Türkiye Başbakanı'nı Köln kentini ikiye ayıran Ren Nehri'nin iki yakasında iki farklı grup karşıladı. Erdoğan'ın Lanxess Arenada'ki konuşmasına saatler kala nehrin karşı yakasında karşıt protestolar için hazırlık yapılmaya başlandı.
Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu tarafından organize edilen karşı protestolara, Düsseldorf, Bremen, Hamburg ve daha birçok büyük kentin Alevi Kültür Merkezleri ve derneklerinin yanı sıra yine Paris Alevi Kültür Merkezi ve Londra Alem Youth UK de katılım gösterdi. Yine Berlin Alevi Toplumu Cemevi, Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi, Demokratik İşçi Federasyonu, Özgürlük ve Dayanışma Almanya, Çarşı, KKP Almanya, Devrimci yol ve daha çok sayıda örgüt ve grubun katılımı oldu.
Yürüyüşe katılacaklar Köln Eberplatz'da sabah saatlerinde toplanmaya başladılar. Gruplar yürüyüş için pankartlarını hazırlarken, şarkılar ve sloganlar eşliğinde yürüyüşe ısınmayı da ihmal etmediler. Manisa'nın Soma ilçesinde 301 madencinin yaşamını kaybettiği facia, protestolarda en fazla öne çıkan konu oldu. Katılımcılar hazırlıklar sırasında dahi 'Katil devlet istifa‘ sloganını kullandı. Fazla büyük olmayan meydanda, hazırlıklar herhangi bir gerginlik yaşanmadan tüm grupların birbirlerine destekleriyle tamamlandı.
Öğle saatlerinde Köln'e yakın diğer kent ve ülkelerden de katılımcıların gelmesiyle, yaşanan yoğunluk nedeniyle yürüyüş yarım saat geciklemeli başladı. Yürüyüşlerde dikkat çeken, Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti polisinin göstericilerin çok uzağında konuşlanması ve sorulan her soruyu cevaplaması oldu. Polisin tutumu da yine yürüyüşün koordine edilmesini kolaylaştırdı.
NRW Polis yetkilileri net sayı açıklamaktan kaçınırken, yürüyüş boyunca binin üzerinde polisin görev başında olduğu bilgisini verdi.
Ebertplatz noktasından başlayan yürüyüşler, Köln kenti içinde çizilen uzun rotada devam etti ve yürüyüş boyunca farklı noktalardan grup ve örgütler eklendi. Katılımcılar, 'Her yer Taksim her yer direniş', 'Her yer Soma her yer direniş‘, 'Türk Kürt Ermeni hepimiz kardeşiz, yaşasın halkların kardeşliği', 'Soma kaza değil cinayet' sloganlarını kullanırken, Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik ve yine Alevilerin yaşadığı ayrımcılıklar üzerine yüzlerce farklı pankart kullanıldı. Sloganlar ve pankartlar iki dilde hazırlandı ve protestocuların arasında Almanlar da yer aldı. Sokak kenarlarında yürüyüşü izleyen Almanlardan zafer işaretiyle destek yapanlar da yürüyüşün güzel kareleri arasına girdi.
Oldukça uzun süren yürüyüş parkurunda Kürt ve Kemalist gruplar yanyana birbirlerine destek vererek yürüyüş yaptı. Yürüyüş sırasındaki tek gerginlik Abdullah Öcalan bayraklarıyla katılım gösteren Kürt gruplara, Türk bayraklı bazı gruplardan sataşma yapılmasıyla yaşandı. Ancak bir kaç dakika süren gerginlik, Alman polisinin araya girmesiyle çabucak yatıştı.
Miting alanına gelindiğinde ise yapılan konuşmalar büyük alkış ve destek aldı. Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu Genel Başkanı, Genel Sekreteri, Yeşiller milletvekili,Yeşiller Avrupa parlamenteri söz alırken, en büyük alkışı, Türkiye Hatay'da ODTÜ'ye destek eylemlerinde hayatını kaybeden 22 yaşındaki Ahmet Atakan'ın annesi aldı. Atakan'ın annesinin, 'Çocuklarımız için adalet istiyoruz‘ sözlerinde büyük bir alkış koptu.
Mitingde Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu (AABF) Genel Sekreteri Melek Yıldız, Almanca bir konuşma yaptı. Alevilerin uğradığı ayrımcılığı anlatan Yıldız, ‘Cumhurbaşkanımız Joachim Gauck'un, Türkiye eleştirilerini destekliyoruz' dedi.
Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu (AABF) Genel Başkanı Hüseyin Mat da Türkçe yaptığı konuşmada, Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ı eleştirerek, Alevilere ayrımcılık yapıldığını ve son dönem Gezi şehitleri, Berkin Elvan ve Uğur Kaya'nın öldürülmesinin altında farklı emeller olduğunu inandıklarına dikkat çekti.
Hüseyin Mat, Manisa'nın Soma ilçesindeki maden faciasında Alevi işçilerin de hayatını kaybettiğini ancak devlet yetkililerinden kimsenin Soma yakınındaki Alevi köylerine taziye için gitmediğini söyledi. Mayıs ayında Alevilerin çok bedel ödediğini belirten Mat, hiç bir suçu olmayan ve Cemevi'nde bir cenazeye katılan Uğur Kurt'un öldürülmesinin hiç bir açıklaması olmadığını belirtti. Mat, '31 Mayıs'ta 8 yiğidimizi kaybettk, Berkin Elvan'ı, Uğur Kayayı'yı kaybettik, unutmayacağız, unutturmayacağız‘ dedi.
Mitinge Alman siyasilerden de destek geldi. Yürüyüşlere Sol Parti ve Yeşiller Partisi'nden de katılım olurken, iktidarın büyük ortağı Hrıstiyan Demokrat Birlik CDU'dan Heribert Heinen, Yeşiller Partisi'nden Volker Beck ve Yeşiller Partisi Avrupa parlamenteri Reiner Bütighofer de konuşmalarıyla destek verdi. Alman siyasiler, Türkiye'nin mevcut şartlarla AB'den uzaklaştığını ancak hem Gezi Parkı eylemlerinde hem de bugünkü yürüyüşte gördükleri kesimlerin Erdoğan'ın böl-yönet politikasına izin vermeyeceğinin sinyali olduğunu ifade etti.
Almanya Yeşiller Partisi Avrupa parlamenteri Reiner Bütikofer, otoritesini yaymaya çalışan Erdoğan'ın nasıl olup da Köln gibi bir kente gelmeyi seçtiğine inanamadığını belirtti.
Konuşmaların ardından, miting de sona erdi ve katılımcılar evlerine dönmek üzere hareket etti, kalabalık gruplar da bir süre daha yürüyüşlerini sürdürüp, olaysız şekilde dağıldılar.