ÖZBEK: ''SEYFİ OKTAY ARACI OLDU'' ANKARA (A.A)

-ÖZBEK: ''SEYFİ OKTAY ARACI OLDU'' ANKARA (A.A) - 27.08.2010 - Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Başkanvekili Kadir Özbek, Eski Adalet Bakanı Seyfi Oktay'ın bazı hakimlerin sıkıntıları için aracı olduğunu, bu amaçla birlikte yemek yediklerini söyledi. Eski Adalet Bakanı Seyfi Oktay'ın, HSYK'ya müdahale ettiği iddialarının sorulması üzerine Kadir Özbek, şunları söyledi: ''Bu tür söylemler ve haberler Oktay ile ilgili yasal işlem yapıldıktan sonra ortaya çıktı. Oktay'ı çalıştığım dönemde Adalet Bakanı olduğu için tanırım, uzun süreden beri de görüşemiyordum. İki hakim arkadaşımız, Oktay ve ben yemek yedik. Gelen arkadaşlarımız İstanbul 10 ve 14. ağır ceza mahkemesi başkanları. Kendilerin bir takım sıkıntılıları olduğunu söylediler. Adeta 'bizi buradan kurtar, çalışacak durum kalmadı' dediler.''  ''Bu taleplerin gelmesi doğal, ancak bu tür birisinin aracılık etmesi doğal değil.'' diyen Özbek, ''Sevdiğiniz, saydığınız bir Bakanın referansını gözardı edemezsiniz. Ancak o dönem herhangi bir işlem yapmadık. Bu kararnamede bu arkadaşlarımız alınsın diye önerdim. Köksal Şengün'ün benimle görüşmek istediğini de Seyfi bey iletti. Köksal bey de geldi, Yargıtay üyeliği istedi. Bunun uygun olmayacağını, davaya müdahale anlamı taşıyacağını, kusura bakmaması gerektiğini söyledim.'' diye konuştu. -İDEOLOJİK GÖRÜŞÜMÜZ VARDIR- Başbakan Erdoğan'ın, HSYK ve yargı organlarının ''ideolojik karar verdiği'' yönündeki açıklamalarının hatırlatılması üzerine de Özbek, şöyle konuştu: ''Sadece ve sadece Anayasa'nın bize verdiği idari görevi, hakim bağımsızlığı ve teminatı esaslarına göre yapmak istiyoruz. Bu noktada, kendileriyle çeliştiğimiz, zaman zaman değişik uygulamaları gördük, ama olması gereken buydu. HSYK'nın ve Türk yargısının ideolojik bir görüşü vardır, bu görüş anayasamızın başlangıç bölümünde yazılı. Atatürk ilkelerine bağlı, demokratik, laik, sosyal hukuk devletinin gerekleridir. Bizim ideolojimiz bu, ancak bunun dışında bir beklenti, bir duruş, bir taraf olma durumu varsa elbette biz de karşı ideoloji olarak değerlendirmeliyiz.''