Necmiye Alpay: İç savaştan korkuyorum; 'dükkâncılık' yapılmamalı

Necmiye Alpay: İç savaştan korkuyorum; 'dükkâncılık' yapılmamalı

Kapatılan Özgür Gündem gazetesinin danışma kurulunda olması gerekçesiyle başlatılan soruşturmada 'Silahlı Terör Örgütü Üyesi Olma' suçlamasıyla tutuklanan 70 yaşındaki Dilbilimci Necmiye Alpay, "En çok bir iç savaşın patlak vermesinden endişe duyuyorum. 12 Eylül’de gücün bir siyasi partisi yoktu, bugün var. 12 Eylül’de toplum bugünkü kadar yarılmış ve kışkırtılmış değildi" dedi. "Bize gösterilen desteğin temel hak ve özgürlükler ile evrensel hukukun talep edilmesi anlamını taşıdığı görülmeli" diyen Alpay, "Bütün siyasal ve toplumsal kesimlerden bu temeli benimseyenler bir araya gelmeli. Bu süreç başladı ve 'dükkâncılık' yapılmadan devam edilmeli" ifadesini kullandı.

Cumhuriyet'ten Evrim Altuğ'un avukatı aracılığıyla gönderdiği soruları yanıtlayan Necmiye Alpay'ın açıklamaları şöyle:

- 12 Eylül ile bugünün kıyaslamasını yapınca en çok neden endişe duyuyorsunuz?

 

En çok bir iç savaşın patlak vermesinden endişe duyuyorum. 12 Eylül’de gücün bir siyasi partisi yoktu, bugün var. 12 Eylül’de toplum bugünkü kadar yarılmış ve kışkırtılmış değildi. Bugünkü kışkırtma dozuna uzun süre dayanması mümkün değil bu toplumun.

- 200’ü aşkın küresel aydın imza topladı. Size destek artıyor.

Bize gösterilen desteğin temel hak ve özgürlükler ile evrensel hukukun talep edilmesi anlamını taşıdığı görülmeli. Bütün siyasal ve toplumsal kesimlerden bu temeli benimseyenler bir araya gelmeli. Bu süreç başladı ve “dükkâncılık” yapılmadan devam edilmeli.

- Türkiye’de barışın çevirisini yapmak neden zor?

Türkiye’de barış demek zor çünkü barış fikri baştan beri devlet terörüne maruz bırakıldı. Sosyalistlerin bir kışkırtması gibi görülegeldi barış. Oysa gelişmiş bir toplumun temel kavramlarından biridir. Nasıl ki gelişmiş bir insan saldırganlığından arınırsa toplumlar da öyledir. Özellikle iç çatışma dönemlerinde hayati bir problem bu.

- Muhalif medyaya önerileriniz veya bir mesajınız var mı?

Muhalif medyanın kıymetini bilmek tüm demokrasi yanlılarının işi olmalı. İki kesim (muhalif medya ile muhalif demokratik kesimler) birbirine destek olmadan gelişkin bir toplum yönünde adım atmak mümkün değil. İfade özgürlüğü de başka türlü sağlanamaz. Kâğıt gazetelere destek unutulmasın bu arada, cezaevlerine internet giremiyor! Ve temel kavramlar en göze çarpar biçimde, bir sözlük gibi, usanmadan gösterilsin, ögretilsin, yayılsın.