Öğretmenlerin yüzde 60’ı bankalara borçlu

Bağımsız Eğitimciler Sendikası 5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü dolayısıyla "Türkiye'de Öğretmenlerin Genel Durumu" adlı bir araştırma raporu yayımladı. Rapora göre öğretmenlerin yüzde 60'ının bankaya borcu var. Araştırma PİGRUP Araştırma ve Danışmanlık tarafından bin 55 öğretmen üzerinde yapıldı. Kamu çalışanlarının yüzde 43'ünü oluşturan bir milyon kişilik eğitim ordusunun başı banka borçlarıyla dertte. Araştırmaya göre her 100 eğitimciden 95'i bir şekilde borç alarak yaşıyor. Kredi kartı borçları yüzünden kara listeye alınanların oranı yüzde 132 arttı. Eğitimcilerin banka borcu bir yıl öncesine göre 2008'de yüzde 82 oranında arttı. Öğretmenlerin sadece yüzde 5’i borçsuz Öğretmenlerin yüzde 47'si kredi kartları, yüzde 13'ü ise ev ve araba kredisiyle bankalara borçlandı. Eş, dost, arkadaş ve akrabalara borcu bulananların oranı yüzde 27 iken, mağazalara ve tanıdık esnafa borçlananların oranı yüzde 8. Öğretmenlerin sadece yüzde 5'i borçsuz. Köylerde görev yapanlar borçsuz İstanbul, Ankara ve İzmir'de çalışan eğitimcilerin diğer küçük kentlerde yaşayanlara göre daha çok borcu bulunuyor. En az borcu bulunan eğitimciler ise köylerde görev yapanlardan oluşuyor. Merkez Bankası verilerine göre; bankaların tüketicilerden konut, taşıt ve diğer tüketici kredileri ile kredi kartı alacaklarının geçen yıllara göre 18.8 milyar YTL artarak yalnızca 2007 yılında 45.5 milyar YTL'ye yükselmiş. Borçlanmaya bağlı artış Bağımsız Eğitimciler Sendikası Genel Başkanı Gürkan Avcı, tüketimdeki artışın vatandaşın gelirlerindeki iyileşmeye değil borçlanmaya bağlı bir artış olduğunu savundu. 2008 yılında öğretmenlerin bir önceki yıla göre daha fazla borçlandıklarına dikkati çeken Avcı, "Bankalar tıpkı 'kravatlı tefeciler' gibi davranıyor. Hiçbir insaf ve i'zan ölçüsüne sığmayacak boyuttaki kredi kartı ve kredi faizleri ile on binlerce eğitim çalışanı, bankaların kara listelerine alınmış durumdadırlar! Bankaların kara listeye aldığı eğimciler de gerek bankaların insafsızlığına gösterdiği hoşgörü yüzünden gerekse öğretmenlere reva gördüğü düşük ücretler nedeniyle hükümeti kendi kara listelerine almışlardır! Macaristan, İrlanda, Portekiz, İsveç, Yunanistan ve Türkiye arasında en yüksek çalışma saatlerine sahip olan ülke Türkiye'dir. Portekiz'de öğretmenlerin bir yıllık toplam çalışma saatleri sadece 1425 saat iken Türkiye'de 1808 saattir. İrlanda'yı sırasıyla Portekiz, İsveç, Macaristan ve Yunanistan izlemektedir. Yunanistan, Macaristan, İsveç ve Portekiz'de öğretmen başına 11 öğrenci düşerken, Türkiye'de bu rakam en az 26'dır." dedi. Çocukların ve ülkenin geleceğinin emanet edildiği öğretmenlere çok düşük bir ücretin reva görüldüğünü dile getiren Avcı, 24 Kasım 2008 tarihinde kutlanacak Öğretmenler Günü'ne yetiştirilmek üzere seyyanen 250 YTL artış yapılarak maaşlarda bir miktar iyiliştirilme yapılmasını istedi. Taşradaki ve büyük kentlerdeki öğretmen açığını gidermek ve buralarda görev yapmayı özendirmek için 150 YTL mahrumiyet tazminatı veya kira yardımı yapılması gerektiğini savunan Avcı, şunları söyledi: "Bir milyon kişilik eğitim ordusunu açlığın ve yoksulluğun kıskacına alan, mesleğine karşı küstüren bu anlayışa karşı, bilimsel, demokratik, nitelikli bir eğitim sistemi oluşturmak için, tüm eğitim çalışanlarını ekonomik ve sosyal açıdan doyuran bir politika yaratılmadığı sürece, yaşanan sorunların devam etmesi kaçınılmazdır. Öğretmenlerimize, hizmetli ve memurlara insanca yaşayabilecekleri, nitelikli hizmet verebilecekleri çalışma ve yaşama koşulları yaratılmalı, bunun için de başta maaşlar olmak üzere mesleki ve özlük hakları insan onuruna yaraşır bir düzeye yükseltilmelidir."