2014 yılının sonlarına yaklaşırken "yılın en iyilerini" sıralayan listeler de belirleniyor. Müzik eleştirmenleri, 2014'te çıkan en başarılı albümleri yorumladı. Çetin Cem Yılmaz'ın RedBull.com'daki haberi şöyle: 1- St. Vincent – St. Vincent, Sharon Van Etten – Are We There Birbirinden ayıramadığım iki nefis albüm. Birisi ne kadar renkliyse, diğeri o kadar siyah beyaz. Biri ne kadar fütüristikse, diğeri o kadar deneysel. Biri ne kadar maceracıysa diğeri o kadar içine kapanık. Ama bir gerçek var, 2014’te en çok bu iki muhteşem kadının muhteşem albümlerini dinledim.
2 - The War On Drugs – Lost In The Dream 2014 yılının indie sahnesinde 1980’lerin soft rock’ının yeniden moda olduğunu düşünmek ilginç, ama The War On Drugs (ve Merchandise) sayesinde bu gerçek oldu. Adam Granduciel bu yılın en temiz rock albümünü yaptı ve kanımca yılın en güzel akorları bu albümdeydi. Hitleri olmayan Bryan Adams, soloları olmayan Dire Straits ve arenalar öncesi Springsteen: Ya da The War On Drugs. 3 - Cloud Nothings – Here And Nowhere Else Yılın çalışkan adamı John Congleton’ın prodüktörlüğünü yaptığı Cloud Nothings, Nirvana’dan bu yana en iyi pop nakaratları/punk gitarları karışımını yakaladı belki de. 4 - The Black Keys – Turn Blue 2014 yılında bir rock albümü nasıl olur sorusunun cevabı Turn Blue olabilir. The Black Keys modernleşiyor, ama kökenlerindeki blues ve garage’ı unutmadan. Üstelik albüm baştan sona hit.
5 - Beck – Morning Phase Beck’in “kataloğumun yetimi” dediği Sea Change'in kardeşi sayılabilecek olan Morning Phase, tüm hüznünün, melankolisinin içinde barındırdığı güzellikle bu yıl en çok döndüğüm albümlerden biri oldu. Beck Beck 6 - Angel Olsen – Burn Your Fire For No Witness Gözümüzün önünde harika bir şarkı yazarı yetişiyor. Angel Olsen zor ikinci albümün hakkından zahmetsizce geldi. Sonraki işlerini merakla bekliyorum. 7 - Wild Beasts – Present Tense Her albümüyle biraz daha üzerine koyan, değişmeye devam eden gruplardan birisi Wild Beasts. Klavyeler narin müziklerine çok yakıştı. 8 - FKA Twigs – LP1 Genç bir sanatçının beklentileri karşılaması kolay değildir; hele FKA Twigs’in ilk albümünün öncesindeki beklentilerin büyüklüğü düşünüldüğünde. Tahliah Barnett bunu başardı. Two Weeks de yılın en iyi şarkılarından biriydi. 9 - U2 – Songs Of Innocence Bu yıl bir albüm daha çok tartışıldı mı? Hatta, müzik tarihinde bir albümün yayınlanış biçimi bu kadar tartışıldı mı? Tüm polemiklerin ötesinde, U2 düpedüz iyi bir albüm koymuştu ortaya. Bono’nun “eski günlerimize döndük” iddiaları ve grubun herkesi tatmin etme saplantısı olmasa çok daha iyi olabilirdi, ama yine de bir hayran olarak çok sevdim.
10 - Sun Kil Moon – Benji Mark Kozelek’in bu albümünde neredeyse her şarkıda birisi ölüyor. Çoğu zaman anlatı, müziğin önüne geçiyor. Yorucu bir tecrübe, ama kesinlikle boşuna değil. 11 - Coldplay – Ghost Stories Chris Martin ve Gwyneth Paltrow’un boşanma sürecinde üretilen Ghost Stories, Coldplay’in “ayrılık albümü” olarak anılacak. Belki düşük temposu, içinde kel alaka bir Avicii şarkısı barındırması birçoklarını yabancılaştırdı ancak itiraf edeceğim, bu yıl en çok dinlediğim albümlerden birisi buydu. 12 - Aphex Twin – Syro Yeni bir Aphex Twin albümü için çok bekledik ama buna değdi. Syro, Richard D. James’in hem zorlayıcı hem de yakalayıcı tarafını içeren özel bir albümdü. 13 - Future Islands – Singles Samuel Herring ve ekibi bu yılın en güzel şarkılarından birini yazdı (Seasons), sonra bunu David Letterman’da unutulmaz bir performansla taçlandırdılar. Sonra da Joker gibi arkalarına yaslanıp ortalığın karışmasını izlediler. 14 - Manic Street Preachers – Futurology Galli üçlünün Avrupa’ya adadığı bu albüm, uzun zamandır yaptıkları en iyi albüm. Neredeyse 30 yıllık bir grup için hiç az şey değil bu. 15 - Lana Del Rey – Ultraviolence Born To Die'ın en azından yarısı hayal kırıklığıydı ancak bu albüm Lana’nın hep olması gerektiği tonu, Dan Auerbach yardımıyla tutturduğu kayıt oldu.
16 - Real Estate – Atlas Bazen de hiçbir sürprizi, oyunu olmayan, tertemiz bir gitar müziği dinlemek istersiniz. Öyle zamanlarda en çok geri döndüğüm albümlerden birisi Atlas oldu bu sene. 17 - Ariel Pink – Pom Pom Sosyal medya ve Twitter’dan dünyayı trollemeye çalışmadığı zamanlarda Pink büyük müzisyen. Pom Pom da iki plak dolusu delice fikirle dolu bir melodi sirki adeta. 18 - Ty Segall – Manipulator 2010’ların Jack White’ı, bu yıl sadece bir albüm yaptı: Kendi standartlarına göre çok düşük! Ama bu albüm, belki de kataloğunun en kuvvetli kaydı oldu. 19 - Conor Oberst – Mountain Upside Down Oberst’ün Bright Eyes döneminde yaptığı solo albümler kişisel ve hüzünlü olurdu. Onları da severdik, ama bu albüm, hayat dolu, neşeli. Kendisinin BE dışında yaptığı en iyi albüm bence. 20 - Drive-By Truckers – English Oceans Su katılmamış güneyli rock’ın ayakta kalan en büyük temsilcilerinden DBT, bu sene de beni hayal kırıklığına uğratmadı.