Mardin’in Nusaybin ilçesinde dün sabah evinin önünde vurularak öldürülen 44 yaşındaki beş çocuk annesi Selamet Yeşilmen’in otopsi raporu tamamlandı. Rapora göre Yeşilmen’in çenesi ve uyluğundan “metal parçaları” çıkarıldı, vücudunda çok sayıda bu parçalardan kaynaklı yara tespit edildi. Yeşilmen’in metal parçalarına bağlı kemik kırığı ve iç organ yaralanması sonucu öldüğü belirlendi. Vücuttan çıkarılan altı metal parçasının ne tür bir mühimmat olduğunun saptanması açısından balistik inceleme için Adli Tıp Kurumu’na gönderilmesi kararlaştırıldı.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Mardin Şubesi’nden yapılan açıklamada, olayda Selamet Yeşilmen ve iki çocuğu ile birlikte yardıma koşan bir komşunun da vurulduğu bilgisine yer verilerek, “Yeşilmen’in şarapnel parçası ile öldüğü kabul edilse dahi çocukların yaralanmasının izahı nedir? Yardıma giden Yılmaz Tutak adlı yurttaş neden vuruldu” diye soruldu.
Radikal'den İsmail Saymaz'ın haberine göre, otopsiye kimlik tanığı sıfatıyla katılan Selamet Yeşilmen’in kardeşi Hacı Daysal, “Öğrendiğim kadarıyla önceden ayağından vurulmuş, sonra çocukları yanına gelmiş. İki çocuğu yanında olduğu sırada tekrar kendisine ateş edilmiş. Hatta bu sırada çocukları da yaralanmış. Bizzat görgüm yoktur” dedi.
Otopsiden önce Yeşilmen’in vücut grafileri çekildi. Batın, leğen kemiği ve bacaklarında “yer yer küçük ve milimetrik boyutta metalik parçalar” görüldü. Yeşilmen’in vücudundaki bulgular şöyle sıralandı:
-Sol alt mentumda (çene) 3x2 santimetrelik kas dokuya uzanım gösteren ve içerisinde bir adet metalik parça içeren laserasyon (yırtılma / yaralanma)
-Sağ uyluk 1/3 üst lateralde (dış yan) 16x13 santimetrelik kas dokuya uzanım gösteren geniş laserasyon ve bu defekt içerisinde 2x1 santimetrelik deforme olmuş görünümde metalik parça olduğu
-Sağ bacak üst ön yüzde 20x10 santimetrelik kemik dokuya uzanım gösteren laserasyon
-Üç no’lu lezyonun hemen yanında 15x10 santimetrelik alanda 0,5 santimetrelik çok sayıda abrazyon (sıyrık)
Ayrıca alnında, kafatasında, kollarında, uyluğunda ve bacaklarında çok sayıda yara ve sıyrık izi tespit edildi. Otopsi sonucunda Yeşilmen’in “penetran (delici / delip geçici) cisim yaralanmasının yol açtığı kot, tibia (kaval kemiği), fibula (baldır kemiği), pelvis (leğen kemiği), vertebra (omurga) kırıkları ile göğüs ve batın iç organ yaralanması (akciğer, karaciğer, böbrek, kolon, uterus, mesane) ile göğüs ve batın içi kanama nedeniyle öldüğü” belirlendi.
İHD Mardin Şubesi tarafından yapılan açıklamada Mardin Valiliği’ne şu sorular yöneltildi:
“Yeşilmen’in öldürülmesi ve çocuklarının yaralanması açık bir yargısız infazdır. Yeşilmen’in şarapnel parçası ile öldüğü kabul edilse dahi çocukların yaralanmasının izahı nedir?
Yeşilmen’in ailesine yardıma giden Yılmaz Tutak adlı yurttaş neden vuruldu?
Yeşilmen’in evine en yakın operasyonel gücünüz söz konusu kaç metre mesafede idi?
Gün içerisinde bağlı kolluk birimlerinin hangi silahı ve mermiyi kullandığı hakkında size bilgi verilmekte mi, yoksa tam bir hukuksuzluk hali içinde yaşam hakkını ihlal dahil olmak üzere kolluk görevlisine sınırsız yetki mi verildi?
1 Ekim–6 Ekim arasında Nusaybin’de, iki sivil yurttaşın öldürülmesi ve altı sivilin yaralanmasına ilişkin bugüne kadar hangi ciddiyette idari bir soruşturma yürüttünüz?
Şube Başkanı Erdal Kuzu, “Yeşilmen’in iki çocuğu ve yardıma giden komşunun vurulması polislerin eve yakın bir noktada olduğunu gösteriyor. Dolayısıyla, valiliğin açıklamasının aksine, kolluk görevlilerinin bölgede görev yaptığını düşünüyoruz. Kaldı ki sokağa çıkma yasağı başlı başına yaşam hakkı ihlali getirir. Bunun sorumlusu da devletin kendisidir. Sokağa çıkma yasağı Nusaybin(de sürdükçe Yeşilmen’in ne şekilde öldüğü konusu da aydınlanmayacaktır” dedi.