Notre Dame'daki yangın Topkapı Sarayı ya da Ayasofya'da çıksa ne olurdu?

Notre Dame'daki yangın Topkapı Sarayı ya da Ayasofya'da çıksa ne olurdu?

Fransa'nın başkenti Paris'teki Notre Dame Katedrali'nde çıkan yangın tüm dünyada büyük bir üzüntüyle izlendi. 850 yıllık yapının bir bölümü yapılan restorasyon çalışmaları sırasında yanarken, imparatorluklara ev sahipliği yapan İstanbul'daki yüzlerce, hatta binlerce yıllık tarihi yapıların da böyle bir felaketle karşılaşma ihtimallerini akıllara getirdi. 

Independent Türkçe'den Saime Toktaş'ın haberine göre, yangın ve söndürme sistemleri konusunda çalışmalarıyla bilinen İstanbul Teknik Üniversitesi Makine Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdurrahman Kılıç, 541 yıllık Topkapı Sarayı ve 1482 yıllık Ayasofya Müzesi gibi yerlerde alınan önlemlerin yeterli olmadığını belirtti. 

"Türkiye'de kullanılan yangın söndürme sistemleri uygun değil"

Tarihi binalarda önlem almanın, özelliklerini de korunması gerektiği için zor olduğunu belirten Kılıç, "Türkiye'de hiç önlem alınmayıp, inşallah olmaz deyip bırakılan binalar var. Bir de işe yaramayan önlemlerin alındığı binalar var. Camiler taş, evet ama orda yanıcı halılar bulunuyor. Bunun yanında saraylar ve tarihi özellik taşıyan birçok devlet okulu var. Bunların çok çok riskli olduğunu söyleyebilirim. Türkiye'de beni en çok korkutan ise arşivlerin durumu. Buralarda yangın önlemi diye hiçbir işe yaramayan sistemler kullanılıyor. Bunlar tam tersi riskli durum yaratıyor" şeklinde konuştu. 

Önlemlerin gerçek anlamda risk analizi yapılarak ve uygunluğuna göre alınması gerektiğini belirten Kılıç, özellikle tarihi yapılarda sıkça kullanılan gazlı söndürme sistemlerinin tersine bir risk yarattığını belirtti.

Kılıç, "Yangından yeterince anlamayanların bu tür tarihi yapılara yaptırdığı önlemler en büyük risk. Buralara gazlı söndürme sistemi yapıyorlar. Bu tür sistemlerin tamamen sızdırmaz olması lazım, pencerelerin kapalı olması lazım, orda insanların olmaması lazım. Birçok hususu bir araya getirdiğiniz zaman ancak kullanılabilir. Ama zarar verir düşüncesiyle su ve benzeri sistemlerin kullanılmaması aslında riski biraz daha arttırıyor" ifadelerini kullandı.

Gelişmiş ülkelerdeki çok değerli kütüphanelerde, arşivlerde ve binalarda hangi sistemlerin kullanıldığına bakılması gerektiğini söyleyen Kılıç, Türkiye'de 'kaderci' bir yapının olduğunu söyledi.

"Notre Dame benzeri felaketler için müdahale planlarımız hazır"

İstanbul İtfaiye Dairesi Başkanı Ali Karahan ise Notre Dame Katedrali'nde yaşanana benzer olası bir felakete karşı müdahale planlarının hazır olduğunu belirtti. Karahan, "Sultanahmet Camii, Topkapı Sarayı ve Kapalıçarşı gibi ve özellikle sur içindeki kritik yerlerde çıkabilecek yangınlara karşın önceden hazırlık yapıldı. Müdahale planlarımız hazır. Bununla ilgili sık sık tatbikat yapılıyor. Yapılan yıllık planlamalara göre de bu tür kritik yerler sürekli teyakkuz halinde. Bu mekanların temel itfaiye eğitimi alan ekipleri de var. Yine de böyle bir olay yaşanırsa ekiplerimiz iki dakikada ulaşır" dedi. 

Karahan, İstanbul'da özellikle tarihi mekanlarda çıkabilecek bir yangında trafik harici riskli bir durumun çok fazla olmadığını sözlerine ekledi.