Gazeteci yazar Ahmet Altan ve Prof. Mehmet Altan ile gazeteci Nazlı Ilıcak'ın, yargılandığı davada ikinci duruşması dün görüldü. İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi’nde bir önceki gün görülen duruşmada Nazlı Ilıcak ifade verirken ara verilmişti. Daha geniş olması nedeniyle 27. Ağır Ceza Mahkemesi salonunda görülen duruşmada Nazlı Ilıcak'ın savunmasının ardından kapatılan Zaman gazetesinin görsel yönetmeni Fevzi Yazıcı ifade verdi. Daha sonra Zaman'ın pazarlama müdürü Yakup Şimşek'in savunmasına geçildi. 10:00'da başlayacağı açıklanan duruşma, dün de gecikmeyle saat 12:12'de başladı. Nazlı Ilıcak savunmasına devam ederken, duruşmaya saat 14:00'e kadar ara verildi. 14:15'te aranın ardından duruşma yeniden başlayan duruşma akşam saat 17.00 sularında bitti. Davanın üçüncü duruşması bugün saat 10.00'da başlayacak.
Ilıcak savunmasında "Ben 2013'e kadar Erdoğan'ı destekledim. Erdoğan'ın düşmanı değilim ki. Niye darbe isteyeyim. Onunla geçmişten gelen yol arkadaşlığım var, nasıl böyle bir yorum yapabilirim. Muhalefete geçmem buna nasıl sebep olabilir?" diye sordu. Ilıcak, ayrıca "Dursun Çiçek'in İrticayla Mücadele Eylem Planı'nı yazdığım yazdı Balyoz propagandası gibi gösterilmiş. Arada hiç ilişki yok. Savcıya göre Ergenekon, Balyoz'dan söz etmek FETÖ'cülük kriteri. Cumhurbaşkanı, Başbakan bunlardan söz edince bir şey olmuyor" dedi.
Nazlı Ilıcak 15 Temmuz gecesi attığı "darbe karşıtı" Twitter mesajlarını mahkemede okudu. Ilıcak, "Benim kimliğim bir teokratik darbeye uyar mı? Ben niye Fethullah Gülen'in Türkiye'nin başına geçmesini isteyeyim?" dedi. Ilıcak, savunmasını "Cemaat barış sürecine karşı. Ben barış sürecine taraftarım. Ne Oslo Sürecini eleştirdim ne de KCK operasyonlarını onayladım. Cemaat Hakan Fidan'a karşı. Ben "Bir Teoman Koman'a bin Hakan Fidan'ı tercih ederim" dedim. Çünkü ben sivilleşmeden yanayım. Cemaat Hanefi Avcı'ya karşıydı. Ben tutukluyken Hanefi Avcı'nın serbest bırakılması için gazetede yazı yazdım" sözleriyle sürdürdü.
Ilıcak, kaçma ihtimali olmadığını belirtirken "Tahliye istiyorum" dedi.
Bir önceki gün duruşmayı izlemek üzere Çağlayan Adliyesi'ne gelenler arasında eski CHP Genel Başkanı gazeteci Altan Öymen, HDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan da yer almıştı. "AKP ve Fethullah Gülen'i bitirme planı" olarak bilinen ve Taraf'ta yayımlanan "İrtica ile Mücadele Eylem Planı"nın altında ıslak imzası bulunduğu iddiasıyla 4 yıl hapis yatan CHP İstanbul Milletvekili Dursun Çiçek de, Ahmet Altan, Mehmet Altan ve Nazlı Ilıcak'la birlikte toplam 17 kişinin yargılandığı davayı izlemek üzere Çağlayan'daki 26. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gelmişti. "Kin duygusu içinde olmadığını" vurgulayan Çiçek, Altan'lar için adalet talebiyle mahkemeye geldiğini söylemişti.
Gazetecileri Koruma Komitesi'nden Özgür Öğret, Uluslararası Basın Enstitüsi'ni temsilen gazeteci Mehveş Evin, Uluslararası PEN Kulübü'nden Sarah Clarke, İnsan Hakları Gözlemevi'nden Emma Sinclair-Webb, Article 19'dan Georgia Nash, Uluslararası Af Örgütü'nden Milena Buyum, PEN Norveç'ten Jorgen Lorentzen, İtalyan Gazeteciler Sendikası Başkanı Rafaele Larusso, Sansür İndeksi'nden Melody Patry, Uluslararası Kıdemli Avukatlar Projesi'nden Richard Winfield, İngiliz Barosu İnsan Hakları Komitesi'nden Pete Weatherby QC, The Guardian'dan Kareem Shaheen, gazeteci Anne Rochelle/Lefevre ile Norveç, İsveç, Büyük Britanya, Danimarka, Almanya, Çekya konsolosluklarının temsilcileri ile Avrupa Birliği'nden bir delegasyon duruşmayı izlemek için Çağlayan'a gelmişti.
Dünkü duruşmaya da Article 19'dan Georgia Nash, Uluslararası Af Örgütü'nden Milena Buyum, PEN Norveç'ten Jorgen Lorentzen ve İngiliz Barosu İnsan Hakları Komitesi'nden Pete Weatherby QC gözlemlerde bulunmak üzere katıldı. CHP'li Sezgin Tanrıkulu'nun yanı sıra T24 yazarı Hasan Cemal, Ufuk Uras ve Zeynep Tanbay da duruşmayı izledi.
Neler yaşandı?
17.15 Duruşmaya, yarın (21 Haziran 2017) saat 10.00'da tekrar toplanmak üzere ara verildi.
16:45 Mahkeme başkanı duruşmaya 15 dakika ara verdi.
16:10 Kapatılan Zaman gazetesinin Marka Pazarlama Müdürü Yakup Şimşek savunma yapıyor:
Gazetede işçi amele gibi çalıştım. Ben çok basit bir iş yaptım. Buradaki çok değerli gazetecilerin yanında hiçbir şey... Ben çalıştığım gazeteyi hiçbir zaman terör örgütü olarak görmedim. Ama 15 Temmuz sonrasında şüphelerim var. Üç çocuğuma da Bank Asya'da hesap açtım ama vallahi talimatla değil. Onlara kendi hesabımdan havale yapabilmek için.
Cemaat Bank Asya'dan parasını çektiği dönemde ben para yatırmışım. Bylock'um yok. 23 yıldır aynı adresteyim aynı telefondayım. Turkcell Superonline'a 2015'ten sonra, yani cemaat herkese "üyelikten çıkın" dediği dönemde üye olduğunu söylüyor.
Hidayet Karaca'yı tanıyorum. Ömrümde en fazla bir ya da iki kez telefonla konuşmuşumdur. Konuşmuş olmayabilirim de. Ekrem Dumanlı'yla görüşmelerim burada yer almıyor. Oysa aynı kurumdaydık, en fazla onunla görüşmüşümdür. Lütfen subliminal mesaj gibi algılamayın; bu reklam filmi mevzuu tamamen sahipleri burada olmadığı için benim kucağımda kaldı. Reklam filmini görmek için Fevzi Yazıcı'nın davet edilmesi görsel açıdan bakması içindi. Ali Çolak edebiyatçı olarak çağrıldı. Reklamı yapan kişi Tibet Sanlıman. Reklamla ilgili kararı veren kişi ise Ekrem Dumanlı. Kendisi onayladı ama sonra istifa etti.
Benim bu filmde nerede yayınlansın diye araştırmak konuşmak dışında bir katkım yok. Yapan eden ajans niye üstlenmiyor? 11 ay yattım, herkese hakkımı helal ediyorum. Babam 83 yaşında, midesi kanamalı. Annem ben hapisteyken ameliyat oldu. Reklamda üç kişi kaçmış, üçü de kararı imzalayan, damgayı vuran... Reklam filmini yapan da "ben yapmadım" diyor. Bana kalıyor.
15:25 Fevzi Yazıcı: Yıllarca Zaman'ın görsel yönetmeni olarak yarışmalara katıldım, dünyada ülkemizi temsil ettim, madalyalar kazandım. Ben sanatçıyım, terörist değilim. Gazeteyi 17/25'ten önce dizayn ettim. Çok iyi ücret ve imkân verdiği için Zaman'da çalıştım. Benim çalıştığım Zaman'ı bugünün olağanüstü şartlarıyla değerlendirmeyin. Gazeteye "terörist" suçlaması yoktu. Reklamveren reklam veriyordu. Resmî ilan alınıyordu. Hükümet liderleri röportaj veriyorlardı. "Terörist" algısı yoktu.
Ben gazeteciyim, sanatçıyım. Asla FETÖ üyesi değilim. Bu sadece suçlama değil, hakarettir de bana. Bank Asya hesabındaki artışın gazeteden aldığı avans olduğunu söylüyor. "Örgüt üyesi değilim" diyor. Darbelere karşıyım. Darbeyi yapanları lanetliyorum. Darbecilikle suçlanmayı kahredici buluyorum. Zaman reklam filmi toplantısına davet üzerine gazetenin görsel yönetmeni olarak katıldım. İçeriğine değil, estetiğine baktım. Reklamın senaristi değilim. Tesadüfen katıldığım bir toplantıda konuşulan reklam filmi nedeniyle darbeyi bilmekle suçlandım. O reklam filmi 15 Temmuz sonrası gelse dehşet içinde reddederdim ama o gün itibariyle kimsenin aklına böyle bir şey gelmemişti.
15:20 Tutuklu sanıklardan Fevzi Yazıcı hakkındaki bölümü iddianameden okuyor. Fevzi Yazıcı savunma yapacak.
15:19 Nazlı Ilıcak'ın savunması sonrasında Avukat Ergin Cinmen, Mehmet Altan'a "yüksek tansiyon" nedeniyle sıra verilmesini istedi. Başkan reddetti.
15:17 Nazlı Ilıcak'ın savunması sona erdi.
15:15 DGM Savcısı Nuh Mete Yüksel sadece Gülen cemaati aleyhine dava açmadı, Merve Kavakçı'nın da evini bastırdı. Ben itikat sahibi benim sahip çıktığım insanlardan tabanı olan bir cemaatin içyüzünü anlamakta geciktim, hemen farkedemedim. açmam, bu yaştan sonra Türkiye dışında yaşamam imkânsız. Evlerim var, torunlarım var. 3 müebbet talebine rağmen tahliye istiyorum.
15:06 Nazlı Ilıcak: Koza İpek'ten aldığım para, Bugün'deki maaşlarım. Ben çok daha yüksek ücretle Sabah'ta çalışıyordum, tv programı yapıyordum. 15 Temmuz sabahı Bodrum'a gittim. Arkadaşlarımla Bridge partisi yapacak ve Yunan adasına gidecektik, darbe olunca iptal ettim. Bodrum'da yaz planları yaparken, oğlum, kızım, torunlarım gelecek diye beklerken darbeyle suçlanıp huzurunuza getirildim. Gelelim özeleştirime. Ben bu cemaat işini geç farkettim. Geç farketmemin sebebini izah etmek istiyorum. DP geleneğinden birisi olarak dindar kesime hep duyarlı oldum. Ben bir kafa karışıklığı yaşadım. Tam anlamıyla emin olamadım.
14:49 Nazlı Ilıcak: Ben "FETÖ yanlısı dezenformasyon"la suçlanan kitabımı hükümet üyelerinin böyle açıklamalar yaptığı zamanda yazdım. 15 Temmuz'da belki bir cadıavı gerekliydi. Öyle büyük bir badireden geçti ki Türkiye. Gazete yazım için tuttuğum notlarımı örgüt belgesi gibi anlatmışlar. Ben kısa kısa not alıp irticalen sekreterime yazdırırdım. Dursun Çiçek'in İrticayla Mücadele Eylem Planı'nı yazdığım yazdı Balyoz propagandası gibi gösterilmiş. Arada hiç ilişki yok. Savcıya göre Ergenekon, Balyoz'dan söz etmek FETÖ'cülük kriteri. Cumhurbaşkanı, Başbakan bunlardan söz edince bir şey olmuyor.
14:38 Nazlı Ilıcak, Bülent Arınç, Binali Yıldırım, Ahmet Davutoğlu, Hüseyin Çelik gibi isimlerin Gülen'i öven açıklamalarını mahkemede okuyor.
14:33 Nazlı Ilıcak: FETÖ'nün yaptığını ayıralım. Kötü niyetle hareket ediyor. Ama bunlar (yolsuzluklar) irdelensin diyen bir gazeteci iyi niyetli. Benim Twitter'da 1 milyon 300 bin takipçim vardı. Paylaştığım, RT yaptığım her şeye katıldığım anlamına gelmez. Fuat Avni'nin tweetlerini paylaşmış olmam onlara katıldığım anlamına gelmez, ben sadece duyurmuş oldum.
14:30 Nazlı Ilıcak: Cizre'yle ilgili İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün raporu var. Felaket bir rapor. Biz gazeteci olarak bunu konuşmayacak mıyız?
14:27 Nazlı Ilıcak savunmasına "Ben mecbur muyum Balyoz tamamen kumpastı demeye? Tamamen kumpas olmadığına inanmak niye FETÖ'nün dümen suyuna girmek olsun? Ecevit 70'lerden beri kontrgerilladan söz etti. Kontrgerillayı araştırmak isteyen Doğan Öz suikasta kurban gitti. Biz biliyoruz. Kara propaganda siteleri vardı, kabul ediyorlar. Taraf onları yazınca, sonradan kabul edip kapattılar o siteleri. Hukukun üstünlüğüne saygı duyan biri olarak MGK kararına uymak zorunda değilim. O zaman 28 Şubatta başörtülülere cihat açardım. Ben bugün FETÖ'nün terör örgütü olduğuna yüzde yüz eminim. Hele 15 Temmuz darbesinden sonra... Silahlı isyan yaptılar" sözleriyle devam etti. Ilıcak, Can Dündar'ın "Ergenekon" kitabından 'Ergenekon'un varlığına ve örgütlenmesine ilişkin tanıklıkları' okudu, Binali Yıldırım ve Tayyip Erdoğan'ın Balyoz, Ergenekon konusundaki "darbecilerin, cuntacıların" varlığına işaret eden sözlerini hatırlattı.
14:24 Mahkeme başkanı, davaya perşembe gününe kadar devam edileceğini açıkladı.
14:15 Ara sona erdi. Nazlı Ilıcak savunmasına devam ediyor.
12:44 Nazlı Ilıcak "Balyoz planı diye çıkan belge sahte olabilir, listeler sahne olabilir. Bunu kimse hemen anlayamaz, büyük uzmanlık gerektirir" dedi. Balyoz konusundaki açıklamaları sonrasında duruşmaya saat 14:00'e kadar ara verildi. Aradan sonra Ilıcak savunmasını sürdürecek.
12:42 Nazlı Ilıcak, "Tv'de Balyoz'dan söz eden cümlelerim plan seminerindendir" dedi ve 1. Ordu'daki "liderlerin tutuklanması" konuşmasını okudu. Ilıcak Balyoz seminerinin darbe hazırlığı olduğunu savunuyor: Bizi burada darbeden yargılıyorsunuz, şu seminerdeki konuşmalara bakın!
12:41 Nazlı Ilıcak, Ayşe Kulin ve Nuray Mert'in yazılarını da okudu ve ekledi: Ben mağdurların yanında yer alırım, her zaman yer aldım. Ahmet Altan diyor ki "Bu şartlar değişecek. 2 yıl sonra seçim var." Ben de onu destekliyorum, darbe yönünde bir söz değil ki"
12:40 Nazlı Ilıcak savunmasında gazetecilerin tutuklanması sonrasında kendi hakkında yazdığı destek yazılarını okuyor. İlk yazı Ertuğrul Özkök'ten Cengiz Çandar'ın kendisi hakkında yazdığı yazıyı "Biraz ayıp, kendimi övmüş gibi olacağım" diyerek mahkemede okudu. Yargıç Nazlı Ilıcak'ın hakkındaki gazete yazılarını okumamasını söyledi ama Ilıcak, Rauf Tamer ve Taha Akyol'un yazılarıyla devam ediyor.
12:38 Ben 2013'e kadar Erdoğan'ı destekledim. Erdoğan'ın düşmanı değilim ki. Niye darbe isteyeyim. Onunla geçmişten gelen yol arkadaşlığım var, nasıl böyle bir yorum yapabilirim. Muhalefete geçmem buna nasıl sebep olabilir?
12:35 Nazlı Ilıcak savunmasının ikinci gününde 15 Temmuz gecesi attığı "darbe karşıtı" Twitter mesajlarını mahkemede okuyor. NazlıIlıcak: Benim kimliğim bir teokratik darbeye uyar mı? Ben niye Fethullah Gülen'in Türkiye'nin başına geçmesini isteyeyim? Cemaat barış sürecine karşı. Ben barış sürecine taraftarım. Ne Oslo Sürecini eleştirdim ne de KCK operasyonlarını onayladım. Cemaat Hakan Fidan'a karşı. Ben "Bir Teoman Koman'a bin Hakan Fidan'ı tercih ederim" dedim. Çünkü ben sivilleşmeden yanayım. Cemaat Hanefi Avcı'ya karşıydı. Ben tutukluyken Hanefi Avcı'nın serbest bırakılması için gazetede yazı yazdım.
12:33 Duruşma 26 ACM Başkanı'nın açıklamasıyla başladı. Nazlı Ilıcak: "Gözyaşları içinde savunma yaptı" yazmışlar benim için. Tekzip ediyorum" dedi.
12:12 Duruşma yaklaşık 2,5 saatlik gecikmeyle başladı. Nazlı Ilıcak savunmasına devam edecek.
11:30 10:00'da başlaması beklenen duruşma, bugün de zamanında başlamadı. Kalabalığın 27. Ağır Ceza Mahkemesi önündeki bekleyişi sürüyor.
İddianamenin özetinin okunmasının ardından Nazlı Ilıcak'ın savunmasına geçilmiş, Ilıcak şunları söylemişti:
"11 ay sonra savunma yapabildiğim için çok mutluyum. FETÖ terör örgütünün ne kadar kötü olduğunu çok güzel anlattınız. Ben bu örgütle, hiçbir cemaatle ilgim olmadığını anlatacağım. Benim, annemin babamın dinî yapılarla ilişkili olmasına imkân yok. 27 Mayıs darbesinin acısını bizzat ben 16 yaşında yaşadım."
"FETÖ'cü demek darbeci demek, hilekâr demek, kul hakkı yemek, soru çalmak demek. Bununla ilintilendirmeyi çok ağır buluyorum. Kul hakkı yemek, haksızlık yapmak son derece yanlıştır. Ben kimseye mürid olmadım, kula kulluk etmedim, hep bireysel davrandım."
"Ben DP ekolünden geliyorum. Demirel'i destekledim. Ama biat etme huyum yok; 28 Şubat süreciyle bütünleşen Demirel'i eleştirdim 28 Şubat sürecinde hırpalanırken, bütün tv'ler Erdoğan aleyhinde bangır bangır öterken, ben dindarları savundum, hoşa gitmedi."
"367 kararında, parti kapatmada, Balyoz, Ergenekon'da AKP'yi destekledim.. Askerî vesayet vardı, AKP'nin önünü kesiyordu. Benim hükümeti destekten kopuşum 17-25 Aralık ile oldu. "Bu mesele aydınlansın" diye yazınca Sabah'tan kovuldum."
Kovulunca Zaman, Bugün iş teklif etti. Mehmet Barlas, "Zaman'da yazına karışırlar" deyince kulağıma küpe oldu, Bugün'e gittim. Başka yerden teklif gelmedi. Aydın Doğan'dan teklif gelse koşa koşa Hürriyet'e giderdim.
Sabah Gazetesi'nden ayrılınca Zaman ve Bugün gazetelerinden teklif geldiğini belirten Ilıcak, "Zaman Gazetesini istemedim. Bugün Gazetesi'ni oğlumla birlikte kurduk. Ancak maddi sıkıntılar nedeniyle yürütemedik. Abdullah Gül'e gazeteyi satmak istediğimi isim önermesini söyledim. Gül, Akın İpek ismini verdi. Akın İpek'i o vesile ile tanıdım. Daha sonra teklif gelince Bugün Gazetesi'ni tercih ettim. Bu suçlamalar beni rencide ediyor. Bu milleti hizmet etmiş gazeteciye hapis çok ayıp. Ben darbeyi biliyorsam, Hulusi Akar'ın etrafı FETÖ'cü askerlerle dolu. Çevresinden 16 tane FETÖ'cü çıktı. O darbeyi bilemiyor, Nazlı Ilıcak 10 yılda 5 kere terör örgütü üyesi olduğu bilinmeyen kişilerle görüşüyor. Darbeci oluyor, Hulusi Akar kahraman oluyor" dedi.
"Ben FETÖ ile irtibatlandırılabilecek en son kişiyim. Benim ne yetiştirilme tarzım ne dünya görüşüm buna uygun... Ben 12 Eylül'de Sağmalcılar'da yattım. Gençtim. Bedel öderim. Ama şunu da söyleyeyim şimdi biraz tahammül sınırını aşıyor."
"Yolsuzluk meselesinin mahkemeye intikal etmeden kapatılması beni rencide etti. Bu meseleye "kumpas" diyebiliriz... Yolsuzluk meselesine FETÖ'nün bir hazırlığı da diyebiliriz ama olay karanlıkta kaldı, bu ülkemiz açısından sıkıntı yarattı."
"İddianame terör örgütüyle organik bağın yok ama darbeden haberdardın diyor. Ben nereden haberdar olabilirim? Harun Tokak'la görüşmüşüm. Harun Tokak GYD başkanı. Harun Tokak'la başka kim görüşmüş acaba? Bütün hükümet üyeleri… Harun Tokak teröristse ben nereden bilebilirim? Devlet niye tutuklamamış o zaman? Ya Akın İpek? Onunla başka kimler görüşmüş?"
"Ben devlete, nizama saygılı insanım. PKK'dan, DHKP-C'den korkarım. Terör örgütü üyesi olduklarını bilemezdim konuştuklarımın. Harun Tokak'la ne zaman konuşmuşum, ne konuşmuşum? Herhalde Abant toplantısı davetidir, bütün ekâbirle birlikte... Keşke dinleseydiniz terör örgütü üyelerini de ben de dinlemeye takılsaydım."
"Ne konuşmuşuz ortada olsaydı; darbe mi konuşmuşuz! Darbe 1 Kasım 2015'te başlamışsa, niye benim 2016'da hiçbiriyle görüşmem yok. Hepsi yurtdışına kaçtı, benim onlarla ilgim yok. Darbe karşıtı twitlerim iddianameye yazılmamış. Tek taraflı delille Nazlı Ilıcak bu yaşında 11 aydır cezaevinde yatıyor."
Mahkemeden not: Yargıcın oturmasını önermesine rağmen ayakta devam ettiği savunmasında zaman zaman duygusallaşıyor, sesi titriyor.
"Ben asker düşmanı mıyım? Sadece darbe düşmanıyım. Sıkıyönetimde teröre göğüs geren askeri hep destekledim. Hakkımda 3 müebbet isteniyor. Ortaya konan belge Zekeriya Öz'le kartopu oynamış olmam... Röportajı fotoğrafla süslemek içindi. Zekeriya Öz görevdeyken Odatv’ye FETÖ kumpasında Öz hakkında soruşturma açılsın diye yazdım. Daha kumpasın başındayken... Zekeriya Öz'ün bugün bir sürü şeyleri ortaya çıktı, tabii. Ben bilmiyordum. FETÖ'yle ilişkisini de bilmiyordum."
"Ben hiçbir zaman Menderes, Tahkikat Komisyonu kurdu, ne yapalım müstehaktır darbeye demedim… Ahmet Altan programda Menderes'in yanlış politikalarıyla darbeye yol açacak bir süreç başlattığı eleştirisinde bulundu. Sol kökenli bir insan olarak Ahmet Altan'ın Menderes eleştirisini çok doğal karşıladım ve bugünle bir paralel anlamadım. Benim Menderes'ten yola çıkarak Tayyip Erdoğan darbeyi hakediyor dememe imkân yok. Ben Menderes'e hayran bir insanım. "Yine Yeşillendi Fındık Dalları" şarkısı neden çalıyor? Ben her çalışında basın özgürlüğünün engellenemeyeceği vurgusu yaptım.
"Tarık Toros, Can-Erzincan'ı yeniden yapılandırdı. Mehmet Altan'la bana da iş teklif etti. Ben hiç FETÖ tv'sinde çalışmadım. Hukukun üstünlüğünü, demokrasiyi vurgulayan bir gazeteci darbe ister mi? Türkiye'nin itibarı demokrasiyle yükselir diyorum ben."