Öpüşme konusunda bilmediğiniz her şey...

Öpüşme konusunda bilmediğiniz her şey...

T24- Neden öpüşüyoruz? Öpüşme ilk ne zaman ortaya çıktı? İnsanların beyni öpüşmekten nasıl etkileniyor? Romantik mi yoksa ateşli öpücük mü sevgilileri birbirine bağlıyor?..

Rita Urgan'ın Cumhuriyet gazetesinin Bilin ve Teknik ekinde yayımlanan (15 Nisan 2011) yazısı şöyle: 

• İnsanlarda dudaklar, tüm öteki hayvan türlerinden farklı olarak, dışarıya dönüktürler.

• Ne var ki, öpüşme ve benzer davranışlarda bulunan tek canlı türü insan değildir. Goril ve orangutan gibi büyük maymunlar coşku, sevgi ya da uzlaşma gibi duygularını belirtmek için dudaklarını birbirlerine bastırırlar.

• İnsanların neden öpüştükleri konusuna henüz kesin bir açıklama getirilemiyor. Ancak kimi bilim insanları bunun beslenmeyle ilgili ilk deneyimlerden kaynaklandığına inanıyor. Emzirme ve (kimi kültürlerde) çiğnenmiş lokmanın annenin ağzından alınması  sırasında bebekler dudağın birilerine değdirilmesi ile sevginin gösterilmesi arasında bir bağlantı kurmayı öğreniyor olabilir.

• Bir başka olasılık daha var: sevilen birinin yanağını koklamak, Yeni Zelanda’dan Alaska’ya, dünyanın farklı kültürlerinde oldum olası bir tanıma ve değer verme göstergesi olmuştur. Dudaklara bir öpücük kondurmak da zamanla buna eşlik eden bir geleneğe dönüşmüş olabilir.

• Gelgelelim, öpüşme evrensel boyutta bir olgu değil. Teksas A&M Üniversitesi insanbilim uzmanlarından Vaughn Bryant ve kimi başka araştırmacılar öpüşmenin sonradan öğrenilen bir davranış olabileceğini düşünüyor.

• Öpüşmeyi bilmeyen toplumlar Romalı askerler sayesinde öpüşmeyle tanıştı. Daha sonra bu görevi Avrupalı gezginler devraldı.

• İki insanın öpüşebilecek denli birbirlerine yaklaşmalarının burnun uyum sağlama konusunda bir değerlendirme yapmasına yardımcı oluyor. İsviçre Lozan Üniversitesi evrimsel dirimbilim uzmanlarından Claus Wedekind tarafından yapılan çığır açıcı bir araştırma kadınların bağışıklık genleri kendilerininkinden farklı olan erkeklerin kokularını daha çekici bulduklarını ortaya koyuyor. Farklı bağışıklık sistemi genlerinin karışması bağışıklık sistemleri daha güçlü yavruların dünyaya gelme olasılığını arttırabiliyor.

• Wedekind’in halk arasında “terli tişört araştırması” olarak bilinen deneyinde terden pek eser yoktu. Deneye başlamadan önce erkek deneklerden duş alarak üzerlerindeki kokulardan olabildiğince arınmaları istenmişti.

• Öpüşme ile ilgili ilk yazınsal belgeler, 1000 ile 2000 yıl öncesine uzanan, Kuzey Hindistan’ın Sanskrit dilindeki Veda metinleriydi. Sathapata Brahmana destanının bir bölümünde “ağızlarını birbirlerine dayamış ” sevgililerden söz edilmektedir.

• Dopamin adı verilen, mutluluk, arzular ve ödüllendirmeyle ilintili sinirsel iletkenlerin düzeyi yeni ve sıra dışı deneyimler yaşandığında artıyor. Bu durum ilk öpücüğün neden öylesine özel olduğunu da açıklığa kavuşturuyor.

• Dopamin düzeyindeki ani bir artış kimilerinde iştahsızlığa ve uykusuzluğa neden olabilir. âşık olanlarda da aynı belirtilere tanık olunur.

• Dopamin beynin ventral tegmental bölgesinde üretiliyor. Bağımlılık yaratan kokain ve benzeri uyuşturucular da beynin bu bölgesini etkiliyorlar.

• Lafayette College davranışsal sinirbilim uzmanlarından Wendy Hill’e göre, erkeklerde ateşli bir öpücük bağlanma ve güven duygularını devinime geçiren oksitosin hormonunun üretimini de artırıyor.

• El ele tutuşmak ve öpüşmek stres hormonu olarak bilinen kortizol düzeylerini düşürüyor. Buna bağlı olarak kan basıncı da düşüyor ve bağışıklık sistemi dengeleniyor.

• Ateşli bir öpücük insanda güzel avrat otunun (belladonna) yarattığı etkiye benzer bir etki yaratarak gözbebeklerinin büyümesine neden olur.

• Ruhr Üniversitesi ruhbilimcilerinden Onur Güntürkün’e göre, öpüşme sırasında insanların üçte ikisi başlarını sağa doğru eğiyorlar. Bu davranış bebeklerde ve hatta fetüslerde gözlenen başı belli bir yana çevirme konusundaki tercihlerine de ayna tutabilir.

• Evrimsel dirimbilim uzmanları sulu Fransız öpücüğünden erkeklerin kadınlara kıyasla daha çok hoşlandıklarını ortaya koydu.

• Tükürük alışverişi erkeğe üretkenlik açısından üstünlük sağlayabilir. Açık ağızlı öpücük sırasında erkek testosteronundan birazını eşine aktarır. Bu tür öpüşmeler zamanla dişinin cinsel arzularını güçlendirerek cinsellikten daha çok haz almasını sağlayabilir.

• Beyler dişlerinizi fırçalamayı asla unutmayın. New York Eyalet Üniversitesi evrimsel ruhbilim uzmanlarından Gordon Gallup kadınların öpüşmeye karar vermeden önce eşlerinin ağız kokusuna ve dişlerine erkeklerden daha çok dikkat ettiklerini ortaya koydu.

• Bir mililitre tükürüğün içinde yaklaşık 100.000.000 bakteri barınıyor.