Beşiktaş Teknik Direktörü Önder Karaveli, teknik direktörle devam etmek istediğini belirterek, "Bugün Beşiktaş'ta, belki yarın da Beşiktaş'ta, belki başka bir yerde mesleğime devam etmek istiyorum." dedi.
Karaveli, Antalya kampında Beşiktaş Sportif Direktörü Ceyhun Kazancı ile düzenlediği basın toplantısında, İstanbul'da yaşanan olumsuz hava koşullarının saha antrenmanlarına engel olmaya başlaması nedeniyle Antalya'ya geldiklerini ve kampın çok verimli geçtiğini söyledi.
Beşiktaş'ta 52 gündür görev yaptığını ve her günün kendisi için çok keyifli olduğunu dile getiren Karaveli, "Üst üste maçlar oynuyorduk. Böyle bir fırsatı ilk defa yakaladık. İyi değerlendirmek istedik. İyi çalışıyoruz. Burada her şey yolunda gidiyor. Oyuncularımızın katılımı da son derece yüksek. Maç periyodunda bunun karşılığını almaya başlarız." diye konuştu.
İşte Kazancı ve Karaveli'nin basın toplantısınden öne çıkanlar:
İlk söz alan Sportif Direktör Ceyhun Kazancı, Antalya kampına karar vermelerinde İstanbul’daki hava şartlarının etkili olduğunu söyleyerek, “Olumsuz hava koşulları nedeniyle buraya gelip antrenman yapmak, takımın da birlikteliğini artırmak için buradayız. Salı günü akşam saatlerinde döneceğiz. Şu ana kadar son derece verimli bir kamp geçirdik. Kampın ardından ligde ve kupada önemli maçlara çıkacağız. Takımın daha verimli antrenman yapması açısından olumlu bir karar verdiğimizi düşünüyoruz. Bu kampın hem ligde hem de Türkiye Kupası’nda olumlu dönüşleri olacaktır” dedi.
Salih Uçan’ın Başakşehir’e gittiğini vurgulayarak sözlerine devam eden Kazancı, “Salih bizim için çok önemli bir oyuncu. Gelecek sezonki planlamamızda da mutlaka yer alacak. Bu sezon 27 oyuncu var kadromuzda. Çok önemli bir transfer olarak Demir Ege, Emirhan Delibaş, Necati gibi henüz süre almamış isimler var. Salih’i planlamayla Başakşehir’e gönderdik. Umarım çok iyi bir performans gösterip geri gelecek. Kadro dışı olan oyuncuların takımdan ayrılmasıyla ilgili görüşmelerimiz sürüyor. Cılız teklifler var. Bu oyuncuların önemli maaşları var ve bunların da anlamlı şekilde azalması gerekiyor. Diğer avantajımız, bütün bu oyuncuların sezon sonunda sözleşmesi bitiyor. Transfer 1 hafta daha devam edecek. Planlama çerçevesinde ayrılan oyuncularımız olabilir” diye konuştu.
Önder Karaveli’yle uzun süreli projeler üzerine çalıştıklarını ifade eden Kazancı, “Özkaynakla A takım arasında bağ kurmak bizim için çok önemli. Altyapının kalitesini artırmak çok önemli. Bu projenin kurucularından birisi olan Önder Hoca'nın her zaman yeri var. Şu anda başka antrenörlerle görüşmüyoruz. Odaklandığımız nokta proje. Önder Hoca Beşiktaş’ın bünyesinde her zaman kalmasını istediğimiz bir insan. Bu öyle bir takım oyunu ki, burada zaman zaman yerler değişebilir. Önemli olan ana hedefin değişmemesi. Hocamız sezon sonuna kadar görevinin başındayken bizim aktif görüşmeler yapmamız yakışık almaz. Basına yansıyan ve bir kısmı doğru olan bazı isimler vardı. Yabancı isimlerle görüşmeleri yaparken de aynı şartları araştırdık. Yetiştirici olması, ve bundan sonraki yapacağımız hamleleri kabul etmesi önemliydi. Dinamik ve geri dönüşü olan oyuncuların olması önemli. Oyuncuda yaş sınırı olmayacak. Ekonomik anlamda şartları bize uyan, bir ayrılık olması durumunda da bunu rahat şekilde gerçekleştireceğimiz ekonomik şartlara odaklanacağız. Avrupa’nın önemli liglerine oyuncu pazarlamak ve yerlerine doğru yapıyla oyuncu getirmek için çalışıyoruz. Görüştüğümüz isimler de bu konularda deneyimli hocalardı. Ama şu anda hocamızla sezon sonuna kadar devam eden bir anlaşma varken bunu rafa kaldırdı” dedi. Kazancı ayrıca adı geçen teknik adamlardan Şenol Güneş için de “Şenol Güneş, Türkiye’de akla gelen ilk isimlerden. Beşiktaş’ta önemli başarılara imza atmış bir isimden bahsediyoruz. Nihai karar merci başkanımızdır ama hocamız da görevdeyken bu tarz bir görüşmenin yapılmadığını söyleyeyim. Sezon sonunda oturulup konuşulur bu konular ama ana proje değişmeyecek. Her zaman çarkı doğru şekilde döndürmek gerekiyor. Ekonomik şartlar da bunu gerektiriyor. Ana fikir tabii ki projeyi yürütmek olacak” ifadelerini kullandı.
Transfer konusunda ülkede çok büyük bir hata yapıldığına dikkat çeken Kazancı, “Kulüplerin giderlerinin yüzde 90’ı oyuncu transfer ve maaşlarına gidiyor. Bütçeler çok kritik. Yapılan çalışmalar da çok altı dolu olan çalışmalar değil. Hem bütçe hem de yapılanma hamleleri yaparken mutlaka altını doldurarak çalışmalısınız. Biz de gelecek sezonla ilgili çalışmalara çoktan başladık. Hangi pozisyonlarda eksik varsa onlarla alakalı ve oyuncuların özellikleriyle alakalı kriterlerimizi belirledik. 50-60 isimden oluşan kısa bir liste hazırladık. Ekonomik anlamda alınacak isimleri eleyerek minimize edeceğiz ve en doğru kararları alacağız. Bu çalışmaları yaz dönemine bırakmadık. Oyuncunun maçlarını izleme, aile hayatı gibi her detayı iyi bilmek lazım. Tabii ki her transfer tutmaz ama bu riski minimize etmek bizim elimizde. Bilimsel çalışmalar yapıyoruz. Göze dayalı değil. Teknolojinin nimetlerinden faydalanıyoruz. Bu çalışmalar yaza kadar nihayete erecek. Ligi olabilecek en tepede bitirmek istiyoruz. Şampiyonluk ve Türkiye Kupası bir hedeftir. Ancak hangi pozisyonda olursak olalım gelecek sezon eleme maçları oynayacağız. Kadro anlamında yeterli hazırlık yapılmadan maçlara çıkmak istemiyoruz. Yapacağımız transferleri ilk kampa yetiştireceğiz. Hazırlıkları koordineli şekilde yapıyoruz” açıklamasında bulundu.
Sezon sonunda sözleşmesi bitecek olan isimler hakkında da konuşan Kazancı, “Vida, Güven ve Larin’in yanı sıra birçok ismin kontratı bitiyor. Planlamamızda olan isimler ancak ekonomik şartlarımız ve takım içinde dengelerimiz var. Bunlardan ödün vermemek istiyoruz. Kontratı biten oyuncularla ilgili görüşmeleri nihai hale getirmek istiyoruz. Gelecek sezon yapacağımız takviyelerin de adı daha çok belli olacak. Gelecek sezon 14 yabancı 12’ye inecek ve sahada 7 oyuncu olacak. Kriterleri buna göre belirlemek gerekiyor. Oyuncu profili de buna göre belirlenecek. Kontratı devam eden 9 yabancı oyuncumuz var. Buna göre ayrılanlar belli olunca planlamamızı yapacağız” dedi. Pjanic’in çok önemli bir isim olduğunu ifade eden Kazancı, “Pjanic dünyaca ünlü çok önemli bir oyuncu. Müthiş bir lider. Böylesine önemli yerlerde oynamış bir oyuncunun bu kadar iyi profesyonel olması bizi çok mutlu ediyor. Gelecek sezon planlamasında şartlar uygun olursa isteriz. Kiralık bir oyuncu. Barcelona’da bonservisi. Onların iç dinamikleri de sezon sonunda belli olur. Pjanic burada mutlu olduğunu ifade etti. Umarım şartlar uygun olursa bizimle kalmaya devam eder” diyerek devam etti.
Sergen Hoca'nın ayrılığının ardından Önder Hoca'yla görüştüğünde adı geçen teknik adamlar hakkında da görüş aldığını söyleyen Ceyhun Kazancı, “Kendisinin burada rolü çok kritik. Hoca seçiminde de kendi düşüncesi çok kritikti. Geleceğe bakışımız aynı olduğu için ortak fikirde buluştuk. Oyun anlamında sahaya bir şeyler katacağımız, hedefleri yukarıda olan hocalara odaklanmıştık. İsimleri de kendisinden gizlemedik. Bir listemiz vardı, basına da yansıdı. Ama görüşmeleri durdurduk. Transfer olan hocalar var. Farke de buna örnek” dedi. Sportif direktörlük konusuna da değinen Kazancı, “Sportif Direktörlük ya da başka bir pozisyon önemli değil. İlk yapılması gereken iş tanımı. Görev ne, gelecekle ilgili plan ne? Bu zamana kadar tanımının yapılmaması başarısızlık olarak görüldü. Hocaların arkasında bekleyen bir isim gibi göründü. Brentford 75 yıl sonra en üst seviyeye çıktı. İşi bilimsel şekilde yapıyorlar ve görev tanımları net. Futbol direktörü takımın gelişimine katkı sağlamış bir isim. Ben ne bir antrenör, ne bir yetenek avcısıyım. En önemlisi işlerini iyi yapanları işe aldım. Onlar işlerini iyi yapsın demiş. Ben hoca değilim, böyle bir planım yok. Ben scout değilim, izleme komitesinde değilim ve olmayacağım. Ancak burada kimlerin iyi çalışacağını tespit etmeye çalışıyorum. Ancak Türkiye’nin dinamiklerini bilmeden alıp yurt dışındaki modelleri getirirseniz olmaz. Mesela hep Ajax modeli örnek gösteriliyor. Ama bunun altında neler var. Ülkenin sosyo-ekonomik yapısına bakın. Malmö çok önemli yapılardan birisi. Her coğrafyadan alınan şeyler var. Önemli olan Türkiye’ye uygun bir yapının ortaya çıkması. Burada başarılı olmak hem benim için hem kulübün için çok önemli. Hem de diğer kulüplerde benzeri şekilde gelişir. Önder Hoca gibi işinin ehli, kulübe aidiyeti yüksek kişileri bulmak tek hedef. Yakın gelecekte, en yakın zamanda meyvelerini toplamaya başlamak istiyoruz. Sportif başarı, ihraç ettiğimiz oyuncular ve onların yerine gelen oyuncular olarak tanımlıyoruz bu meyveleri” diyerek devam etti.
Kulüpte çok güçlü bir ekip olduğunu söyleyen Kazancı, “Arkamızda çok güçlü, son derece iyi eğitimli, Beşiktaş’a kendisini adamış ekipler var. Bugüne kadar ön plana çıkmadılar. Hepsi kendisini geliştiren ve farklı noktalara gelebilecek isimler. Futbolcu izleme komitesi bunların en önemlilerinden birisi. Geleceğimizle ilgili en doğru planlamayı yaparak onların gözünü iyileştirmek için teknolojiyi de kullanıyoruz. Ulvi Hocamızın liderliğinde önemli bir ekip. Fizyoterapist ekibimiz çok güçlü. Çok iyi yerlerden çıkmış ve deneyim kazanmış bir ekip. Atletik performans departmanının olmasına önem veriyoruz. Hocalar geliyor, gidiyor. Geçmişle ilgili detayların hepsine sahip olmak çok önemli. İzleme komitesi, izlenen oyuncuların detayını o noktada kesip sonra bir daha başlatırsa olmaz. Altyapı konusunda çok büyük yatırım yaptık. Farklı departmanların yaptıkları çalışmaları kontrol altına almak için çalışıyoruz. Bir seyahate yaklaşık 60 kişi çıkıyoruz. Sahada oyuncular kenarda hocalar var ama arkada ekip var. Kerem hoca var, Miguel var atletik performans ekibinde. Tek yetkili ben değilim. Yönetim kurulumuz ve Başkanımız var. Benim görevim aklımızdaki projeyi en doğru şekilde aktarmak. Bütün bunları yaparken bir de bütçemiz var. Bu doğrultuda hareket ediyoruz. Önümüzde, yazmaya devam ettiğimiz 5 yıllık bir iş planımız var. Biz bugün varız yarın yokuz ama önemli olan bunu anayasa gibi oraya koyup bizden sonrası için de kullanmak” dedi.
Önder Karaveli konusunda geleceğe yönelik planları olduğunun altını çizen Kazancı, “Bu projenin merkezinde Önder hoca var. Pozisyonlara belki biraz fazla takılıyoruz ama sistemin içinde yer almak çok kritik. Bir projeyi, bir planı buraya kopyalarken, ülke dinamiklerine de bakmak lazım. Tabii ki üst üste çok başarısız sonuçlar varken dinamikler farklı çalışır. Değişiklikler olabilir, oluyor. Seçimler kazanılıyor ama işler değişebiliyor. Bu Türkiye’nin genel yapısı. Önder hoca mutlaka bu işin merkezinde olmaya devam edecek. Tabii ki bu profesyonel tarafı var. Önder hocanın hayalleri var. Kendisiyle sohbetlerimizde Beşiktaş’ın onun hayallerinde baş köşede olduğunu biliyoruz. Rıdvan röportajında en büyük hayalinin Avrupa’da oynamak olduğunu söyledi. Onun hayali, bizim de hayalimiz. Sonrasında yeni Rıdvanlar çıkarmak istiyoruz” dedi. Transfer konusuyla ilgili de konuşan Kazancı, “27 tane oyuncumuz var son derece kalabalığız. Yaz sezonunda taraftarı heyecanlandıran birçok takviye yaptık. Şu anda takımda son derece kalburüstü oyuncu var. 21 kişilik maç kadrosuna giremeyen milli oyuncularımız oldu. Takım yapısı anlamında dünyadaki örnekleri de araştırdığımızda, kadronun biraz kalabalık olduğunu söyleyebiliriz. Antrenman kalitesini dahi etkiliyor. Her mevkide yeterli bir kadro var. Tabii ki zaman zaman fırsat transferleri olabilir. Hücum hattına bir hamle gelir mi diye düşünüyor taraftarlar. Ghezzal’ın Gomis’e ‘Come to Beşiktaş’ yazması, sohbet amaçlı bir konuydu. Eskiden bu yana arkadaşlar. Saha içindeki sorunları mevcut oyuncularımızla çözeriz” diyerek sözlerini tamamladı.
Ceyhun Kazancı gibi Önder Karaveli de İstanbul’daki hava şartları nedeniyle Antalya’da kamp yapmaya karar verdiklerini belirterek, “Bizim saha idmanlarına ihtiyacımız var.. Bugün 52. günüm. Her geçen günü sayıyorum, çok hoşuma gidiyor. Oyuncuları dinlendirmemiz gerekiyordu. Çok fazla maç yoğunluğu vardı. Böyle bir süreci ilk kez yakaladık ve iyi kullanmak istedik. Özellikle saha antrenmanları ve oynadığımız oyunu değiştirme açısından olumlu idmanlar oldu. İyi çalışıyoruz. Oyuncuların da katılımları son derece yüksek. Umarım İstanbul’a döndükten sonra başlayacağımız maç trafiğinde bunun karşılığını alırız ve katlayarak üzerine koyarız” dedi.
Michy Batshuayi ve Pjanic ile ilgili soruyu yanıtlayarak sözlerine devam eden Karaveli “Batshuayi ile ilgili biz aslında oyun beklentimizi geri alıyoruz. Sadece oynadığı pozisyondan dolayı gol beklentisi nedeniyle tam bir dönüş olmuyor. Çok fazla gol pozisyonuna giriyor. Bir golcünün bir maçta ortalama yakaladığı pozisyonun üzerinde pozisyon yakalıyor. Burada en son noktada vuruş kısmı kalıyor. Doğru pozisyonu alma, hangi vuruşu yapacağına dair doğru karar konusunda çalışıyoruz. Sadece buraya özel değil, İstanbul’da da bunları çalıştık. İnanıyorum ki Batshuayi geri kalan maçlarda vuruşlar konusunda bazı değişiklikler yaşayıp gol sayısını artıracaktır. Bütün gol konusunu onun üzerine yüklemek de doğru değil. Sadece gol kaçıran Batshuayi değil. Diğer oyuncularımızla da yakalıyoruz pozisyonları. Pjanic çok özel bir futbolcu. Onunla antrenmanda, maçta olmak, onun Beşiktaş’ta olmasını izlemek çok keyifli bir durum. Oyunu yavaşlattığına dair yorumlar oluyor ama ben onun kadar hızlı düşünen bir oyuncuya az rastladım. Sahanın tamamını görebilen, en doğru opsiyonu hızlı şekilde bulabilen bir isim. Oyunu yavaşlattığını düşünüyorum. Geriden oyun kuruyor. Pjanic’iniz varsa kullanırsınız. Her durumda topu alıp doğru opsiyonu kullanabilin bir oyuncu. Biz kendi oyunumuzu rakip alana götürmek istiyoruz. Kendi yarı alanımızda kaybettiğimiz top sayısı biraz fazla. Sadece Pjanic’i değil kendi oyunumuzu da rakip yarı alana almak istiyoruz. Bazen gol pası, kilit pas atmakta kullanmak istiyoruz. Oyuncularımız da onunla oynamaktan keyif alıyordur. Ben Sergen hocayla oynamanın keyifli olduğunu söylemiştim. Oyuncular da Pjanic için bunu düşünüyor” diye konuştu.
Teknik direktör konularının yanında konuşulmasının kendisini rahatsız etmediğini söyleyen Karaveli, “Ben her zaman camia için ne yapabilirim diye düşünüyorum. Çok kariyerli isimler konuşuluyor. Ben her uyandığımda günü en doğru şekilde geçirmeye çalışıyorum” dedi. İlk çıktığı Kayserispor maçında da çok özel bir durum yaşadığına dikkat çeken Karaveli, “Bu sorumluluk bana verildiğinde benim için kıymetliydi. Türkiye’de çok fazla gerçekleşmeyen bir durumdur. Kulübün içindeki yardımcı antrenörlerle süreç devam eder. Beşiktaş gibi büyük bir camia U19 antrenörüne güvendi. 3 günlüğüneydi ama 52 gün oldu. O gün kazanacağımıza dair büyük bir his vardı. Oyuncuların gösterdiği pozitif enerji de sahada maçın kazanılmasını sağladı” diyerek devam etti. Lider Trabzonspor’un şu ana kadar iyi gittiğini söyleyen Karaveli, “Beşiktaş’ın daha az puan almasına sebep konulardan birisi Şampiyonlar Ligi macerası oldu. Hem deplasmandaki oyunları hem de İstanbul’daki maçların tamamını izledim, çok sert ve yüksek tempolu maçlar oynandı. Kritik oyuncuların kritik anlarda sakatlanması ve tam istenilen kadrolarla lig maçlarına çıkılamaması puan kayıplarına neden oldu. Bu yüzden de en yukarıdaki rakibin form olarak gerisinde kalındı. Özellikle ligdeki maçların birçoğunda Beşiktaş kazanan oyunu oynadı” diyerek devam etti.
“Psikolojik destek çok önemli”
2000-2008 yılları arasında Beşiktaş’ın özkaynak düzeninde antrenör olduğuna dikkat çeken Karaveli, “O dönemde çalıştığımız isimlerden sadece 1 oyuncu A takım kadrosunda. O isim de Necip Uysal. O yıllar arasında çok özel oyuncularımız oldu. Hala A Milli Takım oyuncusu giyebilecek birçok oyuncu oldu. Neden yoklar. Belki bizim de eksiklerimiz oldu. Oyuncuları sadece sahada hazırlamak yeterli değil. Biz mutlaka psikolojik performans departmanını da eklemeliyiz. Bir oyuncuyu 3-5 kişi tanırken, 1 maçta bütün Türkiye tanıyor. Bunu tek başına halledemeyebilir. Hatta bizlerin yardımı bile bu durumun üstesinden gelmesi için yeterli olmayabilir. Burada işin uzmanlarından destek alınmalı. Özkaynak düzeninde bu departmanın geliştirilerek devam etmesi gerekiyor. Özkaynaktan getirdiğimiz oyuncuları hangi pozisyonda kullanabiliriz diye düşünüyoruz. U19 takımımıza da nereden transferler yapıp orayı güçlendiririz diye düşünüyoruz. Orayı güçlendirmek, Beşiktaş’ı güçlendirmektir. Ben antrenörlüğü aşkla yapıyorum. Buna devam edeceğim ama nerede devam edeceğine dair bir fikrim yok. Günler o kadar değişken ki. Futbolun sahada antrenör olan bir parçası olarak hayatıma devam etmek istiyorum. Bugün Beşiktaş’ta ama belki yarın dünyanın farklı bir yerinde mesleğini yapmak istiyorum” dedi.
“Miguel’i ben önerdim”
Daha önce oyuncu izleme antrenörlüğü yaptığını da söyleyen Karaveli, “Ben bir lige ve bir antrenöre odaklı değilim. Bir dönem oyuncu izleme antrenörlüğü yapmıştım. Gönülsüz başladığım bir işti ama sonrasında çok sevdim. Birçok oyuncuyu izleme şansım oldu. Birçok antrenörü yaptıkları ve yapmadıklarıyla değerlendirme şansım oldu. Hiç ummadığınız bir noktada amatör bir maç izlerken, orada bir antrenörün yaptığı uygulama dikkatinizi çekebilir. Türkiye’de de çok değerli teknik adamlar var. Yeni nesille ilgili çok değerli insanlar var. Ben onların da oyunlarını ve yapmak istediklerini takip ediyorum” dedi. Miguel isminin kendisinden geldiğini de söyleyen Karaveli, “Türkiye’de kendisiyle başka bir kulüpte beraber çalışan bir antrenörüm, çok olumlu bilgiler anlatmıştı bana. Saha uygulamaları, antrenman planları ve takımı hangi noktadan hangi noktaya getirdiğini söylemişti. Samet hoca, Adana Demirspor’dayken çalışmıştı ve bu da aklımda kalmıştı. Bizim bir arayışımız olduğunda bunu kulüple paylaştım. Geçmişi de göz önünde bulundurulup değerlendirildi. İyi ki burada diyebileceğim bir antrenör” diye konuştu. Son olarak transfer konusuna da değinen Karaveli, “Ofansif ya da defansif her olumsuzlukta oyuncuyu değiştirmek yerine daha çok çalışmamız gerekiyor. Oyuncunun potansiyelini nasıl ortaya çıkarmamız gerektiğine odaklanmamız gerekiyor. Mesela Salih, genç yaşta İtalya’da oynamış bir oyuncu. Neden gitti, süre almaya ihtiyacı var. Benzer bir durum Hasic için de geçerli. Gelecek vadeden bir oyuncu. Sakatlıktan döndükten sonra böyle bir kadronun içinde yer bulması pek mümkün gözükmediği için süre almak adına kiraladık. Buna ihtiyacı var. Transferi yaparken önce U19 takımımıza bakıyoruz. Benim de transfer için bir talebim olmadı şu ana kadar” diyerek sözlerini tamamladı. Toplantının ardından Kazancı ve Karaveli, basın mensuplarıyla toplu fotoğraf çektirdi.