Niğde Ulukışla’da, IŞİD’in 3 üyesinin saldırısı sonrası açılan dava dosyasına kadın ticaretine ilişkin çarpıcı telefon konuşmaları girdi. Kayıtlara göre, savaştan kaçan Suriyeli kadınlara Reyhanlı’da fuhuş yaptırıldığı anlaşılıyor.
Adalet Bakanlığı kararı sonrası bir sonraki duruşması 5 Mart’ta Niğde Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek olan 11 sanıklı terör örgütü IŞİD (Irak Şam İslam Devleti) davasının 17 klasörden oluşan ek delil klasörlerinde çarpıcı bilgiler yer alıyor. Silah ticaretinden insan kaçakçılığına değin bir dizi suç konuşmasının yer aldığı tapelerde Suriyeli kadınlara da fuhuş yaptırıldığı anlaşılıyor.
Dinçer Gökçe'nin Hürriyet'te yayımlanan haberine göre telefonda, 16 yaşındaki bir kızı Reyhanlı’daki bir doktora pazarlayan isimlerden Ahmet Yumuşak, aynı zamanda IŞİD üyelerini sınırdan Reyhanlı’ya getiren iki kişiden biri. Dosyada yer alan tapelere göre ayrıca, Yayladağı Polis Karakolu’ndaki bir memur yardımı ile Suriye’ye, patlayıcı yapımında kullanılan 50 kilogram alüminyum tozunun da geçirildiği anlaşıldı.
Söz konusu fuhuş organizasyonu mahkemece telefonu dinlenen isimlerden sanık Ahmet Yumuşak’ın (29) konuşmaları sonrası ortaya çıktı. Yumuşak, abisi ile birlikte IŞİD üyelerini Altınözü’ne bağlı Hacıpaşa Köyü’nden, Reyhanlı merkeze 50 dolar taksi ücreti karşılığı getiren isim. Telefonunun dinlendiğinden habersiz, Reyhanlı’da fuhuş yaptıran Suriyeli bir kadın ile temasa geçen Yumuşak, kendisine ulaşmak istediğini belirtiyor. F.K., Yumuşak ile yaptığı bir konuşmada elinde, küçük yaşta 2 güzel kızın olduğunu söylüyor. Yumuşak da, bu konuşmadan 2 saat sonra aradığı bir kişiye söz konusu kızları pazarlarken, “Zaten biri 16 yaşında, biri fazla güzel değil ama 18-19 yaşlarında” diyor. Yumuşak’ın kadın pazarlamak istediği kişilerden biri de Reyhanlı’da görev yapan bir doktor.
İşte o telefon kayıtları:
13 Haziran 2014 saat 22.29 F.K.: Alo Yumuşak: Selam Aleyküm F.K.: Sen kimsin. Yumuşak: Ben Ahmet, F.K.: Hangi Ahmet, Yumuşak: Reyhanlı’dan ben, Yenişehir’den telefonunu aldım F.K.: Kimden, Yumuşak: H. H.’ın yerinden aldım F.K.: H. H. mı? Yumuşak: Evet Suriyeli çalışandan seni nasıl göreceğiz. F.K: Sen ve kim? Yumuşak: Ben ve arkadaşım: F.K: Ben gelene göre para alırım Yumuşak: Nasıl? F.K.: Gelenden 90 lira alıyorum Yumuşak: Para önemli değil ben sana paranın lafını bile getirmedim. F.K.: Yemin ederim ki bazıları 100 veriyor üzerine 20 lira bahşiş veriyor çünkü iyi davranıyoruz.
14 Haziran 2014 saat 18.03 F.K: Alo Yumuşak: Alo merhaba F.K: Canım benim nasılsın Yumuşak: Valla elhamdülillah dün beni ektin F.K.: Şimdi sen nerdesin Yumuşak: Valla akaryakıt istasyonundayım çay içip geleceğim. F.K: Yenişehir’de misin? Yumuşak: Evet F.K: Gel o zaman elimde iki, küçük yaşta çok güzel tatlı kızlar var. Yumuşak: Nerdesin sen? F.K: O…u çocuğu yanına birini al gel gelirken de bana bira ve sigara al. Yumuşak: Tamam.
Ahmet Yumuşak ile yaptığı telefon konuşması dinlemeye takılan kişilerden biri de Reyhanlı’da görev yapan bir doktor. Yumuşak, fuhuş yaptıran F.K. isimli kadın ile yaptığı görüşme sonrası Doktor Ş.G.’ye irtibata geçiyor. Yumuşak’ın pazarlamaya çalıştığı kızlardan biri henüz 16 yaşında. Ş.G. ile Yumuşak arasında 10 dakika ara ile yapılan iki konuşmada, Doktor Ş.G., “Peki kızların geceliği kaç TL” diyor, Yumuşak’tan aldığı yanıt “400 kağıt” şeklinde oluyor.
14 Haziran 2014 saat 20:10 Ş.G.: Alo Yumuşak: Ne yapıyorsun abi? Ş.G.: Reyhanlı’ya doğru geliyorum Yumuşak: Niye nerdesin? Ş.G.: İskenderun’da. Yumuşak: Müsait misin arkadaş bayan var mı yanında? Ş.G.: Yok Yumuşak: İki Suriyeli var istiyor musun? Ş.G.: Nasıl fiyatı ne? Yumuşak: 90-100 lira veririm ben. Ş.G.: Değerler mi? Yumuşak: Zaten biri 16 yaşında. Biri fazla güzel değil ama 18-19 yaşlarında. Ama 16 yaşındaki dehşet içim yandı. Ş.G.: Nerede bunlar Reyhanlı’da mı? Yumuşak: Evet. Ş.G.: Tamam geldiğimde seni ararım.
14 Haziran 2014 saat 23.01 Yumuşak: Alo F.K.: Efendim hayatım. Yumuşak: Benim yanımda iki amcamın oğlu var kızları görmemiz lazım. F.K.: Getir fakat görüşme yok. Adamları sen getirirsin. Onlara dersin ki ben kızları gördüm güzelleri geçtim yaptım ödedim dersin. Yumuşak: Peki. F.G.: Kızların gözünün açılmasını istemiyorum. S…k olan gelir parasını öder; kızın yanına gider. Yumuşak: 100 mü? F.G: 100’den aşağı kimse giremez senin hatırın için 90 olur. Yumuşak: Tamam. F.G.: Ya Allah.
Dosyada çok sayıda telefon konuşması bulunan isimlerden biri de Suriye Türkmen Kitlesi isimli derneğin yöneticilerinden Ayhan Orli. Niğde savcılığını dosyasına ayırdığı Orli’nin Yayladağı Polis Merkezi Amirliği’nde görevli çok sayıda memur ile telefon konuşması bulunuyor. Dava dosyasında “Ayhan Orli’nin Antakya’ya Alüminyum tozu geçirmesi görüşmesi” başlığı ile yer alan kayıtlardan biri 21 Haziran 2014’de saat 13.13’e ait. Orli ile polisler arasında geçen bir diğer konuşmada ise, Lazkiye ve Keseb’deki sivil katliamlarına adı karışan ve El Kaide’nin bir türevi olarak görülen Ahrar-uş Şam isimli örgütün üst düzey yöneticilerinden birine ilişkin. 28 Haziran 2014 tarihli konuşmada Orli, E.Ç. ve İ.Y. ile yaptığı görüşme sonrası Ahrar-uş Şam’ın Dış İlişliler sorumlusunun Suriye’ye geçmesini sağlıyor.
İşte dava dosyasına giren alüminyum tozu ile o konuşma:
Orli: Eee jeneratörü geçen seferde götürmüşler de, şey var beraberinde eee alüminyum tozu… E.Ç.: O ne ya! Orli: Alüminyum bildiğimiz Alüminyum borda. E.Ç.: Ne kadar? Orli: Ha iki bidon plastik bidonda... E.Ç.: Şey kilosu ne kadar yani kaba mı şey mi? Orli: Bidonlar her biri 20 kg yani toplam 40-50 kg E.Ç.: Tamam getirsinler o zaman bakarız.