Önder: Özel Yetkili Mahkemeler'in Türkiye halklarının sırtından inmesi gerekiyor

Önder: Özel Yetkili Mahkemeler'in Türkiye halklarının sırtından inmesi gerekiyor

HDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, mahkemenin Mustafa Balbay'ın tahliye kararının emsal teşkil etmediği gerekçesi ile BDP'li tutuklu milletvekillerinin tutukluluk haklarının korunmasına devam etmesi üzerine "Bu karar Meclisin şahs-ı manevisine hakarettir bu" dedi.

Önder ayrıca, "Özel Yetkili Mahkemeler'in Türkiye halklarının sırtından inmesi gerekiyor.  Bunca düzenlemeye karşı KCK davasında insanlar esir tutuluyor" dedi.

Sırrı Süreyya Önder'in CNN Türk'te yayınlanan 5N1K programında Cüneyt Özdemir'e yaptığı açıklama şöyle:

 

Hakkında istenen hüküm yersiz ise dışarı çıkması gerekiyor. Dolayısıyla  ortada meclisin iradesinde ve üst yargı kurumunu iplemeyen bir mekanizma var. Meclisin şahs-ı manevisine hakarettir bu.

Biz süresiz açlık grevine başlıyoruz. Bunu Meclis Genel Kurulu'nda yapacağız bunu çünkü Meclis'te odamız yok.

Özel Yetkili Mahkemeler'in Türkiye halklarının sırtından inmesi gerekiyor.  Bunca düzenlemeye karşı KCK davasında insanlar esir tutuluyor. Oysa KCK yapılanmasına baktığımızda, Kürt halkının demokratik dönüşüme yönelik ilk hamlesidir. Kürt siyasal hareketinin demokratik siyasete alan açma girişimidir. KCK Kürt siyasal hareketinin ilk siyasal dönüşüm hareketiydi.

Açlık grevine bu haksızlığın telafi edileceğine dair somut bir adım aklanıncaya kadar devam edeceğim. Sanırım başka vekillerden de katılım olacak. Sorun BDP'li vekiller değildir, sorun seçilmiş iradeyi yok saymadır. Bir anlamı ile vesyettir.

Barış süreci de unutmayalım ki açlık grevleri ile başladı. Meclis'te komisyonlara katılmıyoruz, grup kuracak sayıya ulaşmadığımız için. Biz devrimcileriz, devrimci bir gelenekten geliyoruz, bu konuda da dayanışmacı bir tutum sergilemek gerektiğini düşündüğümüz için, Meclis'te sanki böyle bir durum yokmuş gibi bütçe yapıldığı içinde bunu yapıyoruz.

 

'15 dakika yeter'

 

Gelin toplanalım, özel yetkili uygulamasını yarım saat içinde kaldıralım. Yarım saat değil, 15 dakika bile yeter. Kimse seçilmiş iradenin üzerine çıkamaz, diyen herkes bir araya gelir. Sayımız meclisin salt çoğunlundan bir kişi fazla olursa bu Özel Yetkili Mahkeme garabetinden kurtulunur. Verdikleri bütün kararlar, asılsız sayılmalıdır. Bırakın Kürt meselesini trafik meselsini bile çözemezsiniz.

 

'O lafı söylemek bana düşer'

 

Hüseyin Çelik'in söylediği, "çifte standart kabul edilemez" lafını söylemek bana düşer. Hükümet icraat makamıdır. Eğer bu kabul edilemezse bunu değişirtirirsiniz.