Ortadoğu'daki olaylar Türk ekonomisini etkiler

Ortadoğu'daki olaylar Türk ekonomisini etkiler

T24 - Wall Street Journal'ın yayımladığı "Türkiye için Mısır Risk ve Fırsat" başlıklı analizde ayaklamaların, ekonomisi sıcak paraya dayanan Türkiye'yi riske açık bırakacağını yazdı.

ABD’nin borsa ve iş dünyasının gazetesi The Wall Street Journal’ın yayımladığı “Türkiye için Mısır Risk ve Fırsat” başlıklı analizde “Türk yetkililer, Mısır’daki siyasi kriz hem kaygı hem de hoşnutlukla izliyor” savı öne sürüldü. Türk yetkililerinin, yatırımda bir gerilemeden endişelendiği ancak Türkiye’nin, bölgedeki çöken otokrasilerin yerine gelebilecek sistemler için bir model haline gelebileceği için ülkenin diplomatik etkinliğinin artacağını düşündüğü kaydedilen analize şöyle devam edildi:

“Türkiye bölge için alternatif model olabilir"

"Tunus, Mısır ve Yemen’deki rejim karşıtı gösteriler, dikkatleri, Türkiye’nin demokratik özgürlükleri dinle birleştirmedeki göreli başarısına çekti. Yakında demokratik bir yönetim ile İslamcı bir yönetim arasında bir seçim yapmak zorunda kalabilecek ülkeler için alternatif bir model gibi ortaya çıkabilir.”

Bunun “Türkiye’nin Ortadoğu’daki büyüyen etkinliğini daha da derinleştireceği” görüşünün dile getirildiği analizde bu sürecin AKP’nin 2002 yılında seçimden galip çıkmasıyla başladığı, partinin bu yıl üçüncü defa seçim kazanmasının beklendiği kaydedildi.

Analizde Royal Bank of Scotland’ın yükselen piyasalar stratejisi Timothy Ash’un değerlendirmelerine de yer verildi. Ash “Türkiye’deki AK Parti hükümetinin, şimdi arabulucu olarak bir rol alma konusunda gerçek bir şansı olabilir, böylece bölgedeki etkinliğini daha da pekiştirir” derken Türkiye'nin bölgede benzer olayların olması riski bulunmayan tek ülke olarak görüldüğünü de söyledi.

“Türk ekonomisi ile ilgili sorun var"

ABD Başkanı Barack Obama’nın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı telefonla aradığına da dikkat çekildikten sonra “Ancak Türkiye'nin, yakın vadede, yatırımcı hissiyatındaki ani kaymalara hassas olan ekonomisi ile ilgili bir sorunu var” yorumu yapıldı.

Mısır’daki yoğunlaşan protestoların borsaları vurduğuna, petrol fiyatlarını yukarıya çektiğine, yatırımcıların yükselen piyasalardan uzak kalmalarına yol açtığına dikkat çekilen analizde Türk hisselerinin düştüğünün, borsa endeksi ve liranın zayıfladığının borç sigortalama maliyetinin son beş ayın en yüksek düzeyine çıktığının altı çizildi. Analizde şöyle devam edildi:

"Türkiye’nin Mısır ve Tunus ile olan yıllık 4 milyar dolarlık ticaret hacmi, 300 milyar dolarlık toplam ticaret hacminin sadece küçük bir kısmıdır. Ancak iktisatçılar, Türkiye’nin çok canlı ekonomisinin, petrol fiyatları tırmanırsa veya tedirgin uluslar arası yatırımcılar bölgesel bir risk algısı ile ülkeye akmış olan sıcak para yatırımlarını geri çekerse, özellikle riske açık olacağını söylüyorlar."

“Bölgedeki protestolar sürerse Türkiye riske çok açık olur"

Bunun nedeni olarak Türkiye’nin, hızla yükselen cari açığın finansmanında giderek artan bir biçimde bu tür spekülatif yatırımlara dayanmasının gösterildiği analizde Londra’daki Capital Markets Economics’in yükselen piyasa ekonomisti Neil Shearing’in “Bölgede protestolar sürerse ve bölgede daha çok protesto olursa Türkiye riske çok açık olur. Sadece coğrafyası nedeniyle değil, ekonomisinin yapısı, hızlı bir sıcak para çekilişi ve ülkenin büyük bir enerji ithalatçısı olduğu için yüksek petrol fiyatlarının, cari açığı kötüleştireceği anlamına gelir” değerlendirmesi de aktarıldı.

“Merkez'in tartışmalı stratejisine ilişkin kaygıları körükleyebilir"

WSJ’daki analizde Dış Ticaret’ten sorumlu Devlet Bakanı Zafer Çağlayan’ın, Mısır veya Tunus’ta yatırımları olan şirketlerin yöneticilerini, “kriz toplantısı” için Ankara’ya çağırdığına dikkat çekildikten sonra “Ekonomistler aynı zamanda bölge genelindeki protestoların zamanlanmasının yatırımcıların Türkiye’nin Merkez Bankası’nın tartışmalı para politika stratejisine ilişkin kaygıları körükleyebileceği uyarısını da yapıyorlar” denildi.

Analize son verilirken Merkez Bankası’nın sıcak parayı caydırmak için faiz oranlarını indirirken zorunlu karşılıkları artırdığına işaret edilerek “Ancak adımlar, Türk varlıklarını aşığa çekti ve yatırımcıların ülkenin büyüme olanaklarına güvenini olumsuz etkiledi” görüşüne de yer verildi.