Orhan Pamuk: Sevdiğim İstanbul'u yok ettiler; politik olarak artık orada yaşayamam

Orhan Pamuk: Sevdiğim İstanbul'u yok ettiler; politik olarak artık orada yaşayamam

Nobel Ödüllü yazar Orhan Pamuk, dikkat çekmemek için İstanbul'a 'sessizce' gittiğini belirterek, "Sevdiğim İstanbul'u yok ettiler, politik olarak artık İstanbul'da yaşayamam. Çok fazla dikkat çekmemek için oraya sessizce gidiyorum" dedi.

Türkiye'nin her zaman sorunları olduğunu ve bu sorunlara ilgisiz kalamadığını söyleyen Pamuk, "Röportajlar yüzünden politik bir yazara dönüştüm. Başlangıçta bu konularla meşgul olmadığım için meslektaşlarım tarafından eleştiriliyordum. Ancak ben sadece hikayelerimi anlatmak istiyordum" diye konuştu.

İtalya’da yayımlanan La Stampa gazetesinin “Tutto i libri (Tüm kitaplar)” adlı kitap ekine söyleşi veren Pamuk, İstanbul'un yeni halini sevmediğini söyledi.

“Hatıralarımın yok edildiği İstanbul’un bu yeni halini sevmiyorum” diyen Pamuk, şu ifadeleri kullandı:

"Orası bugün daha zengin ama daha az özgür bir şehir. Mimari, ekonomi değişti, çok sevdiğim ahşap evler yerle bir edildi. Ben yıllardır İstanbul’un eski fotoğraflarını biriktiriyorum. Bunu neden yaptığımı bilmiyorum. Belki de o zamana dair kalan tek şeyler oldukları içindir. İnsan olmak böyle bir şey; yok eder ve sonra da nostalji yapar, ama artık nostalji yapmak da politik bakımdan yanlış hale geldi."

Kendisinin de birçok bakımdan değiştiğini anlatan Orhan Pamuk, orta sınıf bir genç iken şimdi seyahat eden ve dünyayı tanıyan birisi olduğunu belirterek, Avrupa’da özellikle takdir ettiği şeylerin demokrasi, farklılıklara saygı ve güçler ayrılığı olduğunu dile getirdi.

 

"Böyle düşünen tek ben değilim"

 

Colombia Üniversitesi’nde ders veren ve uzun süredir New York’ta yaşayan Pamuk, Batı’nın artık kendisi için bir gizem olmadığını belirterek, şunları söyledi: “Batıda sıklıkla yaşıyorum ama İstanbul her zaman benim evim. Eviniz değişimden geçse bile orası sizin evinizdir ve bu değişmez. Ama artık politik olarak orada yaşayamam. Ve unutmayalım ki, son seçimlerde İstanbul’un yüzde 50’si (Cumhurbaşkanı Recep Tayyip) Erdoğan’a karşı oy kullandı. Yani böyle düşünen bir tek ben değilim.”

Pamuk, çok fazla dikkat çekmemek için İstanbul’a sessizce gittiğini de söyledi.

Batılı yazarları kıskandığını da belirten Pamuk,  “Çünkü onlarla röportaj yapıldığında ilk sorulan sorunun, ülkelerindeki siyasi durum olma ihtimali çok güç. Normal olarak onlarla kitaplarının içeriği konuşuluyor” dedi.

 

"Röportajlar yüzünden politik bir yazara dönüştüm"

 

Türkiye’nin her zaman sorunları olduğunu ve kendisine bunlarla ilgili görüşleri sorulduğunda, cevap vermek zorunda kaldığını, çünkü sorumluluk hissettiğini anlatan Pamuk, şöyle dedi: “Bu röportajlar yüzünden politik bir yazara dönüştüm. Başlangıçta bu konularla meşgul olmadığım için meslektaşlarım tarafından eleştiriliyordum. Ancak ben sadece hikayelerimi anlatmak istiyordum.”

Muhabirin “İstanbul, iki dünya arasında bir sınır, Batı ve Doğu ile İslam ve Hristiyanlık arasında bir köprü. Dün, tarihin dışında olmak anlamına gelirken, bugün tarihin tam da ortasında” sözleri üzerine Orhan Pamuk şunları ifade etti:

“Ben bir köprü olmak istemiyorum. Kararlılıkla Türkiye’nin geleceğinin Batı’da olduğuna inanıyorum, ben bu inançla büyüdüm: Batılı, açık, laik, burjuva bir eğitim aldım. Bugün İstanbul’da (Türkiye’de) düşünce özgürlüğü yok ve bu beni kızdırıyor, üzüyor ve allak bullak ediyor.”