-NATO MUTABAKATINDA TÜRKİYE ETKİSİ WASHINGTON (A.A) - 25.03.2011 - Amerikan yönetiminden üst düzey yetkililer, Libya'da uçuşa yasak bölge uygulamasını NATO'nun yürütmesi konusunda varılan mutabakata işaret ederek, NATO'nun bu mutabakat sonucunda üstlendiği pozisyonun, Türkiye'nin bir süredir savunduğu pozisyonla aynı olduğunu söylediler. İsimlerinin açıklanmasını istemeyen yetkililer, "Türkiye, NATO'nun Libya'ya müdahalesine başlarda karşıydı. Türkiye'nin bu pozisyonundaki değişikliğin nedeni sizce nedir? NATO içindeki tartışmalarda Türkler tarafından herhangi bir koşul masaya getirildi mi?" sorusu üzerine, Türkiye'nin pozisyonunun Türk yetkililere sorulması gerektiğini belirtmekle birlikte, şunları kaydettiler: "İlk günden beri NATO içinde yürüttüğümüz tartışmalardan bildiğimiz kadarıyla, Türkiye, silah ambargosu, insani yardım ve uçuşa yasak bölge konularındaki bir operasyonu da içerecek şekilde, herhangi bir operasyonun planlamalarına destek vermek istediğini çok açıkça ortaya koydu. İlk başta, 'eğer NATO bu operasyona, özellikle de uçuşa yasak bölge uygulamasına müdahil olacaksa, bunların tümünün sorumluluğunu NATO'nun alması gerekir' diyen Türkiye'ydi. Türkiye'nin bir süredir savunduğu pozisyon buydu ve aslına bakarsanız NATO'nun şimdi üstlendiği pozisyon da bunun aynısı". Yetkililer, "Bu süreçte Türkiye'deki Amerikan üslerinin kullanılıp kullanılmayacağının" sorulması üzerine de bu tip operasyonel detaylar üzerinde askeri komutanların çalıştığını, kendilerinin bu noktada yorum yapabilecek pozisyonda olmadıklarını ifade ettiler. NATO'daki mutabakat öncesinde ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton'ın konu üzerinde yoğun çalışma yürüttüğünü kaydeden yetkililer, Clinton'ın önceki gün Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen ile görüştüğünü, dün de önce Fransa Dışişleri Bakanı Alain Juppe ve Davutoğlu ile ayrı ayrı, daha sonra da Juppe, Davutoğlu ve İngiltere Dışişleri Bakanı William Hague ile telekonferans yoluyla dörtlü olarak görüştüğünü bildirdiler. Yetkililer, dün duyurulan mutabakatın şeklinin bu dörtlü görüşmede verildiğini aktardılar. -"DAVUTOĞLU ÇABALARINDAN DOLAYI KUTLADI"- Bunu müteakip, Davutoğlu'nun Clinton'ı geri arayarak, kendisini uzlaşıya varılması için gösterdiği çabalardan ötürü kutladığını kaydeden yetkililer, Fransız bakanın da, dörtlü görüşmenin sonunda, "Bravo Hillary" dediğini anlattılar. Yetkililer, uçuşa yasak bölge uygulamasının komuta ve kontrolünün uluslararası koalisyondan NATO'ya devredilmesi üzerinde mutabakatın sağlanmasıyla ileriye doğru büyük bir adımın atıldığını, devrin tam anlamıyla tamamlanmasının bir-iki gün alacağını, ancak kararın alındığını söyledi. NATO'nun silah ambargosunun uygulanması konusundaki sorumluluğu zaten aldığını hatırlatan yetkililer, şimdi de uçuşa yasak bölge uygulamasının yanı sıra sivillerin ve sivil alanların saldırı tehditlerine karşı korunmasının üstlenilmesi yönünde mutabakatın da sağlandığını belirttiler. Bir soru üzerine, bu operasyonun NATO'nun komutası ve kontrolünde olacağını ve Kuzey Atlantik Konseyi tarafından idare edileceğini de belirten yetkililer, NATO'nun 28 üyesi arasında uzlaşı inşa etmenin hiçbir zaman kolay olmadığını, zor bir diplomatik mücadelenin verildiğini sözlerine eklediler. -BAE DOĞRULADI- Birleşik Arap Emirlikleri, Libya'daki koalisyon güçlerinin operasyonlarına 12 uçakla katkı sağlayacağını doğruladı. Resmi WAM ajansının haberine göre, BAE Dışişleri Bakanı Şeyh Abdullah Bin Zayid El Nahayan, BAE hava kuvvetlerinin 6 F-16 ve 6 Mirage uçağıyla katkı sağlayacağını belirtti. Dışişleri Bakanı El Nahayan, Libya üzerinde uçuşa yasak bölge kararının uygulanmasına sağlayacakları katkının birkaç gün içinde başlayacağını söyledi.