Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından düzenlenen "19. Milli Eğitim Şurası" 3. gün çalışmalarını tamamladı. Öğretim programları ve haftalık ders çizelgelerinin görüşüldüğü komisyonda, Osmanlı Türkçesi'nin zorunlu ders olarak bütün liselerin öğretim programlarında yer alması benimsendi.
Anadolu Ajansı'nın haberine göre, Antalya'da düzenlenen şurada, "Öğretim Programları ve Haftalık Ders Çizelgeleri", "Öğretmen Niteliğinin Arttırılması", "Eğitim Yöneticilerinin Niteliğinin Arttırılması" ve "Okul Güvenliği" konularının ele alındığı komisyonlar, 3. gün çalışmalarını sonlandırdı. Öğretim programları ve haftalık ders çizelgelerinin görüşüldüğü komisyonun, öğleden sonraki oturumunda, lise kademesine ilişkin öneriler ele alındı. Öğrencinin bir haftada aldığı toplam ders sayısının çeşit olarak azaltılması amacıyla derslerin bir kısmının dönemlik olarak uygulanması; dil ve anlatım dersi ile Türk edebiyatı dersleri birleştirilerek, "Türk dili ve edebiyatı" dersi olarak verilmesi; gerekli yasal düzenlemeler yapılmak suretiyle sağlık bilgisi dersi ile trafik ve ilk yardım derslerinin içeriklerin sadeleştirilerek ilgili derslere dağıtılması; bütün ortaöğretim kurumlarında haftalık ders saatinin azaltılması önerileri benimsendi.
Osmanlı Türkçesi'nin liselerde zorunlu ders olarak bütün liselerin öğretim programlarında yer alması önerisi oy çokluğuyla kabul edildi.
Önerinin görüşülmesi sırasında bazı katılımcılar, Türk halkının kendi dedesinin mezar taşını okuyamayan tek millet olduğunu ve toplumda Osmanlı Türkçesi'ne bir talep bulunduğunu ifade etti. Aleyhte söz alan katılımcılar ise, tarihi metinlerin okunmasında sorunlar yaşandığını, ancak tarihe merakı olan öğrencilerin bu dersi seçmeli olarak alması gerektiğini söyledi.
Komisyonda, genel ortaöğretim kurumları (Anadolu lisesi, fen lisesi, sosyal bilimler lisesi) tek bir okul çatısı altında birleştirilip farklı program türlerinin uygulanabilmesi konusunda tartışmalar yaşandı. Bazı katılımcıların, genel liselerin Anadolu Liselerine dönüştürüldüğü hatırlatarak, bu dönüşümden verim alınamadığını ifade etmesi üzerine öneri oy çokluğuyla reddedildi. Katılımcılar önerinin kabul edilmemesini alkışladı.
Liselerde hazırlık sınıfı uygulamasına son verilmesi önerisi de oy çokluğuyla reddedildi. Din kültürü ve ahlak bilgisi derslerinde "Alevilik" konusunun ele alınması önerisi de daha önce bu konunun görüşüldüğünün belirtilmesi üzerine, gündeme alınmadı.
Eğitim yöneticilerinin niteliğinin arttırılması komisyonunda ise okul müdürlerinin ve müdür yardımcılarının seçimi, atanması, eğitimi gibi konular üzerinde üyelerin müzakereleri sürdürüldü.
Genel bütçeden pay ayrılarak okul veya kurum bütçesi oluşturulması, okul veya kurum yönetimince bunun etkili kullanımını sağlayacak, bütün gelir ve harcamaların yasal güvence altına alınması; lisansüstü programlarda okul kademelerine özgü programlar açılması (Özel eğitimin yönetimi, mesleki teknik eğitimin yönetimi, ilköğretim yönetimi, ortaöğretim yönetimi, yükseköğretimin yönetimi gibi). Tezsiz yüksek lisans programında olduğu gibi uygulamacılara yönelik olarak eğitim doktorası programı açılması önerileri benimsendi. Ayrıca, lisansüstü eğitim yapan yöneticilerin bu eğitimlerinin karşılığı, lisansüstü eğitim tazminatı olarak iyileştirme sağlanması, yönetici atamalarının eğitim öğretime başlamadan bitirilmesi önerilerinde görüş birliğine varıldı.
Öğretmen niteliğinin arttırılması komisyonunda da öğretmenlere ödenen ücretler de gündeme geldi. Öğretmenlere, emekli olduktan sonra maaşlarının çok düşmesi sebebiyle ek gösterge verilmesi yönündeki görüşler de komisyon üyeleri tarafından tartışıldı.
Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde görev yapan öğretmenlere de ek ücret ödenmesi yönündeki görüşler de komisyonda ele alındı.
Komisyonda ayrıca MEB'in üzerinde bir çalışma yürüttüğü rotasyona ilişkin görüşler de dile getirildi. Bu görüşler arasında öğretmenlerin teşvik edilerek isteğe bağlı olarak rotasyona özendirilmeleri yönündeki görüş öne çıktı.
Eğitim fakültelerine öğrenci alımında, aralarında uzmanların, akademisyenlerin ve sendika temsilcilerinin de yer aldığı geniş katılımlı komisyon üyeleri tarafından "mülakat" yapılması yönündeki görüşler de dile getirildi.
Öğrencilerin, öğrenimleri süresince öğretmenlik mesleğine uygun olmadıkları yönünde bir tespitin olması halinde de bu öğrencilerin üniversitelerin başka bölümlerine yatay ve dikey geçişlerinin kolaylaştırılması konusu da üyelerce ele alındı. Komisyon üyelerinden bazıları ise mülakatın yanında tezli yüksek lisansını tamamlayanlar arasından öğretmenlerin seçiminin yapılması yönünde görüş bildirirken, bazıları ise mülakatla seçime karşı görüş bildirdi.
Stajyer öğretmenlerin alanında tecrübeli bir öğretmen rehberliğinde görev yapması ve birden fazla okul türlerinde de stajlarının sağlanması yönünde görüşler bildirildi.
Komisyonda, öğretmenlerin performanslarını da dikkate alan yazılı sınava da yer verilen kariyer basamakları uygulaması da gündeme geldi.
Komisyonda, öğretmenlik mesleğine ilişkin mevzuatları birleştiren ve öğretmenlik mesleğinin uzmanlık statüsünü geliştirecek "Öğretmenlik Meslek Kanunu" çıkarılması teklifi de komisyon üyelerince tartışıldı, ancak oylama yarına bırakıldı.
Komisyonda, tartışılan tüm görüş ve öneriler yarın üyelerin oylarına sunulacak.
"Okul Güvenliği", "Öğretmen Niteliğinin Arttırılması", "Eğitim Yöneticilerinin Niteliğinin Arttırılması" komisyonlarında da önerilerin görüşülmesine yarında devam edilecek. Müzakereler, neticesinde oy birliğine varılan maddeler, genel kurula sunulmak üzere hazırlanan rapora eklenecek.
Raporlar, Cumartesi günü genel kurulda oylanacak ve kabul edilen öneriler tavsiye kararlarına dönüşecek.