Türkiye’nin kurucu üyesi olduğu OECD (Ekonomik ve Kalkınma İşbirliği Örgütü) Türkiye raporunu açıkladığı çevrimiçi toplantıda, OECD Ülke Araştırmaları Direktörü Alvaro Pereira “Türkiye de Malezya gibi yolsuzlukla mücadele ajansı kurmalı” düşüncesini dile getirdi.
Çevrimiçi toplantıya katılan Sözcü gazetesi yazarı Çiğdem Toker bugünkü yazısında, “Pereira'ya soru yönelttim. Sorum, Türkiye'nin Yolsuzluk Algı Endeksi'ndeki yerine dairdi. Endeksteki yeri, her yıl istikrarlı olarak gerileyen Türkiye ile ilgili olarak raporda güncel veriler yer alıyordu. Alvaro Pereira, 'Yolsuzlukla mücadele ve kurumsal yapının iyileştirilmesi konusunda Türkiye'nin alması gereken büyük mesafe olduğunu' belirtti. Yolsuzlukla mücadelenin ekonomik etkinlik ve rekabet açısından da önemli olduğunu söyledi. Rüşvetle Mücadele Çalışma Grubu'nun hazırladığı rapora atıfta bulundu.” ifadesini kullandı.
Toker yazısında şunları kaydetti:
OECD Şefi Alvaro Pereira, Malezya örneğinden söz etti. Cevabını tercüme ederek aktarıyorum:
'Birkaç yıl önce Malezya'da bazı sorunlar vardı. Yolsuzluk göstergeleri açısından pek iyi görünmüyorlardı. Harekete geçmeye karar verdiler ve başbakanlığın yanında bir daire kurdular. Yolsuzlukla mücadele kurumsal arka planı, kurumsal mimariyi, hukukun üstünlüğünü önemli ölçüde güçlendirmeye karar verdiler. Bu adım yabancı yatırımcıların ilgisini çekti. Sonuçta çok daha fazla yabancı yatırım çekmeyi başardılar. Pandemi çıkıncaya kadar da gayet iyi gidiyorlardı. Türkiye de aynısını yapsa bence iyi bir fikir olur.' Pereira'nın sözünü ettiği ajans, Malezya tarihindeki en büyük rüşvet ve yolsuzluk skandalının ardından devreye girmişti. Eski başbakanın kişisel banka hesaplarına yüzlerce milyon dolar transfer ettiği öne sürülmüştü. Böyle bir ajansın ülkemizde kurulup kurulmayacağının takdirini okurlara bırakıyorum.