Müzakereci polis: Köprüden inmek üzereydi; iki kadın "Atla" deyince; "Atla ha" deyip, kendini bıraktı!

Müzakereci polis: Köprüden inmek üzereydi; iki kadın "Atla" deyince; "Atla ha" deyip, kendini bıraktı!

İntihar için Boğaz Köprüsü’ne çıkan Erol Çetin’e ‘atla’ dedikleri için ‘intihara teşvik’ suçundan gözaltına alınan iki kadın adli kontrol şartıyla serbest kaldı. Müzakereci polis “atla diyen kadınları ben yakalattım” dedi.

Boğaziçi Köprüsü’nde önceki gün sabah saatlerinde köprü korkuluklarına çıkan Erol Çetin intihar etmek istedi. Olay yerine gelen müzakereci polis 45 dakika boyunca Çetin’i ikna etmek için uğraştı. Ama iddialara göre olay yerinden minibüsle geçen iki kadının ‘atla’ diye bağırması üzerine Çetin atladı. Vatan Gazetesi'nden Mehmet Ali Demir'in haberine göre, müzakereci polisin yaşananları ifadesinde şöyle anlattığı öğrenildi:

 

"Atla ha" deyip kendini bıraktı

 

“Konuşma sırasında sık sık borcu olduğunu söylüyordu ben de ‘benim de borcum var ne yapayım ben de kendi kafama mı sıkayım. İntihar çözüm değil bak çocukların var’ diye konuştum. Tam ikna olmuş köprüden inmek üzereyken o sırada köprüden geçen iki kadın bir anda, 'Senin yüzünden trafikte saatlerdir bekliyoruz. Atlayacaksan atla' diye bağırarak küfür etti. Bunun üzerine Çetin, ‘atla ha’ diyerek kendisini bir anda boşluğa bıraktı. Hemen köprüdeki trafik polislerini arayarak aracın plakasını verdim. Onlar da iki kadını durdurarak gözaltına aldı.”

 

Savcı tutuklama istedi

 

Olayın ardından Hülya U. ve Merve Ö., ‘intihara teşvik’ suçundan gözaltına alındı. Cumhuriyet Savcısı İsmail Göktürk tarafından ifadesi alınan şüpheliler “İntihara teşvik etmek” suçundan tutuklanma talebi ile nöbetçi mahkemeye sevk edildi. Kadınların suçlamaları kabul etmedikleri öğrenildi. Nöbetçi 6. Sulh Ceza Hakimliği’nce sorgulanan iki kadın adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

 

"O iki kadın da kardeşimi yaktı"

 

Hayatını kaybeden Erol Çetin’in abisi Ramazan Çetin olaydan bir gün önce kardeşiyle konuştuğunu ve bir anormallik olmadığını söyledi. Abi Çetin, “Ben Aydın’daydım. Erol’la 15 gün önce konuştuğumuzda hiçbir anormallik yoktu. “Abi özledim gel” dedi. Bende en kısa zamanda geleceğimi söyledim. En son Pazartesi günü yine telefonla konuştuk. Her şey yolundaydı. Yarın geliyorum diye haber verdim. Salı sabahı yoldayken telefonum çaldı. Yeğenim durumu haber etti. Kardeşime yetişemedim. Gittiğimde atlamıştı. Hiçbir zaman bir derdim var demedi. Ailesine de hiçbir şey söylememiş. Neden yaptı bilmiyoruz” dedi.

 

"İkisinden de şikâyetçiyiz"

 

Çetin, iki kadının kardeşinin ikna edildiği sırada “atla” demesi üzerine atladığı iddiası için, “Kardeşimi polisler ikna etmiş. Ama o iki kadının sözleri onu aşağıya itti. İkisinden de şikayetçi olacağız. Kardeşimi yaktılar. Başkalarını yakmasınlar” dedi. 

 

10 yıla kadar hapis istenebilir

 

Ceza Hukukçusu Prof. Dr. Ersan Şen ise olayın ceza boyutunu şu şekilde değerlendirdi: “Suç ve ceza kanununda intihara yönlendirme suçu insan hayatının korunması anlamında TCK’nın 84. Maddesinde tanımlanmış bir suçtur. Eğer bir kişi diğerini aklında intihar niyeti olmadığı halde niyet ettirip intihar kararı aldırırsa veya teşvik ederse ya da bu kişinin intihar kararını kuvvetlendirirse “ne duruyorsun atla” derse, bu teşvikinden dolayı 2 yıldan 5 yıla kadar, intihar gerçekleşmişse 4 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası vardır. Bunu kızgınlıla söyledim. Amacım o kişinin intihar etmesi değildi deseniz de bu anlık hatanın bedelini ödersiniz. Eğer siz genel geçer olarak, kmseyi hedef almadığınız halde, o kişinin intiharı ile bağ kuruluyorsa, olay sırasında olan süreci sekteye uğratıyorsanız suça ortak olmuşsunuzdur.

 

Müdahaleden etkilenir

 

Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Aytül Çorapçıoğlu katıldığı bir TV programında “İntihara karar vermiş birinin dışarıdan gelen müdahalelerle etkilenebilir ve belki de geri dönebileceği bir eylemi tetikleyebilir” dedi. Çorapçıoğlu sözlerine şu şekilde devam etti: “Çoğu zaman intihara kalkışan insanların dikkat çekmek amaçlı böyle şeylere kalkıştığını düşünebiliriz. Ama o insan zaten oraya çıktığında bireysel bir değersizlik duygusuna kapılmıştır. Ve siz o anda o kişiye “Atlayacaksan atla” şeklinde yaklaşırsanız, zaten duygusal yıpranmış bir insanı ölüme bir adım daha teşvik edersiniz.”

 

Eşi: Bu olay Hülya’yı öldürür

 

Şüphelilerden Hülya U.’nun eski eşi Mustafa Patkava, destek için adliyeye geldi. Basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Patkava eski eşinin kanser hastası olduğunu belirterek, “Hülya’nın psikolojik sorunları var. Aynı zamanda Koah hastası. Kullandığı ilaçları getirdim. Hülya’nın ‘atla’ diye bağırması mümkün değil. Kadın nereye bağırıyor. Meraktan camdan kafasını uzatmış ne oluyor diye bakmış. O sırada kadını görüyorlar. Orada tamamen tesadüf olması. Trafikte bunalmışlar 3 saat trafikte kalmışlar. Bu olay Hülya’nın ölümüne neden olur. Asıl o zaman bu polisler Hülya’yı öldürmüş olacak. Bağırmadıklarını söylediler. Seslerini duyurmaları mümkün değil. Merve de sadece kafasını uzatmış ne oluyor diye bakmış. Siz de merak edip bakmaz mısınız?” diye konuştu.