Ankara’da geçen aralık ayında bir restoranda çıkan tartışmada öğretim görevlisi Güven Çaprak’ın öldürülmesine ilişkin soruşturma tamamlandı. Ankara Başsavcılığı, Çaprak’ı öldüren iş insanı Polat Aytaç hakkında “kasten öldürme” suçundan müebbet hapis istemiyle dava açtı. İddianamede Çaprak’ın, bulundukları restorana sonradan gelen kalabalık grup arasındaki bir kadın hakime “sevişecek miyiz?” demesi nedeniyle Aytaç ile tartıştığı ve bunun sonucunda Aytaç tarafından vurularak öldürüldüğü anlatıldı.
Çankaya’nın Alacaatlı Mahallesindeki bir restoranda geçen Aralık ayında meydana gelen olayda, iş insanı Polat Aytaç, Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Ermenek Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Güven Çaprak’ı aralarında küfürleşme nedeniyle çıkan tartışma sonucu başından vurarak öldürmüştü. Olaya ilişkin Ankara Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma kapsamında Aytaç’ın yanı sıra o esnada yanlarında bulunan Haymana Kaymakamı Muhammed Gürbüz’ün de gözaltına alındığı ortaya çıkmıştı. Ankara Başsavcılığı cinayete ilişkin soruşturmasını tamamlayarak, iş insanı Aytaç hakkında kasten öldürme suçundan müebbet hapis istemiyle dava açtı.
İddianamede ifadesine yer verilen iş insanı Aytaç, Çaprak, Mehmet Alagöz, Muhammed Gürbüz ve Mustafa Kaldırım ile restoranda yemek yiyip sohbet ettiklerini, sonrasında da alkol aldıklarını, bu esnada yanlarına aralarında bazı hakimlerin de bulunduğu kadınlı erkekli arkadaş grubunun geldiğini belirterek şunları anlattı: “Güven Çaprak’ın alkolün etkisiyle abuk subuk konuşmaları olan, kendini kaybeden ve agresifleşen yapısı vardır. Küfür ederdi. Misafirlerimizin rahatsız olacağı gerekçesiyle uyardım. Bayanlardan biri Muhammed Gürbüz’ün sağ tarafına oturdu. Diğer iki bayan ayaktayken Güven ayakta duran bayanlara “Ne zaman sevişiyoruz” demesi üzerine ayakta bulunan iki bayan Güven’e tepki göstererek “Terbiyesizlik yapma, biz bu ortamın kadınları değiliz” dediği esnada Güven iki bayana hitaben “Si.. gidin o zaman” demesi üzerine ayaktaki iki kadın ve diğerleri masadan ayrıldı.
Güven’i alkol alınca kendini kaybettiğini bildiğim için uyardım, sakin olmasını söyledim. Saat 04:15 sıralarında Fatih Uçar tekrar yanında Güven’in ilk başta “Ne zaman sevişiyoruz” demesi üzerine giden kadınlarla geldi. Bu bayan şahsın hakim olarak görev yaptığını bana söyledi. 10 bin liranın üzerinde gelen hesabı kredi kartımla ödedim. O esnada Güven yine aynı şekilde “Hadi ne zaman sevişiyoruz” dedi. Bunun üzerine Fatih ve bayanlar kalkarak mekandan ayrıldı, 5 kişi kaldık.
Ben Güven’e hitaben, ‘Beni aradın, misafirim var dedin. Seni ve misafirlerini ağırladım, ortamda küfür edip masamıza misafir gelmiş insanlara hakaret ederek taciz ettin. Çok ayıp oldu. Kadın kendini hakim olarak tanıttı. Bir tanesi Fatih’in sevgilisiydi. Masamıza gelip eğleniyorlar diye sen onlara basit kadın muamelesi yaptın” dedim. Kulağıma eğilerek, “Hayırdır a.k sanki karınla mı sevişelim dedik. Hakimse hakim” dedi.
Bunun üzerine ben de “Senden büyüğüm alkolün pis biliyoruz ama bu kadarı da fazla” demem üzerine belimde bulunan silahımı almak için hamle yaptı. Ben de o panikle kaptırmamak için silahımı elime aldığım esnada Güven tekrar elime çökerek “Beni vurmazsan karını si…” diyerek silahı elimden almaya çalışırken birden silah patladı. O esnada elim tetikte değildi. Ben genelde silahımı taşırken mermi yatağında kurulu halde taşırdım ama kesinlikle emniyeti kapalı olurdu. Hengame arasında nasıl açıldığını fark etmedim. Silahın patlaması ile Güven olduğu yere oturur vaziyette kafası sağa düştü. Ben de o panikle aynı silah ile kendime zarar vermek istedim. Ancak çocuklarım gözümün önüne geldi ve vazgeçtim zaten o esnada Mustafa elimde bulunan silahı aldı, bir müddet sonra polis ekipleri geldi”
Haymana Kaymakamı Gürbüz ise ifadesinde Çaprak’ın kadın hakime yönelik sözlerini doğrularken, silaha hamle yaptığı iddiasını çürüttü. Yemek yiyip sohbet ettiklerini kaydeden Gürbüz şunları söyledi: “Yemek yiyip sohbet etmeye başladık. Bu esnada Polat belinden çıkardığı, ruhsatlı olduğunu söylediği altın renkli tabancayı gösterdi. Silah merakım olduğundan silahı elime alarak kontrol ettim. Ardından bıraktım, silahı beline koydu. Saat 1 gibi Fatih Uçar yanında bir erkek 4 kadınla geldi. Masaya ek sandalye konuldu. 5-10 dakika sonra karşı tarafımda bir kadın ağlamaklı bir şekilde masadan kalktı gitti. Ne olduğunu sorduğumda Güven’in bayanı kolundan iterek defol git demesi üzerine gittiğini söyledi.
Fasıl ekibi gelip gittikten sonra Güven ortaya “Ne zaman sevişeceğiz” diye söylediğinde sağ tarafıma doğru bayan bu cümle üzerine ayağa kalkarak “Sen nasıl konuşuyorsun, burada bulunan kadınlar hayat kadını mı haddini bil” dedi. Bunun üzerine Güven “Defolup gidin” dedi. Akabinde o da masadan ayrıldı. Masada Güven ile Polat kısmen hararetli olarak misafirlerin gitme mevzularını konuştuklarını duydum.
Polat Güven’e hitaben “Ben senin büyüğünüm benim sözümü kesme, sözümün kesilmesini sevmem, senin kafana sıkarım” demesi üzerine duyduğum kadarıyla Güven “Sen benim kafama neden sıkıyorsun” dedi. Bunun üzerine Polat “Sözümü kesme ben senin ağabeyinim, büyüğünüm senin kafana sıkarım” diye ikinci kez söyleyince Güven tekrar “Sıkabiliyorsan sık” dediği anda Polat sağ eline tabancayı alıp kurdu. Kurar kurmaz da Güven’e doğrultarak bir el ateş ettiğini gördüm. Saniyeler içinde önce Polat’a ve akabinde Güven’e baktığımda Polat’ın elinde tabanca, Güven’in ise oturduğu sandalyede kafası öne eğilmiş şekilde olduğunu gördüm ama bunu ikisinin de şaka yaptığını düşündüm. Güven’in ağzından kan geldiğini görünce “Polat sen ne yaptın” diye söylediğim esnada Polat sandalyede bulunan Güven’e sarılarak “Kardeşim benim” dedi. Tabancayı polislere teslim ettim.”
İddianamede tartışmanın Çaprak’ın küfürlü konuşması ve ortaya hitaben ‘Sevişecek miyiz’ şeklinde demesi nedeniyle başladığı, bu sırada Aytaç’ın Çaprak’a bir el ateş ettiği belirtildi.