İran'ın nükleer silah sahibi olmasını engellemek için imzalanan nükleer anlaşmadan Donald Trump'ın kararı ile çekilen ABD'den, yönetim değişikliği sonrası ilk kez görüşmelere hazır olunduğu mesajı geldi.
Donald Trump, Çin, Almanya, Fransa, Rusya ve İngiltere'nin de taraf olduğu anlaşmadan "utanç verici" diyerek 2018 yılında çekilmiş ve İran'a yaptırım uygulamaya başlamıştı.
Başkan Joe Biden yönetimi ile yeni yaklaşıma geçilmesinde İngiltere, Almanya ve Fransa ile iki gündür süren görüşmelerin rol oynadığı belirtiliyor.
Başkan Joe Biden yönetimi, İran ile gerginliği azaltmak için bir dizi iyi niyet adımı da attı. Birleşmiş Milletler'de görevli İranlı diplomatlar için, Trump yönetimince getirilen seyahat yasakları hafifletildi.
Trump yönetiminin, BM nezdinde yaptırımların geri getirilmesi için başlattığı süreç de sonlandırıldı.
BBC muhabiri Barbara Plett Usher, ABD Dışişleri sözcüsünün, diplomasi önündeki engellerin kaldırılması için bu adımın atıldığını söylediğini bildiriyor.
ABD devletinin uygulamaya koyduğu yaptırımlar noktasında ise Joe Biden, Tahran'a nükleer anlaşma hükümlerine uyma şartını dile getiriyordu.
Ancak İran son olarak, bu hafta sonuna kadar yaptırımların kaldırılmaması halinde, nükleer tesislere yapılacak incelemeleri sınırlama tehdidi yapmıştı.
ABD ve Batılı devletler İran'a ileri bir adım atabilme ortamını koruyabilmek adına "bir geri adım atma" çağrısı yapmıştı.
İran'ın, Avrupa Birliği içinde gerçekleşecek bir müzakere için resmi davet alması durumunda ne yanıt vereceği belirsizliğini koruyor.
Temmuz 2015'te, Çin, Almanya, Fransa, Rusya, İngiltere ve ABD'den oluşan ve P5+1 olarak adlandırılan ülkeler, İran ile uranyum zenginleştirmeyi azaltması karşılığında bazı ekonomik yaptırımların kaldırılmasını öngören nükleer anlaşma imzalamıştı.
Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (IAEA) son raporunda, İran'ın anlaşmada izin verilen düşük düzeyde zenginleştirilmiş uranyum miktarının 12 katını depoladığı belirtiliyordu.
Ayrıca anlaşmada izin verilen yüzde 3.67 saflıkta uranyum zenginleştirme düzeyini de aşmaya başladı.
Düşük düzeyde zenginleştirilmiş uranyum nükleer enerji üretimi gibi sivil amaçla kullanılıyor; en yüksek saflık derecesinde uranyum ise (İran bu düzeyde değil ve bu düzeye ulaşma gibi bir hedefi olduğu bilinmiyor) nükleer bomba yapımında kullanıldığı için endişe kaynağı olarak görülüyor.
İranlı yetkililer, anlaşma hükümlerine uymama politikasından geri dönülebileceğini ifade etse de, nükleer alandaki araştırma ve geliştirme çalışmalarında kaydedilen ilerlemeler ortadan kalkmış olmayacak.
İran'ın eski IAEA temsilcisi Ali Asker Sultaniye, "Geriye dönüş olamaz. Şimdi A noktasından B noktasına ulaşıyoruz ve bulunduğumuz nokta orası" diyor.