NATO'dan Akıncı Üssü'ne; Fethullah Gülen'i Genelkurmay Başkanı'yla görüştürmek isteyen Tuğgeneral Hakan Evrim'in hikâyesi

NATO'dan Akıncı Üssü'ne; Fethullah Gülen'i Genelkurmay Başkanı'yla görüştürmek isteyen Tuğgeneral Hakan Evrim'in hikâyesi

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, Türk Silahlı Kuvvetleri'ndeki (TSK) cunta yapılanması tarafından düzenlenen darbe girişiminin ardından tutuklanan Ankara Akıncı 4. Ana Jet Üssü Komutanı Tuğgeneral Hakan Evrim’in, rehine alındığı 15 Temmuz gecesi kendisini Fethullah Gülen’le görüştürmek istediğini söyledi. Akar'ın, tanık olarak savcılıkta verdiği ifadeye de yansıyan bu bilgi, gözleri Tuğgeneral Hakan Evrim'e çevirdi.

Kurmay pilot sınıfında generalliğe terfi ettirilen Hakan Evrim, Türkiye'nin Suriye'den gelebilecek füze tehdidine karşı Malatya Kürecik'e konuşlandırılan Patriot füze savunma sistemlerinin idaresi kapsamında NATO'da görevlendirdiği tek subaydı.

Hakan Evrim, Ağustos 2012'de yapılan Yüksek Askeri Şûra'da Hava Kuvvetleri Komutanlığı'nda tuğgeneralliğe terfi ettirilen 8'i pilot olan 9 kurmay albay arasında ilk sırada yer aldı. 2012'de tuğgeneralliğe birinci sırada terfi ettirilen Hakan Evrim'in bu rütbedeki ilk görevini, Malatya Kürecik'te konuşlandırılan patriotların komutası kapsamında Almanya'daki NATO karargâhında yaptı. Türkiye'nin girişimiyle Almanya Ramstein'daki Hava Kuvvetleri Kurmay Başkanlığı Plan Yardımcılığı görevine atanan Evrim, burada iki yıl kaldı. Tuğgeneral Evrim, Ramstein'daki karargâh genelindeki en yüksek 4'üncü rütbeli, patriotlar ile ilgili planlama konusunda da 2. yetkili komutan olarak  görev yaptı. 

Evrim, Almanya'daki bu görevi sırasında Bursa Işıklar Askeri Hava Lisesi'nden gelen öğrencilerle hem makamında, hem de eşiyle beraber evinde birlikte oldu. Bursa Işıklar Askeri Hava Lisesi'nin resmi internet sitesinde bu ziyarete ilişkin olarak şu ifadeler kullanıldı:

"NATO gezisi bittiğinde; komutanlarımızın bizlere ne kadar değer verdiğini, gelecekte görev yapabileceğimiz görev yerlerimizi tanıma fırsatını, milli menfaatlerin korunması adına yabancı dilin bilinmesi ve kullanılmasının ne kadar önemli olduğunu, geleceğe hazır olmak adına daha bu günlerden hazırlık yapmamız gerektiğini, * Hava Kuvvetlerinin bizlerden beklentilerinin çok büyük olduğunu ve bu yüzden çok çalışmamız gerektiğini, Hava Kuvvetlerinin neden büyük bir aile olduğunu bir kez daha anladık"

Tuğgeneral Hakan Evrim'in, Almanya'daki NATO karargâhından sonraki görev yeri, darbe girişimi suçlamasıyla tutuklandığı Ankara oldu. Evrim, TSK içinde havacıların odağında bulunduğu cunta tarafından 15 Temmuz gecesi yapılan darbe girişiminde kilit rol oynayan Akıncı Hava Üssü Komutanlığı'na atandı. Ağustos 2014'te yapılan Yüksek Askeri Şûra toplantısında bu göreve atanan ve darbe girişimi sırasında üs komutanlığını sürdüren Evrim, geçen yıl yapılan YAŞ toplantısında tümgeneralliğe terfi ettirilmedi ve tuğgenerallikteki rütbe bekleme süresi uzatıldı. Evrim'in, darbe girişimi olmasaydı bu sene Hava Kuvvetleri Komutanlığı'nda tümgeneralliğe terfi ettirilecek tuğgeneraller arasında bulunduğu kamuoyuna yansıyan iddialar arasındaydı.

Darbe girişiminde suçlanan TSK içindeki iki muvazzaf orgeneralden biri olan (diğeri 2. Ordu Komutanı Adem Huduti) Akın Öztürk ve damadı Hava Pilot Kurmay Yarbay Hakan Karakuş'un da gözaltına alındığı Akıncı Hava Üssü, darbe girişimi gecesi Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ve Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Yaşar Güler'in de rehine olarak tutulduğu merkez oldu. Evren komutasındaki Akıncı Hava Üssü'nün pistleri, 16 Temmuz sabahı darbecilerin havalandırabileceği F16'ları engellemek amacıyla F4 uçaklarıyla bombalandı.

15 Temmuz'daki darbe girişimine katılan Hakan Evrim, cuntacı askerlerin hazırladığı atama listesinde Milli Eğitim Bakanı olarak yer alıyordu.

Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar'ın "tanık" sıfatıyla verdiği ifadede, " 'Dilerseniz sizi kanaat önderimiz Fethullah Gülen ile görüştürelim' dedi. 'Ben kimseyle görüşmem' diye tersledim" sözleriyle yer alan Hakan Evrim ifadesinde, "Yaklaşık 60 kişilik grup geldi. 'Bize silah, yakıt ve teçhizat lazım' dediler. Beni zorladılar, direnemedim. İsteklerinin yerine getirilmesi talimatını verdim. Tüm istekleri yerine getirildi. Darbeci değilim. Olaylardan haberdar değildim, suçlamaları kabul etmiyorum" demişti.