CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu’nun ‘casusluk’ iddiasıyla 25 yıl hapis cezasına çarptırılarak tutuklanmasının ardından başlatılan Adalet Yürüyüşü’nün hem CHP hem de toplumsal muhalefetin tarihi açısından çok önemli olduğunu belirten ÖDP Genel Başkanı Alper Taş, 16 Nisan referandumu ardından ‘Hayır’ blokunun en yakıcı taleplerinin bir araya geldiğini söyledi. Yürüyüşün adaletsizlikler bütünüyle ortadan kalkana kadar bitmeyeceğini ve bir başlangıç noktası olduğunu ifade eden Taş, “Bu yürüyüş bir başlangıç olarak gözüküyor. Adalet yürüyüşü mutlaka değişik biçimlerde kendisini yeniden üretecek, yeniden geliştirecek, güçlendirecektir” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun çağrısıyla başlatılan Adalet Yürüyüşü’nün Türkiye’yi ve toplumu yeniden kurmaya dönük olduğunu kaydeden Taş, “Siyasal İslamcı AKP Türkiye’yi çürütttü, tüketti, değersizleştirdi, değerleri çürüttü. Gerçekleştirilen yürüyüşü eşitlik, adalet, özgürlük, kardeşlik, barış, adalet ekseninde Türkiye’yi yeniden kendi değerleri üzerine kurma manasına gelen, geleceğe dönük bir yürüyüş olarak görüyoruz” ifadelerini kullandı.
Adalet Yürüyüşü’nün 14. gününe katılarak güzergahın büyük bir kısmını Kılıçdaroğlu’yla birlikte yürüyen Taş, T24’e yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Yürüyüşü çok önemli bir tarihsel olay olarak görüyoruz; hem CHP’nin hem de toplumsal muhalefetin tarihi açısından önemli. Bugün toplumun en can alıcı, en yakıcı sorunu, adalet. Adalet etrafında gerçekleştirilen, bir partinin ötesine taşmış, toplumsal hareket haline dönüşmüş, toplumsal muhalefetin bütün kesimlerinin sahiplendiği, önemli bir tarihsel yürüyüş içerisindeyiz. 16 Nisan sonrası Hayır’ın en yakıcı talep etrafında bir araya geldiği bir yürüyüş gerçekleşiyor.
Siyasal İslamcı AKP Türkiye’yi çürütttü, tüketti, değersizleştirdi, değerleri çürüttü; Türkiye toplumunu yeniden kurmak, Türkiye’yi yeniden kurmak bağlamında bu geleceğe de dönük bir yürüyüş. Gerçekleştirileni eşitlik, adalet, özgürlük, kardeşlik, barış, adalet ekseninde Türkiye’yi yeniden kendi değerleri üzerine kurma manasına gelen, geleceğe dönük bir yürüyüş olarak görüyoruz. Yürüyüşü çok anlamlı buluyoruz.
Adalet yürüyüşü bitmez, noktalanmaz; ta ki adaletsizlikler bütünüyle ortadan kalkana kadar ama AKP adaletsizliği çok içselleştirmiş, meşrulaştırmış bir parti olarak gözüküyor. O yüzden bu yürüyüş bir başlangıç olarak gözüküyor. Mutlaka adalet yürüyüşü değişik biçimlerde kendisini yeniden üretecek, yeniden geliştirecek, güçlendirecektir. Bizim yapmamız gereken, yapmaya da başladığımız bu adalet yürüyüşünü olabildiğince büyütmek, güçlendirmektir.
Kemal Bey en başında çağrıyı yaptığında ÖDP ve Birleşik Haziran Hareketi olarak hemen yanında olduğumuzu deklare ettik ve yürüyüşün ilk gününe de üyelerimizle birlikte katıldık. Zaten Haziran Meclisleri peyderpey yürüyüşe eşlik ediyor. Her gün değişik Meclis’lerimiz katılıyor. Özellikle İstanbul’a doğru bu destek daha da artacak, İstanbul buluşması daha anlamlı olacak. Biz Haziran Hareketi ve ÖDP olarak bunu zaten kendi talebimiz, kendi yürüyüşümüz olarak baştan beri gördük ve sahiplendik. Sadece bizim değil toplumun talebi budur, bütün gücümüzle bu tarihsel yürüyüşün başarıya ulaşmasını istiyoruz.