Numan Kurtulmuş'tan Reza Zarrab açıklaması: Büyük bir hataydı!

Numan Kurtulmuş'tan Reza Zarrab açıklaması: Büyük bir hataydı!

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin (TİM) düzenlediği törende Reza Zarrab'a ödül vermesiyle ilgili olarak, "Büyük bir hataydı o törenin o şekilde yapılması" yorumunu yaptı.

NTV canlı yayınında Ahmed Arpat'ın gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Kurtulmuş, Kobanê'ye saldıran IŞİD militanlarının Türkiye'den gittiğine yönelik iddialara dair de, "Bütün bunların hepsi bir kara propagandanın bir parçası. Hatta siz Türkiye'den gelmediğini ispat edin diyorlar. Siz bir iddiada bulunuyorsanız bunu ispat edeceksiniz" ifadelerini kullandı.

Numan Kurtulmuş'un Ahmed Arpat'a verdiği yanıtlar şu şekilde: 

Kobani'den son bilgiler sizde. Ölü sayısının arttığı söyleniyor, Türkiye'ye gelen yaralılar var. Son bilgiler nedir?

Dün çok kötü ve planlı bir saldırı oldu. Mübarek ramazan gününde hepsi Müslüman olan insanlar maalesef hayatlarını kaybettiler. Türkiye'ye yaklaşık 160 yaralı geldi bunların içinden 5'i vefat etti. Bu yaralılar Türkiye'deki hastanelerde tedavi altındalar. Bir kısmının durumu ağır ama bir an evvel sağlıklarına kavuşması için Türkiye elinden geleni yapıyor. Sınıra zaman zaman gruplar gelip birikiyorlar. Dün 1500 kişilik bir grup geldi ve akşam geri döndüler. Şu anda da 100-150 kişilik bir grup bekliyor.

Sınırda bekleyenlerin her türlü ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Acil bir durum olursa hayati bir durum olursa insanların Türkiye'ye gelmesine müsaade ediyoruz ama şu anda böyle bir durum yok. Bizi bu terör saldırısı kadar üzen bir başka mesele, bu olay duyulur duyulmaz bir takım kara propaganda usulleriyle Kobani'ye geçen bir militanların Türkiye üzerinden geçtikleri iftirasını kullanmaya başladılar.

Sosyal medya üzerinden, birtakım siyasi parti temsilcilerinin açıklamaları üzerinden sanki Türkiye yardım etmiş gibi ortaya koymaya çalıştılar. Biz dün de açıkladık saldırıyı yapan grupların güneyden ve batıdan Kobani'ye giren DAEŞ militanları olduğu çok net anlaşılmış oldu. Bu kadar vahim bir insanlık saldırısı ile karşı karşıyayız. Ayıptır... Biz daha önceden 197 bin kişiyi 3 gün içinde kabul etmiş bir ülkeyiz. Elimizden gelen tüm hassasiyetimizle sivil halkın korunması için her türlü desteği vermiş bir ülkeyiz.

PYD Başkanı Salih Müslim'in açıklamalarında böyle bir iddia var araştıracağız diyor. Bir yandan da diyor ki böyle bir iddianın doğru olduğuna inanmak için bazı geçerli gerekçelerimiz var diyor.  Bütün bunların hepsi bir kara propagandanın bir parçası. Hatta siz Türkiye'den gelmediğini ispat edin diyorlar. Siz bir iddiada bulunuyorsanız bunu ispat edeceksiniz. Türkiye'nin bu konuda ne kadar titiz olduğunu herkes biliyor. Sınırın birçok yerinde geçmiş dönemde de insanların geldiğini biliyoruz. Ama 9 binin üzerindeki insanın DAEŞ'le irtibatı olduğu iddiası ile dışarı göndermiş geldikleri ülkelere göndermiş. Özellikle batı ülkeleri ile son derece yakın temaslar sürdürüyoruz. Şüphelendiğiniz insanlar varsa listeleri bize verin diyoruz. Bunları yapmayanların bir takım kara propagandalara aracı olacak sözler söylemeleri asla kabul edilemez.

 

IŞİD militanları Tel Abyad'daki çatışmalar sonrasında Türkiye'ye kaçtı mı?

Mesela en son Tel Abyad'daki çatışmalar sonrasında bazı IŞİD militanların sakallarını keserek Akçakale'den Türkiye'ye girdiği iddiaları vardı. O iddialar yalanlandı ama yalanlamayı elle tutulur bir hale getirecek önlemler alınıyor mu? Geçen herkesin kimlikleri alınıyor mu?  Kobani hadiseleri sırasında ilk günde gelenler çok sıcak bir ortamda geldiler ve sınırı açtık. AFAD'ın 3 aşamalı bir sistemi var. Sınırdan gelenler önce karantinaya alınıp üzerleri aranıyor. Arkasından biometrik kayıtları yapılıyor, akrabaları varsa akrabalarına, kamplara gitmek isteyenlerde kamplara gönderiliyor. Dolayısıyla şu anda sınırdan gelen herkesin biometrik kayıtları yapılıyor.

Peki bu kişilerin IŞİD militanı olup olmadığı nasıl belirleniyor?  Bu elimizde istihbarat bilgisi varsa belirlenecek bir şey. Listeler üzerinden şüpheli olarak görülenler geldikleri yerlere gönderiliyor.  Avrupa'dan gelen ve Suriye'ye geçmek isteyenlere müdahale ediyoruz dediniz peki Türkiye'den gidenlere nasıl bir müdahale oluyor?  Bunların detaylarını biliyorum İçişleri Bakanlığımızın elinde.

 

'Ödül töreninde bize haber verilmeden bir mizansen hazırlandı'

 

Rıza Sarraf'la olan fotoğrafa tepki gösterdiniz. ''O karede yer almak istemezdim'' dediniz.

O konuyla ilgili sözümü söyledim ben çok fazla konuşmak istemiyorum.

Açıklama sonrasında parti içinde bir tepki gördünüz mü? Hayır bir tepki almadım ama benim açıklamalarım üzerinden başkaları bir sürü yorumlar yapıyorsa kusura bakmasınlar kimse benim üzerinden yorum yapmasın.  Yaptığınız açıklama bazı çevrelerde 17 Aralık soruşturması ile ilgili iddiaların kabul edilmesi şeklinde yorumlandı. Onun için diyorum kimse söylemediğim şeyden yorum çıkartmaya kalkmasın. Benim söylediğim bize haber verilmeden böyle bir mizansen hazırlanıyor ve bunun içinde yer alıyoruz. Benim gösterdiğim tepki budur. Bunun 17-25 Aralık'la hiçbir ilgisi yoktur. Ödülü verenlerle konuştunuz mu? Zaten gerekli açıklamaları yaptılar sonra ve bakanların kime ödül vereceklerinden önceden haberi yoktu dediler. Sahnede gördük. Büyük bir hataydı törenin o şekilde yapılması ama geçti nihayetinde.