Oğlunun cenazesini alamadığı için açlık grevine girecek baba: "Önce hendekleri kapatın" diyorlar!

Oğlunun cenazesini alamadığı için açlık grevine girecek baba: "Önce hendekleri kapatın" diyorlar!

Sokağa çıkma yasağının sürdüğü Diyarbakır Sur’da 11 gün önce öldürülen İsa Oran ve Mesut Seviktek’in aileleri cenazeleri alamadığı için yarın açlık grevine başlayacak. İsa Oran’ın babası Mehmet Oran, “ Yetkililer, bize ‘Önce hendekleri kapatın, öyle verelim cenazeleri’ diyor. Cenazelerimizi almak için açlık grevinden başka çaremiz kalmadı” dedi.

Sur ilçesinde 2 Aralık’tan bu yana sokağa çıkma yasağı devam ediyor. Sur'da 11 gün önce çatışmalar sırasında hayatını kaybeden 21 yaşındaki İsa Oran ve 25 yaşındaki Mesut Seviktek’in cenazeleri ailelerine teslim edilmiyor. T24’e konuşan Mehmet Oran, cenazelerin daha önce ateşe verilen Kurşunlu Cami’de bekletildiğini söyledi.

 

“Baskılar, oğlumu ölüme sürükledi”

 

Oğlunun 9 Eylül Üniversitesi Kimya Bölümü öğrencisi olduğunu söyleyen Mehmet İnan, “Benim oğlum 9 Eylül Üniversitesinde okuyordu. Stand açıp Azadiya Welat gazetesi dağıtmış diye devlet onu defalarca gözaltına aldı, hakkında bir sürü dosya açtı. Oğlum bu baskılara dayanamayarak Diyarbakır’a gelmiş. Çatışmada öldürüldüğünü sosyal medyada gördük. Baskılar oğlumu ölüme sürükledi” diye konuştu.

 

"Önce hendekleri kapatın”

 

İsa’nın 5 çocuğundan üçüncüsü olduğunu ve İstanbul Küçükçekmece’de yaşadıklarını söyleyen Mehmet İnan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Oğlumun öldüğünü duyunca Diyarbakır’a cenazesini almaya geldik. Ancak yetkililer Kurşunlu Cami’de bekletilen cenazeleri vermek için bize, ‘Gidin o hendekleri kapatın öyle verelim’ cevabını verdik. Vali yardımcısı da savcılık da böyle söyledi. Hendekleri, barikatları biz kurmadık. 11 gündür cenazeleri almak için mücadele ediyoruz. Hangi vidan kabul eder, cenazelerin gömülmesine izin vermemeyi. Tüm girişimlerimiz sonuçsuz kaldığı için Mesut Seviktek’in ailesiyle birlikte yarın Diyarbakır’da açlık grevine başlayacağız. Cenazeleri alana kadar grevimiz devam edecek.Bu ülkedeki acıların son bulmasını istiyorum. Evlatlarımız, ne asker, ne polis, ne gerilla, ne YDG-H, ne sivil ölmesinler istiyorum. Ne olursa olsun, gerekirse ölüm orucuna gireceğiz, ama biz cenazelerimizi yerde bırakmayacağız.”