Gezi Parkı’na yapılacak düzenlemeye ilk karşı çıkan ve eylemin öncülerinden olan BDP İstanbul milletvekili Sırrı Süreyya Önder, gelinen noktayı değerlendirdi. İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu’yu eleştiren Önder, “Demokrasi bilinci oluşmadan romantik tweet’lerle bu mesele çözülmez. Tagallüp, icbar dili bu şekilde kullanılamaz” dedi.
İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu’yu olayların ilk günlerinde yaralanıp hastaneye kaldırılınca aradığını söyleyen Sırrı Süreyya Önder aralarında geçen diyaloğu da anlattı: ”Kendisi telefonlarıma çıkmayınca İçişleri Bakanlığı’na ulaştım. Kendilerine durumu anlattım. Akabinde Vali Mutlu beni aradı. Telefonda cümlesine, ‘Bu üç beş azgın güruh için ferasetiniz var mı?’ diye başlayınca, ‘Bu dille bir şey çözülmez’ diyerek telefonu suratına kapattım. Şimdi kalkmış sabah ezanında romantik tweet’ler atıyor. Böyle olmaz.” Önder, gelişmeleri Radikal’e şöyle değerlendirdi:
Taraf'tan Arzu Yıldız'a konuşan Önder, şunları söyledi:
Meclis’te başörtüsü ile ilgili ilk öneriyi Altan Tan ile birlikte sunduğumda, bu öneri AKP ’li vekillerin ret oyları ile kabul edilmedi. Bunu artık suiistimal etmekten vazgeçsinler.
Hükümetin köprü ismi koymak gibi bir görevi mi var? Bunlar oturup, biz köprünün adını şöyle koyalım diye karar mı veriyorlar? Ya da Yavuz Sultan Selim ismine kim karar verdi? Köprünün adı bence Lenin ve ya Pir Sultan Abdal köprüsü olsun.
Şimdi dillerine faiz lobisini dolamışlar. Şu an faiz lobisinin en bereketli dönemini yaşıyoruz. Kredi verebilmek için ‘Hızır gibi yetişti’ benzetmesi yapan bankalar var.
Eylemde Sayın Başbakan’a ve ailesine yapılan hakaretlerin karşısındayız. Taksim ve çevresinde sokaklara yazılan hakaretleri bizzat biz ellerimize boya ve fırçaları alarak sildik. Aileye, kadına yönelik hakaretler kabul edilemez. Bunun yanı sıra alana yazılan homofobik yazıları da yine biz sildik. Bu konuda dikkatli olunması için bildiri dağıttık.
Bu demokratik eylemden kendilerine bir kitle yaratmaya kimse çalışmasın. Buna oradaki kitle de izin vermedi. CHP’nin ilk gün alana girmesi engellendi. CHP’nin de bundan kendisine pay edinmesi lazım.
‘Hükümet askeri vesayeti bitirdi’ diyorlar. 27 Nisan bildirisi yayımlanınca, ‘Sabah ola hayır ola’ diyen AKP milletvekilleri vardı. Ben Galatasaray Lisesi önünde buna karşı olduğunu açıklayan 15 - 20 sosyalist ile birlikteydim.
Taksim’deki eylemlere dört AKP vekilinin çocuğu da destek verdi. İsimlerini açıklamayacağım ama onlar da alandaydı. Ben ekosistemi bozacak, 3. köprü, 3. havalimanı projelerinin tamamına karşıyım.
Çözüm süreci durmaz. Bir sıkıntı da olmaz. Bu yaşanan eylemlerden bağımsız bir süreç o. Şuna kadar görüşmeler de alınan kararlar da uygulanıyor.