Nagehan Alçı: FETÖ kendi hesabını görmek istedi diye Ergenekon terör örgütünü unutturamazsınız!

Nagehan Alçı: FETÖ kendi hesabını görmek istedi diye Ergenekon terör örgütünü unutturamazsınız!

Habertürk yazarı Nagehan Alçı, "Ergenekon ve Balyoz davaları usulen çökmüştür. Ve o nedenle yeniden açılamaz, açılmamalıdır" dedi. "Devletin ve yargının içinde bu davaları yeniden açmak isteyen bir irade var" diyen Alçı, "FETÖ kendi hesabını görmek istedi diye Ergenekon terör örgütünü unutturamazsınız" ifadesini kullandı.

Habertürk'te Alçı'nın, "Ergenekon yok muydu?" başlığıyla (25 Ağustos 2017) yayımlanan yazısının bir kısmı şöyle: 

Geçen salı günü Fatih Altaylı’nın Teke Tek programında emekli Tümgeneral Ahmet Yavuz ile bir araya geldik ve son derece verimli bir tartışma yaptık. Üst başlık şuydu: “Ergenekon örgütü var mıdır, yok mudur?” Son günlerde FETÖ’nün içini boşalttığı dava süreçlerini göstererek Türkiye’de derin devletin ve çetelerin varlığının üzerini örtmek isteyen irade yeniden güçlenme eğilimi gösteriyor.

Doğru, Ergenekon ve Balyoz davaları usulen çökmüştür. Ve o nedenle yeniden açılamaz, açılmamalıdır. Zira aynı suçtan aynı insan iki kez yargılanamaz. O fırsat kaçtı bir kere. Benim görüşüm bu. Ama devletin ve yargının içinde bu davaları yeniden açmak isteyen bir irade de var.

Öte yandan böyle oldu diye “Ergenekon” başlığını FETÖ’nün açtığı usulsüz davalara hapsedemeyiz. “Ergenekon yoktur” diyemeyiz. Şimdi örneğin devam eden FETÖ davaları var. Diyelim ki o davalar sulandırıldı, iş şirazesinden çıktı ve usulen çöktü. Ya da ileride konjonktür değişti ve Yargıtay, “FETÖ diye bir örgüt yoktur” dedi. O zaman biz de “FETÖ yoktur” diyebilir miyiz? Elbette diyemeyiz! Tıpkı dava süreçleri nasıl ilerlerse ilerlesin “FETÖ yoktur” diyemeyeceğimiz gibi, “Ergenekon da yoktur” diyemeyiz.

Ergenekon'u ilk telaffuz eden kimdi?

Bazı şeyleri zaman zaman hatırlamakta fayda var. Ergenekon tabirini ilk kullanan isim Erol Mütercimler’di. Mütercimler bu tabiri Ziverbey’in komutanı emekli Tümgeneral Memduh Ünlütürk’ten duyduğunu yazmıştı. Doğu Perinçek’in yayınevinden çıkmış “Bütün Yönleri ile Susurluk” kitabında olayı şöyle anlatır: “26 Nisan 1988’de emekli Tümgeneral Memduh Ünlütürk ile yaptığım konuşmayı üzerinde değişiklik yapmadan aktaracağım... İlk bu konuşmayı yaptığımızda Ünlütürk, Ergenekon adından söz ettiğimiz zaman... üstünde durmadım. Aradan 4-5 yıl geçti... Bir oramiralle konuyu konuşurken kendisine Ergenekon adından söz ettim. ‘Amiralim ben böyle bir isim öğrendim ama çok fazla ciddiye almıyorum’ deyince ‘Ciddiye almamakla salaklık edersin, işin özü orada’ karşılığını verdi. Bu kişi emekli Oramiral Kemal Kayacan’dı.” (Kayacan Deniz Kuvvetleri Komutanlığı yapmış bir isim-N.A.) (Hem Ünlütürk, hem Kayacan suikast kurbanı oldular. İkisini de görüntüde Dev Sol öldürdü-N.A.)

Farklı dönemlerde farklı adlar almış olabilir, isterseniz derin devlet, isterseniz kontrgerilla, isterseniz Özel Harp Dairesi, isterseniz Ergenekon deyin... Devletin içinde çeşitli dönemlerdeki karanlık olayları organize eden, siyasete şekil veren, cinayetler işleyen, dış uzantıları olan ve askeri vesayetin ayakta durmasını sağlayan, hatta askeri darbelere ortam hazırlayan bir örgüt vardı. Rahmetli Ecevit başbakanken, bu örgütü dönemin Genelkurmay Başkanı Semih Sancar’dan öğrenmişti. Sancarörtülü ödenekten Özel Harp Dairesi için yüklü bir miktar isteyince koskoca başbakan böyle bir örgütün varlığından ve onu Amerikalıların finanse ettiğinden haberdar olmuştu. Sivil kanadıyla ilgili ciddi kuşkuları olduğunu daha sonra Mehmet Ali Birand’a anlatmıştı.

Üstelik bahsedilen öyle sinsi, öyle çok yüzlü bir örgüttü ki... Ecevit’e, kanlı 1 Mayıs’tan 28 gün sonra Çiğli’de suikast düzenlenmek istendi, bindikleri otobüse isabet eden füzeyi emniyete teslim etmeyen karanlık eller çıktı ortaya. Aynı şekilde Alparslan Türkeş’in MHP’sine masanın altına bomba koydular, 6 kişi öldü, yakalanan er ve teğmen sıkıyönetim komutanlığı tarafından götürülüp gözden kaybedildi. Hem sağa, hem sola saldırtan, ülkeyle hamur gibi oynamak için her türlü provokasyonu yapan bir akıl hep vardı. FETÖ de bu gerçeğin üzerine oturup kendi hesabını görmek istedi. Ama böyle oldu diye Ergenekon Terör Örgütü’nü unutturamazsınız!