Abdullah Öcalan'ın nasıl Türkiye'ye getirildiği hala netleşmedi, ancak ilginç bilgiler ortaya çıktı.Abdullah Öcalan’ın Türkiye’ye getirilişinin 10. yılında MİT tarafından planlanan ancak gerçekleşmeyen operasyonlar önceki akşam ilk kez Mehmet Ali Birand’ın sunduğu 32. Gün programında ekrana geldi. Rıdvan Akar’ın hazırladığı özel haber dosyasında MİT’in planladığı operasyonlar ve perde arkasında yaşananlar şöyle aktarıldı: ÖCALAN’A İNTİHAR EYLEMİ: MİT 1994’-te Suriye’ye bir tetikçi yolladı. Teşkilatın kadrolu elemanıydı ve bu iş için gönüllü olmuştu. Eleman, Öcalan’ı fırsatını bulduğu yerde öldürecekti. Ancak incelemeler sonucu bunun bir “intihar” eylemi olacağı, tetikçinin eylemden sonra sağ kalmasının mümkün olmadığı ortaya çıktı. Aslında bu iş için gönüllü vardı ama sonrasındaki gelişmeler MİT’i rahatsız etti ve vazgeçildi. KALE OPERASYONU: MİT 1997’de suikast için Suriye’de Öcalan’ın çiftlik evinin yanında bir ev aldı. Eve çok iyi Arapça bilen personel yerleştirildi. MİT personeli Öcalan’ın her hareketini izledi. Dikkat çekmemek için evin arsasında kabak yetiştirildi. Suikast traktörle gerçekleştirilecekti. Bu traktör dikkat çekmemesi için sürekli evin önünde duruyordu. Suikast traktörün romorkü “döşenerek” yapılacak, bu traktör bombalar hazırlandıktan sonra teröristbaşı Öcalan’ın konvoyu geçerken patlatılacaktı. ÖCALAN’IN EVİNİN MAKETİ: 1998’de aylarca süren izlemeden çıkan bilgiler ışığında Ankara Polatlı’da evin bire bir maketi yapıldı. Kullanılacak bombanın aynısı bu evde denendi. Bu, 2.5 tonluk bir gübre bombasıydı. Sonuç olumluydu. Ancak MİT ve Emniyet’çe ortaklaşa düzenlenecek operasyondan dışarıya sızması sonucu vazgeçildi. İTALYA’DA SUİKAST: Öcalan’ın Suriye’den çıktıktan sonraki en önemli durağı biri İtalya’ydı. MİT, Öcalan’ı İtalya’da kaldığı evde öldürmek için bir operasyon planladı. Öcalan’ın villasıyla aynı sokakta bir ev kiralandı. Öcalan’ın kaldığı evin planı çıkarıldı. Operasyonda kullanılacak silahlar daha önceden eve yığılacak, “tetikçi” MİT elemanları bir yatla eve gelecek, silahları alacak, operasyondan sonra aynı yatla kaçacaktı. Ancak İtalyan gizli servisi Öcalan’ı koruyordu. Dökülecek kan iki müttefik ülkeyi karşı karşıya getircekti. Devletin zirvesinden izin alınmıştı ancak MİT yine de operasyonla ilgili CIA’yı bilgilendirme gereği duydu. CIA duruma sessiz kaldı, ancak Washington’da alarm zilleri çalıyordu. İşte tam o günlerde Öcalan İtalya’dan ayrıldı.