"Öğrencilerin en az yarısı zorunlu olarak imam hatip liselerine gidecek"

"Öğrencilerin en az yarısı zorunlu olarak imam hatip liselerine gidecek"

Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarı Yusuf Tekin tarafından yapılan "Üç çember oluşturduk. Öğrenciler üç okul türünü seçebilecekler. İstemedikleri okullara gitmeyecekler" açıklmasının ardından Eğitim Sen Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan açıklamaların gerçeği yansıtmadığını söylerek “2017 yılı eylül ayı içerisinde yayımlanan Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği ile fen liselerine, hazırlık sınıfı olan Anadolu liselerine, sosyal bilimler, güzel sanatlar ve spor liselerine kontenjan sınırı getirildi. İmam hatip liselerine ise bu sınır getirilmedi” dedi.

Birgün'den Hüseyin Şimşek'in haberine göre, MEB’in, “Öğrenciler istemedikleri okullara gitmeyecekler” açıklamasına karşı Eğitim Sen’li Aydoğan, öğrencilerin çoğunun imam hatip liselerine gitmek zorunda kalacağını söyledi. Eğitim Uzmanı Düşkün ise ‘Belirsizlik sürüyor’ dedi

Liseye geçişte uygulanacak yeni sistem hakkında bilgi veren MEB Müsteşarı Yusuf Tekin, tercih döneminde her öğrenci için “üç çember” oluşturduklarını ve öğrencilerin üç okul türünü tercih edeceğini ifade etti. Öğrencilerin istemedikleri okullara gitmeyeceklerini öne süren Tekin, “Meslek, imam hatip ve Anadolu liseleri. Her bir çember bu üç okulun bulunduğu bir daireyi kapsıyor. Öğrencinin karşısına bu tercih çıktı. Beş tercih yapacak” dedi.

Eğitim Sen Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan Tekin’in açıklamalarının büyük oranda gerçeği yansıtmadığını söyledi. Aydoğan, “2017 yılı eylül ayı içerisinde yayımlanan Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği ile fen liselerine, hazırlık sınıfı olan Anadolu liselerine, sosyal bilimler, güzel sanatlar ve spor liselerine kontenjan sınırı getirildi. İmam hatip liselerine ise bu sınır getirilmedi” dedi. Bunun sorgulanacak bir karar olduğunu ifade eden Aydoğan, “Verilere bakıldığında, yüzde 10’luk dilim içerisine giren öğrencilerin en az yarısı zorunlu olarak imam hatip liselerine gidecek.”

‘Kimseyi kandırmasınlar’

TBMM Eğitim Komisyonu üyesi ve CHP Milletvekili Gaye Usluer konuya ilişkin BirGün’e şunları söyledi: “Sistem tam bir kaos ortamı yaratacak. Yoksul bir semtte bir öğrenci Anadolu Lisesi sınavına girdi, kazanamadı. Karşısındaki ilk seçenek meslek lisesi, ikinci seçenek imam hatip, üçüncü seçenek ise açık lise ya da pansiyonlu imam hatip lisesi. Sunulan seçenekler bunlar, kimseyi kandırmasınlar!”

‘Belirsizlik sürüyor’

Eğitim Reformu Girişimi Analisti Yeliz Düşkün ise Tekin’in açıklamalarına rağmen sistemin hâlâ net olmadığını ifade etti. Düşkün, sistemin gerçekleşmesi için şu noktaların önemli olduğunu aktardı:

“Öğrencinin talep ettiği okul türünün kontenjanının üçüncü çember de dahil olmak üzere tamamen dolmamış olması gerekecek. Sınıf mevcutlarının yönetmelik gereği belirli bir düzeyde kalması gerektiğini de unutmamak gerekiyor. MEB’in okul türlerine göre ayırdığı bütçenin de bu veriler ışığında revize edilmesine ihtiyaç duyulabilir. Bu durumda, MEB’in mesleki ve teknik liselerin payını artırma hedefinin de, bu okullara talep olup olmadığına bakılarak gözden geçirilmesi gerekecek. Bu modelde, ikinci ve üçüncü çemberin coğrafi genişliğinin ne kadar olacağı önem taşıyor. Çünkü çocuğun yerleşebileceği tek Anadolu lisesi100 km uzakta ise, ‘eve en yakın okul’ hedefi gerçekleşmemiş olur. Çemberlerin ne kadar geniş olacağına ilişkin henüz bir bilgi yok. Çünkü belirsizlik fazla olursa, ‘ne olur ne olmaz’ düşüncesiyle sınava girecek çocuk sayısı artabilir.”