip kenara çekildi. Şimdilik demek lazım tabii, siyaset bu, rüzgâr beş dakikada dönebilir. Akşener’in “Nasıl olmalı?” sorusuna ilk yanıtı, “İyileştirilmiş parlamenter sisteme geçişi sağlamalı” oluyor." ifadesini kullandı.
Yetkin şunları kaydetti:
“Nasıl olmalı” sorusuna Kılıçdaroğlu’nun yanıtı iyice sadeleşti; en çok iki kriter öne çıkıyor:
1- Devleti tanıyan bir isim olmalı,
2- Uzlaşmacı olmalı.
Yani Kılıçdaroğlu’na göre yeni cumhurbaşkanının partili kimliğinden sıyrılıp bütün partilerle diyalog kurabilecek, devletin her kuruşunun hesabını verebilecek, torpile değil liyakate önem vererek gençlerin önünü açabilecek ve mevcut baskı ortamını kaldırabilecek bir isim olmalı. Kendisini mi tarif ediyor? Gerçi “Adayım desem ittifak dağılır” ve “Erdoğan’ın en çekindiği isim benim” de diyor ama tam olarak kendisini tarif ettiği de söylenemez"