Ankara Tabip Odası, Numune Hastanesi Yoğun Bakım Servisi’nde tutulan ve 214 gündür açlık grevinde olan Nuriye Gülmen’i ziyaret etti. Hekimler, askerlerin Gülmen’in tuvalet ihtiyacı sırasında da odadan çıkmadığını, yatağa bağımlı hale geldiğini, getirildiği günden beri banyo yapamadığını ve temiz kıyafet ihtiyacının karşılanmadığını açıkladı.
KHK ile mesleklerinden edilen eğitimciler Nuriye Gülmen ve Semih Özakça, işlerine dönmek için başlattıkları açlık grevinde 213. günü geride bırakırken, iyi haberler gelmiyor. Hakim karşısına çıkmaya hazırlanırken zorla Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yoğun Bakım Servisi’ne kaldırılan Nuriye Gülmen’i Ankara Tabip Odası’ndan hekimlerinin kontrol etmesine izin verildi. İki gün önce Gülmen’i kontrol eden hekimler, Ankara Tabip Odası’nda açıklama yaptı.
Hekimlerin açıklamasına göre; Gülmen, yoğun bakımdaki diğer hastalardan izole, içinde tıbbı cihazların ve tedavi arabasının da olduğu bir odada tek kalıyor. Hekimlerin kontrol ettiği sırada kolluk kuvvetleri odadan çıkmamak için diretiyor. Tuvaletini odada bulunan ortasında delik olan bir sandalye içine yerleştirilen poşete yapmak zorunda bırakılan Gülmen, bu esnada yanında bulunan askerler dışarı çıkmıyor. Sonrasında temizleme işlemi yapması mümkün olmayan Gülmen, bu durumun onurunu kırdığını düşünüyor ve ihtiyacı olsa bile karşılamaktan kaçınıyor.
Getirildiği günden beri banyo yapmayan Gülmen’e yoğun bakım hastalarına uygulanan vücudun silinmesi işleminini yapılması alternatif olarak sunuluyor. Gülmen’in temiz kıyafet ihtiyacı karşılanmıyor, gazeteleri günlük gelmiyor, dışarı ile tüm ilişkisinin kesiliyor. Ağır hastalar oluğu için 24 saat bir koşuşturma içinde olan yoğun bakımda uyku ritmini olumsuz etkilenen Gülmen, zorla müdahale tehdidi altında olduğu için kendini o ortamda tedirgin hissediyor. Hekimler ayrıca “Açlık grevini sonlandırmayı düşünüyor musun” sorusunu yönelttiklerini “Bu koşullarda cezaevindeyken, hakkımızda bu derece karalama kampanyası yapılmışken düşünmüyorum” diye yanıt aldıklarını aktardı. Hekimlerin durum hakkındaki tespitleri ise şöyle:
-Nuriye Gülmen kaldığı koşullar içerisinde hiç hareket edememektedir. Yatağa bağımlı bir hale getirilmiştir. Daha önce refakatçisi tarafından yaptırılan eklem hareketleri artık yaptırılmamaktadır. Bu nedenle eklemlerinde kontraktür denilen hareket kısıtlılığı ve yatak yaraları oluşabilir. Kaldı ki fizik muayenesinde bası yarası dediğimiz durumun ilk bulguları oluşmaya başlamıştı.
-Banyo yapamaması, tuvaletle ilgili daha önce anlattığımız sıkıntılar hem kişisel haklara saldırı hem de sağlık açısından olumsuz sonuçları olan bir kısıtlamadır.
-İçeride sürekli bulunan güvenlik güçlerinin varlığı hasta mahremiyetinin ihlalinin bir göstergesidir. Bu durum enfeksiyon riskinin artmasına da sebebiyet verebilir.
-Açlık grevindeki bir kişi aldığı su, şeker, bitki çayı, B1 Vitamini , tuz miktarı ve bunların hazırlanmasına başka bir kişinin yardım etmesi gerekmektedir. Bu koşullar içerisinde bu mümkün olmamaktadır.
-Nuriye Gülmen in yoğun bakıma kaldırılması için tıbbi gerekçeler nelerdir? Bu koşulları yaratanlar cezaevinde kalan bir kişinin cezaevi koşullarını arar durumda olunduğunun farkındanlar mıdır?