Otomotiv sektörü geleceğini AB dışı pazarlarda arıyor

Otomotiv sektöründe geleneksel pazarların doyuma ulaştığı, sektörün büyümesini devam ettirebilmesi için Avrupa Birliği (AB) dışındaki pazarlara da önem verilmesi gerektiği belirtiliyor. Dış Ticaret Müsteşarlığı (DTM) ile İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi (İGEME) uzmanlarının hazırladığı "Küresel Otomotiv Piyasaları ve Türk Otomotiv Sanayii" adlı raporda, geleceğin pazarları olarak görülen Çin, Hindistan, Güney ve Orta Amerika, Rusya, Orta ve Doğu Avrupa'da pazar payının artırılması için çalışmalar yapılması gerektiği ifade edildi. Raporda, gelişmiş 7 ülkenin milli gelirinde meydana gelecek yüzde 1'lik artışın Türkiye'nin otomotiv ihracatını yüzde 10 artırdığına da dikkat çekildi.

 

 

Raporda, otomotiv yan sanayinin de önümüzdeki dönem önemli bir tercih noktasına geleceği anlatıldı. Bu alanda faaliyet gösteren firmaların 30 kadar büyük küresel yan sanayi şirketinin tedarikçisi olmayı sürdüreceği ya da kendilerinin birer küresel oyuncu olacağı vurgulandı. Raporda, yan sanayinin küresel oyuncu olması için tasarım kabiliyetini geliştirmesi, üretimin yapılacağı yerde üretim veya ortaklıklarının bulunması ve kurumsallaşma, insan kaynağı ile AR-GE'ye yatırım yapması gerektiği kaydedildi.

 

Ulasal strateji yetersiz

 

Yan sanayinin dışarıya açılmasına ilişkin sektörde son zamanlarda çeşitli eğilimler de hissediliyor. Bu doğrultuda İstanbul Ticaret Odası (İTO), 4-6 kasım tarihleri arasında Las Vegas'ta yapılacak AAPEX Otomotiv Yan Sanayi Fuarı'nın duyurularını yapmaya başladı. 100 binlerce kişinin ziyaret ettiği bu fuara geçen yıl 15 yerli firma katıldı.

 

DTM'nin raporunda, sektörün yakın geçmişteki performansını sürdürmesi ve ekonomiye katkısını artırabilmesinin önündeki sorunlara çözüm önerileri sıralanırken, öncelikle teknoloji ve küresel rekabeti esas alan ulusal stratejinin yokluğuna değinildi. Raporda, "Özellikle YTL'nin aşırı değerlenmesi ve girdi maliyetlerindeki artışlar Çin ve Hindistan'la rekabeti giderek daha da zorlaştırıyor. Hükümet ve özel sektör arasındaki işbirliğinin artırılması zorunlu" denildi. Üretim yapan sektör firmalarının üretimlerini ya dışarıdan lisansör bir firmayla ya da yabancı bir şirketin ortaklığıyla sürdürdüğü belirtilen çalışmada, ulusal marka çıkarılması için devlet desteğinin artırılması önerildi.

 

Raporda ayrıca, sac ve plastik hammaddesi gibi ithalata dayalı ana girdilerin yerel kaynaklardan temini için üretim mekanizmalarının hayata geçirilmesi ve bu yönde AR-GE teşviği sağlanması gerektiği anlatıldı.

 

Pazarda tasarımın öneminin arttığına değinilen çalışmada, bu konuda söz sahibi olmak için "tasarım-geliştirme-prototip-kalıp" gibi üretim öncesi tüm safhalarda yerlileşmenin sağlanması ve yeni projelerin Türkiye'ye getirilmesi ile bu konuda vasıflı eleman çalıştırılması önerildi.

 

Parça üreten yerli firmaların yerel tasarım ortaklığı için küresel araç üreticilerinin dizayn ve AR-GE bölümlerini Türkiye'de konumlandırmalarını sağlamanın önemine de değinildi.

 

 

Otoda hedef yıllık 2 milyon adet üretim

 

► Türkiye motorlu araç üretiminde dünyada 16'ncı, AB içinde 5'inci sırada...

► Türkiye, AB'nin hafif ticari araç ve otobüs üretiminde lider...

► Sektör 1.5 milyon adet üretim kapasitesine ve 250 bin istihdama sahip.

► Üretimin 2 milyona, istihdamın 500 bine, ihracatın da 40 milyar dolara çıkarılması hedefleniyor.

► 2010 üretim hedefi için 3,5 milyar dolarlık ek yatırım gerekiyor.

►1964'te yüzde 15 olan yerli parça kullanım oranı, bugün bazı araçlarda yüzde 90'a ulaştı.

► Motorlu kara taşıtları ithalatında ara mal ve parça oranı ise yüzde 47 oldu.

► Rusya yaşlı araç parkı nedeniyle, Brezilya ve Arjantin'de büyüme öngörüleri nedeniyle önemli potansiyel pazarlar.

Otomotivde geleneksel pazarların doyuma ulaştığını belirten sektör temsilcileri, rotayı Çin, Hindistan, Rusya ve Latin Amerika ülkelerine çeviriyor...

 

Tutku Ayvaz / Referans