Orman Mühendisleri Odası'ndan zehir zemberek rapor

Orman Mühendisleri Odasınca, 31 Temmuz-4 Ağustos 2008 arasında Antalya'da çıkan orman yangınlarına ilişkin hazırlanan raporda, "Yangın Amirliği" müessesesinin etkisiz bırakılması sonucu yangınların büyük zararlara neden olduğu savunuldu. Orman Mühendisleri Odasınca yürütülen çalışmada oluşturulan komisyonun hazırladığı raporda, Antalya Orman Bölge Müdürlüğü Serik ve Taşağıl orman işletme müdürlüklerinin görev sahalarında çıkan yangınlara ilişkin değerlendirme ve öneriler yer aldı. Marmaris'te 1979'da çıkan orman yangınında 13 bin 260 hektarlık orman alanı yandığı anımsatılan raporda, "Serik ve Taşağıl orman işletmelerinde ülkemiz tarihinin ikinci en büyük orman yangını yaşanmış, bu yangında mevcut orman amenajman planlarına göre 13 bin 18 hektarı verimli koru ormanı ve 3 bin 907 hektarı bozuk koru ormanı olmak üzere 16 bin 925 hektar orman alanı tahrip olmuş ve tahminen 1 milyon 674 bin metreküp dikili ağaç yanmıştır" denildi. Türkiye'nin 5.5 milyon hektar orman alanının birinci derecede yangına hassas bölgede bulunduğuna dikkat çekilen raporda, mühendislik açısından bakıldığında Akdeniz çanağında bulunan bir ülkede yılda ortalama 6 bin ila 8 bin hektar arasında orman alanının yanmasının beklendiği ifade edildi. Yangına ilk müdahaleyi yapan arazöz ekibinin yanında yer alan müdahale ekibinin hava durumuna göre yeterli işçiye sahip olmadığı, ek ilk müdahale veya hazır kuvvet ekibinin acilen sevk edilemediğinin ve yangına etkili müdahalenin yapılamadığının anlaşıldığı belirtilen raporda, "Yangının çıktığı anızla kaplı tarım alanı ile orman arasında hiçbir önleyici tedbir alınmamış olduğunda düşük enerjili anız yangını kolaylıkla ormana sıçraya31.08.2008 - 09:29:55labilmiştir" denildi. Özellikle, yangına birinci derecede hassas olan orman alanlarındaki planlı orman yolları ve yangın emniyet yollarının yapılması gerektiği kaydedilen raporda, "İnsan yoğunluğunun ve tarımsal aktivitelerin ve dolayısıyla yangın riskinin yüksek olduğu bu tür orman-tarım alanı ara kesitlerinde, tarım biçiminin değiştirilmesi, ilgililerin eğitilmesi ve dikkatlerinin yoğunlaştırılması gibi özel tedbirler alınmalıdır" önerisine yer verildi. "Orman Köylüleri işe alınsın" "Yangına müdahale eden yer ekiplerinin eksik işçi sayısına sahip, yaşlanmış kadrolu işçilerden oluştuğu ve yeterli performansta olmadıkları anlaşılmıştır" denilen raporda, bu yıl içinde Antalya Orman Bölge Müdürlüğünde yeni hiçbir yangın işçisinin alınmadığının gözlemlendiği ifade edildi. İşçi eğitiminde Orman Mühendisleri Odası, Orman Genel Müdürlüğü ve Milli Eğitim Bakanlığı arasında iş birliği protokolü yapılması gerektiği ifade edilen raporda, "5531 sayılı kanunun 4. ve 5. maddelerindeki esaslar göz önüne alınarak hizmet alımı yöntemiyle, orman köylerinde yaşayan, bu konuda eğitilmiş, iş verimi yüksek, ergonomik ekipmanla teçhiz edilmiş sertifikalı işçiler alınmalıdır. İşçi seçimlerinde siyasi müdahaleler olmamalıdır" denildi. Raporda, şu görüşlere yer verildi: "Bu yangında, mevzuatta yer alan 'Yangın Amirliği' müessesesi etkisiz hale getirilmiştir. Bu nedenle, Antalya Orman Bölge Müdürü, Orman Genel Müdür Yardımcısı ve Koruma Daire Başkanının, yangının ilk gününden itibaren birlikte yangını yönettikleri anlaşılmış olup, yangın yönetiminde ciddi sorunlar yaşanmıştır. Yangında yanan alanların miktarı kamuoyundan saklanmaya çalışılmıştır. Orman idaresinin en yetkili ağızlarından yangın sırasında ve yangın sonrasında yanan alanların 4-5 bin hektar civarında olduğu bildirilmiş, yanan alanların gerçek miktarları kamuoyuna doğru bir şekilde aktarılmamıştır. Halbuki uydudan anında ve sürekli olarak çekilen görüntülerden yanan orman alanlarının genişlikleri izlenebilmektedir. Nitekim, medyada yanan alanların gerçek miktarlarına yönelik bazı haberler de çıkmıştır. Orman Genel Müdürlüğünün yangın önleme ve mücadele organizasyonundaki mevcut yapılanması değiştirilmelidir. Yangının büyümesi ve yerleşim yerlerine ulaşması nedeniyle yangın davranış tahminleri sağlıklı olarak yapılamamış, yangın amirliğince etkili 'karşı ateş' tekniği işlevsel hale getirilememiş, işçi, teknik eleman ve yöneticilerin eğitim eksikliği hissedilmiştir."