Hülya Karabağlı T24/ ANKARA TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu ilk toplantısında 17 yaşındaki oğlunu teröre kurban veren AKP Diyarbakır Milletvekili Oya Eronat’ın gözyaşı dökmemek için çaba gösterdiği hüzünlü yüzü ve duygulu sözleri damgasını vurdu. 
“İntikam için siyasete girmedim” diyen Eronat, “Geçmişte çok hatalar yapıldığının bilincindeyim. Siyasete bu nedenle girdim ama intikam amacıyla girmedim” dedi. IRA modeline karşı çıkan Eronat, “ İrlanda İngiltere’den kız alıp vermemiştir. Oysa biz de kan karışmıştır”. ‘Evladını dağda kaybedenlerin acılarına tanıklık ettim’ Milletvekili genel seçimlerinde izlenimlerinden notlar veren Eronat, “ Evladını dağda kaybedenlerin acılarına tanıklık ettim. 14-15 yaşındaki çocukların bilinci olmaz . Bunlar kandırılarak, kaçırılarak zorla dağa götürülüyor. Ben o çocuklar içinde üzüldüğümü söylemek istiyorum”. ‘Diyarbakır pandomim sanatçısı’ “Güneydoğu’ya dışarıdan bakmak çok farklı’ diyen Eronat, “ Adıyaman’ı, Urfa’yı Güneydoğu’dan saymıyorum. Oradaki hayatlar çok farklı” diyen Eronat, Diyarbakır’ı neden ayrı tuttuğunu şöyle aktardı: “Ben göbekten geliyorum, Diyarbakır’dan geliyorum. Diyarbakır pandomim sanatçısı durumuna düştü. Seçim zamanı yaşanan hareketler var. Birisi kapıyı açar. AKP Partili olduğunuzu anladığında, BDP dışında bir partili olduğunuzu anlamışsa, takındıkları tutum şudur. Elini ağzına götürerek sus işareti yapılır. İşaret parmağı ile yukarıyı gösterir.Bunun anlamı şudur. Üst katımda BDP’li var. Aman beni konuşturma. Gözüyle ‘oy verdiğini’ anlatır. Üstünüze kapı kapanır. Eğer, farklı bir görüşü varsa, kapı kapanır. Ben iki seçimde de bunu yaşadım”. ‘Kepenk kapatma belgesini gösterdi’ Eronat, komisyon üyelerine elindeki ‘kepenk kapatma’ ile belgeyi gösterdi. “ Bu esnafın nasıl zulme uğradığının belgesidir” diyen Eronat, “ KCK-PKK’lıların dağıttığı bu bildirilerde nasıl bir zulüm yarattığını görürsünüz” Bombalı saldırıda ölen oğlunu anlattı AKP’li Eronat, bu konuşmasının ardından bombalı saldırıda 17 yaşında ölen oğlundan söz etti. “Bir anne evladının naaşını gördüğü zaman şükreder mi? Ben şükrettim. Çünkü benim oğlum tek parçaydı. Onu öpebildim”. “ Tek evladımdı” diyen Eronat, “Fizik, matematik formüllerini yazılı olduğu kağıt, hiç üzerinden ayırmadığı MP3 üzerindeydi. Siyasetten haberi olmayan biriydi”. Gözyaşlarını tutmakta zorlanan Eronat, komisyon üyelerine “ Özür diliyorum. Hiç ağlamış değilim. 3.5 yıldır. Ağlamıyorum dolmuşum” dedi. “Çocuğumun sevdiği yemekleri yiyemiyorum. Hababam Sınıfı müziğini dinleyemiyorum. Çünkü oğlum çok seviyordu. Anlatacağım çok şey var ama daha fazla devam edemeyeceğim”. Geçmişte çok hatalar yapıldı AKP’li Eronat, “Geçmişte çok hatalar yapıldığının bilincindeyim. Siyasete bu nedenle girdim ama intikam amacıyla girmedim” dedi ve “ Genel seçimde evladını dağda kaybedenlerin acılarına da tanıklık ettim. 14-15 yaşında çocukların bilinci olamaz. Bunlar kandırılarak kaçırılarak zorla dağa götürülüyorlar. Ben o çocuklar içinde üzüldüğümü burada söylemek istiyorum”. 800’den fazla kurşun Terörün büyük bir sorun olduğunu ancak çözülmesi gerektiğini anlatan Eronat, “ İş şirazesinden çıkmış. Batman ve Siirt’e gittik. 4 kızı kaybettik. 2 kızın belden aşağısı tutmuyor. 800’den fazla kurşun sıkılmış. Nasıl bir cinnet geçirme çıldırma durumudur. Neyin intikamıdır. Terör terördür. Bunun haklılığı yok. Yaşamaktan daha kutsal bir hak yok” Sinemaya gidemeyen genç kıza eylem için izin “Gençler özgür olma yolu olarak terörü seçiyorlar daha doğrusu destekliyorlar” diyen Eronat, “Feodalitenin ağırlığı kalkmıştır. Genç kız sinemaya gidemezken eyleme gidiyorum dediğinde izin alabilmektedir. Veya Nevruza gidiyorum dediğinde izin verilmektedir. O ortamlar onlar için sosyal ortamlardır. Bu kadar desteklenmesinin bir sebebi de budur. Bir de gençler orada eylemlerle uyuşturuluyor. KCK davasının önünde eylem yapılacaksa benim bildiğim sloganla yapılır. Ya da oturursunuz. Ama davul zurnayla halay olayı vardır”. Bölgede büyük bir zulüm yaşanıyor “Diyarbakır’da BDP dışında hiçbir partiye oy verdiğinizi söyleyemezsiniz” diyen Eronat, “İnsanlarla ancak gözlerinizle anlaşırsınız birbirinizi gözlerinizden anlarsınız. Onlar gibi düşünüyorsanız demokratsınız. Onlar gibi düşünmüyorsanız ölürsünüz. Kafanız kırılır. Arabanız yakılır. Binlerce broşürüm yakıldı. Arabamıza bayrak asamadık. Kendimizi afişe edemedik. Broşürleri gizli kapaklı dağıttık. Güneydoğu’da büyük bir zulüm yaşanıyor. Lütfen komisyon kurulsun. Kral çıplak diyenleri dinleyin”.
