T24 - Ankara Cumhuriyet Savcısı Murat Demir, 12 Eylül generallerini yargılamak için zamanaşımının engel teşkil etmediğini açıkladı. Demir’e göre zamanaşımı 12 Eylül 2010'da yapılan Anayasa değişikliği ile sorun olmaktan çıktı. 12 Eylül darbecilerine ve dönemin asker ve sivil bürokratlarına soruşturma açan Ankara Cumhuriyet Savcısı Murat Demir, soruşturmanın zamanaşımına girmediğini düşündüğünü açıkladı. Demir, zamanaşımının darbecilerin soruşturulmasını yasaklayan Anayasa değişikliğinin kabul edildiği tarih olan 12 Eylül 2010’da işlemeye başladığını söyledi. Vatan gazetesinde yer alan haber şöyle:Ankara Başsavcısı İbrahim Ethem Kuriş, 12 Eylül darbecilerine ilişkin suç duyuruları üzerine açılan soruşturma dosyasını, HSYK’nın son kararnamesiyle Adalet Başmüfettişliği ’nden Ankara Cumhuriyet Savcılığı’na atanan Murat Demir’e verdi. Demir soruşturma aşamasında ilk olarak 3 bini aşkın suç duyurusunu 350 klasörde topladı. Ardından da İstanbul özel yetkili Başsavcı Vekili Fikret Seçen’den, Balyoz darbe planı soruşturması sırasında ele geçirildiği belirtilen 12 Eylül darbe planı olan “Bayrak Harekat Planı”nı talep etti. Demir’in, darbeyi yapan Milli Güvenlik Konseyi’nin hayattaki üyeleri Kenan Evren, Nejat Tümer ve Tahsin Şahinkaya ’nın yanı sıra dönemin kamu görevlilerini de sorgulayacağı bildirildi. 'MESUT YILMAZ' FORMÜLÜ 12 Eylülcülerin yargılanması önündeki en büyük engel olarak zamanaşımı görülüyordu. 12 Eylül darbesinin o dönem yürürlükte olan Türk Ceza Kanunu’nun 146. maddesinde düzenlenen “Anayasal düzeni zorla değiştirme” suçuna girdiği, bu suçun da en fazla 30 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğunu savunan bazı hukukçular, darbecilerin yargılanmasının söz konusu olmadığını ileri sürüyordu. Ancak soruşturmayı yürüten savcı Murat Demir’in, Yüce Divan’ın eski Başbakan Mesut Yılmaz’ın yargılandığı Türkbank davasında verdiği kararı emsal alarak zamanaşımının soruşturma engelinin kalktığı 12 Eylül 2010’dan itibaren işleyeceği sonucuna vardığı ortaya çıktı. Tarihi soruşturmayı yürütecek olan Savcı Demir, soruşturmanın seyriyle ilgili çok önemli açıklamalar yaptı. Soruşturmanın, işlenen suçun zamanaşımının işlemediği “insanlığa karşı suç” olarak kabul edilerek başlatıldığı haberlerini yalanlayan Demir, “Bizim öyle bir değerlendirmemiz yok. Bu bazı suç duyurularında avukatların ileri sürdüğü bir görüş” dedi. Demir, kendi görüşünün “zamanaşımı engelinin artık olmadığı” yönünde olduğunu belirtti ve soruşturma sonunda dava açılacağı mesajını “İlerde mahkeme ne der bilemiyorum” dedi. ZAMANAŞIMI 2040’TA Demir, zamanaşımı konusundaki görüşlerini şöyle açıkladı: “Benim hukuki görüşüm, zamanaşımı süresi, soruşturmaya ilişkin Anayasa’da yer alan engelin (geçici 15. madde) kaldırıldığı 12 Eylül 2010’da başladığıdır. Çünkü bu tarihe kadar soruşturma yürütülemezdi. Anayasal engel olan kişilerde zamanaşımı bu engelin kalkmasından itibaren başlar. Milletvekili dokunulmazlığı buna örnektir. Bu durumda zamanaşımı süresi 12 Eylül 2010’dan itibaren işlemeye başlamıştır.” Demir, Yüce Divan’ın Mesut Yılmaz davasında verdiği kararı iddianamede örnek gösterip göstermeyeceğine ise daha sonra karar vereceğini söyledi. Mahkemenin de bu hesabı kabul etmesi durumunda darbecilerin tabi olduğu zamanaşımı 12 Eylül 2040’da dolacak. CEZASI AĞIR MÜEBBET Demir, 12 Eylülcülerin işlediği suçun “Anayasal düzeni zorla değiştirme” olarak kabul ettiğini belirterek “Suç tarihi darbenin yapıldığı 12 Eylül 1980 ile sivil iktidara geçildiği tarihtir. Yani yeni Meclisin seçilmesinin ardından hükümetin sivillere devredildiği tarihe kadar (24 Kasım 1983) olan tüm işlem ve eylemler soruşturma kapsamındadır” dedi. Demir’in belirttiği suçun cezası ölene kadar hapiste kalmanın öngörüldüğü, şartlı tahliye hükümlerinin işlemediği “ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası” olarak düzenleniyor. İFADEYE ÇAĞIRMA Demir, Kenan Evren, Tahsin Şahinkaya ve Nejat Tümer’in ifadeye çağrılıp çağrılmayacağı sorusuna ise “Şimdilik o aşamaya gelmedik. Prosedürün oluşması, delillerin toplanması lazım. Henüz delil toplama aşamasındayız. Bunlar yapıldıktan sonra bunu değerlendireceğiz” dedi. Demir, soruşturmanın darbecilerle sınırlı kalmayacağı ve dönemin bürokratlarını da kapsayacağını ise “Bize verilen şikayet dilekçelerinde birçok kişinin ismi geçiyor. 12 Eylül dönemindeki kamu görevlilerinin de ismi geçiyor. Soruşturma kapsamında onları da değerlendireceğiz” sözleriyle açıkladı. POLİS, ASKER, YÖNETİCİ... Demir Savcı Murat Demir de soruşturma konusunda, “12 Eylül darbesi ile ilgili birçok şikayet olduğu için o döneme ait sorumlu polis, asker, yönetici ve darbe emrini veren kişiler soruşturma kapsamında değerlendirilecektir. Biz bunların hepsini kategoriye ayıracağız. Geniş bir çalışma yapmayı planlıyoruz” dedi. Demir, birden fazla savcının soruşturmada görev yapabileceğini de kaydetti. 2011’İN İLK SORUŞTURMASI Anayasa’da 12 Eylül 2010 referandumuyla yapılan değişiklikle 12 Eylül 1980 darbesini yapan Milli Güvenlik Konseyi üyelerinin yargılanmasını önleyen Anayasa’nın geçici 15. maddesi yürürlükten kaldırılmıştı. Yapılan suç duyuruları üzerine ilk soruşturmayı özel yetkili Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği başlatmış ancak görevsizlik kararıyla dosyayı Ankara Başsavcılığı’na göndermişti. Dosyaya 2011/1 hazırlık numarası verildiği, yani yılbaşından bu yana devam ettiği de bu numarayla ortaya çıktı.