NBA'de 3 haftayı geride bırakırken takımlar artık yavaş yavaş ritm bulmaya başladıklarını görüyoruz. Geçtiğimiz hafta sizlere San Antonio Spurs'ün vahim durumunu, Suns'ın yakıcı etkisini, namağlup Atlanta'yı ve Detriot'un Iverson takasını masaya yatırmıştık.ARA GÖZBEK / Tempo24Namağlup Lakers'ı bu haftaya saklayacağımızı söylemiştik ve iyi ki de öyle yapmışız(hoş Dertori'ten çelme yediler ama..) Bu hafta sizlere ligin Batı Konferansının lideri LA Lakers, Doğu'nun zirvesindeki ve geçtiğimiz yılın şampiyonu Boston Celtics'i mercek altına alacağız. Aslında büyük konuşmak istemiyorum çünkü eminim ki birkaç hafta içinde bu iki takım bir şekilde kendilerinden söz ettirmeyi başaracaklar. Bu hafta ayrıca LeBron ve Cleveland Cavaliers'a parantez açmamız gerekiyor.
Çünkü istatistikleri, istikrarı ve takımının çıkışı itibariyle bu hafta lige damgasını vuran oyuncu LeBron James oldu. 2 hafta önce Dallas'ın düşüşe geçtiğini ve böyle giderse kolay kolay toparlayamayacağını bağıra bağıra yazmıştık. (Bir CAPS LOCK tuşu açık değildi o kadar) Ama 2 hafta geçti ki Dallas Mavericks de ligin dibine doğru son sürat ilerliyor. Bu hafta çok ilginç mevzular gelişmedi ligimiz NBA'de ama bir haftayı şöyle bir değerlendirelim dediğimizde karşımıza gerçekten çok ilginç bir tablo çıkıyor.
Şampiyonun dönüşü Boston Celtics, bu haftaya damgasını vuran takımlardan biri oldu. Geçtiğimiz yıl şampiyon olduktan sonra bu sezon biraz daha düşük viteste başlamıştı. Ama anlaşılıyor ki onlar da yavaş yavaş vites arttırıyor. Koç Doc Rivers'ın taktiği gereği böyle olsa bile oyuncular yerinden duramıyorlar ve yüksek konsantrasyon durumunda tekrar oyunlarını bir seviye yukarıya çekiyorlar. Ama Celtics'in bu sezon ki en büyük soru işareti sakatlıklar. Tamam Kevin Garnett büyük olasılıkla maç kaçırmaz ama takımın skoreri Paul Pierce, dizinde çok kronik bir sakatlığı var. Geçtiğimiz yıl final serisinde Celtics'in başına gelenleri hatırlatmakj istemiyorum. Ya Pierce o an kendini sıcak ve iyi hissetmeseydi? Ya soyunma odasından dönemeseydi
? Belki son şampiyon derken Lakers'tan bahsediyor olacaktık. Celtics iyi gidiyor. Namağlup Atlanta'yı geçen hafta konuştuk ve 'acaba ne zaman yenilecekler' diye düşündük. Ne enteresandır ki Atlanta yenilgi orucunu Boston'a karşı bozdu ve üst üste 3 maçını da kaybetti. Boston ile ilgili önemli olan nokta şu, Atlanta kazanmaya devam etseydi, Boston ile Doğu liderliğinde rakibi olacaktı. Ama Boston 'yılanın başını baştan ezmek' mantığıyla olabilecek rakibine fırsat tanımadı. Bu da Boston'ın hala ne kadar hırslı ve aç olduğunu gösteriyor. Bu sezon kimse ümitlenmesin. Doğu konferansını birinci bitiren yine geçtiğimiz yılın şampiyonu olacak.
Ligin zirvesi Melekler Şehri Şu anda ligin en tıkır tıkır işleyen takımı. İspanyol yıldız Pau Gasol, yılların tecrübesi Fisher, Her işi yapan tabir-i caizse 'mutfak robotu' Lamar Odom, geleceği olan pivot Andrew Bynum ve ligin en değerli oyuncusu Kobe Bryant. Lakers'ın ilk beşinden öte, saha kenarı da gayet iyi işliyor. Hele Jordan Farmar öyle katkı yapıyor ki bazen öyle bir performans ilk beş oyuncularından gelmiyor. Aslında Lakers'tan bahsetmemizin nedeni çok ilginç bir nokta bulmamız ya da gündeme damgasını vuracak bir olayı olduğundan değil. Ama bir takım 7-1 başlayınca az da olsa bahsetmek gerek. Şu anda en yüksek galibiyet yüzdesiyle ligin zirvesinde. Ama bu sene Lakers'tan bahsederken şunu söylemeliyiz.
Kobe artık eski Kobe değil. Normalde ligin başlamasıyla kendini sayı krallığında göstermeye çalışan ve 40'lı sayılara ulaşan Kobe bu sezon hiç de öyle bir izlenim vermiyor. Daha çok takım arkadaşlarını oynatan Kobe, olgun basketboluyla bu sezon bir kademe daha atlamış oldu. Evet, belki 40'lı sayılara ulaştığında çok zevkli görüntüler izliyor Lakers fanları ama unutmayalım ki son kaç yıldır Kobe'li Lakers sezona 7-1 başladı. Ama tabi, şunu da unutmamak gerek; Kobe yine son çeyreklerde gerektiğinde sazı eline alıyor. Lakers'ın şu anda önünde tek bir engel var..o da olursa. Sakatlık...
Kral James'in Süvarileri Bu hafta tam bir LeBron James fırtınası esti. Her maç 40'lı sayılarda maç bitiren LeBron, Clevland'a üst üste 7inci galibiyetini aldırdı. Zaman zaman iyi basketbol oynayan ve çoğu zaman LeBron'un eline bakan Cavs, Doğu'da zirveye doğru ilerliyor. Üst üste yendiği rakipler ise ligin dibine demir atmış takımlar değil.
Bu sene MVP olabilmek için tam performans oynayan James, takımı başarıya taşığı takdirde ödülü kucaklayacak gibi. Ama playofflarda yine ilk turdan elenirlerse, LeBron yine bencil ve kendi için oynayan oyuncu olarak ilan edilecek. Şimdi önlerinde kolay ama tehlikeli Nets maçı var. Onu da kazanınca Cleveland üst üste 9uncu galibiyetini alacak. Bu hafta LeBron ve Cavs'i tebrik ettiğimizi söylemekten başka bir demeye gerek.
Tekrar kamuoyunun merak ettiği soru: 'Bu Dallas nereye gidiyor?' Teksas eyaleti ABD'nin en kalabalık eyaletlerinden biridir. NBA'de üç tane Teksas temsilcisi vardır. Houston Rockets, San Antonio Spurs ve has Teksaslı Dallas Mavericks. Ama bütün eyaletin bu günlerde tartıştığı konu ABD'de Obama'nın seçilişi değil, Dallas'ın nereye gittiği. 2 sene önce NBA Final'ine adını yazdıran Dallas, bu sene artık tekrar çıkışa geçecek derken, şu anda ligin dibine son sürat ilerliyor.
NBA'de küme düşme olayı da yok. Buna rağmen kimse son sıralarda yer almak istemiyor. Ama Dallas'ın performansı öyle gösteriyor ki sanki sonunculuk için yarışa girdiler. Takımın patronu Mark Cuban ise basına hiçbir açıklama yapmıyor. Fısıltı gazetesine göre Dallas'ın yakın bir zamanda takasa gidecek ve seneye bomba gibi bir takımla gelecek. Ama böyle bir durumda takımda kimin kellesi gidecek belli değil. Cleveland'ı tebrik ettikten sonra Dallas'a da geçiş olsun dileklerimiz sunuyoruz.
[email protected]