Özel harekât polisinin öldürdüğü Aslı Yılmaz'ın "uzaklaştırma kararını uzatma" talebi, "delil yok" denilerek reddedilmiş

Kırşehir'de özel harekât polisi Hüseyin Emre Yılmaz'ın (33), 10 el ateş edip öldürdüğü boşanma aşamasındaki eşi Aslı Yılmaz'ın (33), 1 ay önce sona eren uzaklaştırma kararının uzatılma talebinin, Antalya 9. Aile Mahkemesi'nce, şüphelinin şiddette bulunacağına yönelik delil olmadığı için reddedildiği ortaya çıktı. Görgü tanığı oğulları A.Y.'nin (5), psikologla alınan ifadesinde, "Ben çok korktum. Annemi çok seviyorum" dediği öğrenildi.

Olay, 22 Ocak'ta saat 12.00 sıralarında, Ahievran Mahallesi 726. Sokak'ta meydana geldi. Antalya'da görevli özel harekât polisi Hüseyin Emre Yılmaz, Kırşehir Emniyet Müdürlüğü'nde görev yapan boşanma aşamasındaki eşi Aslı Yılmaz'ın yanına geldi. Oğulları A.Y.'yi otomobilde bırakan çiftin, çocuklarının velayeti nedeniyle sokaktaki tartışması, kavgaya dönüştü. Hüseyin Emre Yılmaz, belinden çıkardığı tabancayla eşine 10 el ateş edip öldürdü, ardından aynı silahla kendini vurdu. Başından yaralanan Yılmaz, çağrılan ambulansla, Kırşehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Aslı Yılmaz'ın cenazesi de aynı hastanenin morguna konuldu. Olay, çevredeki bir kişi tarafından cep telefonuyla görüntülendi.

Çiftin çocukları A.Y.'nin, devlet korumasına alındığı öğrenildi. Aslı Yılmaz, dün Malatya'da toprağa verilirken, Hüseyin Emre Yılmaz'ın ise hastanedeki tedavisinin sürdüğü belirtildi.

Olayın detayları ortaya çıktı

Bu arada, olaya ilişkin yeni detaylar ortaya çıktı. Geçen yıl mayısta Hüseyin Emre Yılmaz tarafından açılan boşanma davasında Aslı Yılmaz, boşanmak istemediğini çocuklarının bulunduğunu söyledi. Bunun için eşi Hüseyin Emre Yılmaz'a mesaj atan Aslı Yılmaz'ın, "Sana düşünmek için 24 saat zaman veriyorum. Hüseyin, beni de çocuğunu da şartsız, koşulsuz seveceğini söylüyorsan buyur gel. Evimin, yuvamın kapılarını açıyorum sana. Göreve gideceksin, aklın ne bizde kalsın ne de bizim aklımız sende. Neticede çocuğumun babasısın. İyi düşün, ben sana şartlar, koşul sunmadan gel diyorum. Ha kabul etmiyorum diyorsan da kendin bilirsin. Ben çocuğum için atıyorum bu adımı karar senin" dediği ortaya çıktı.

Bu teklifi kabul etmeyen Hüseyin Emre Yılmaz, eşine boşanma davası açtı. Ardından Hüseyin Emre Yılmaz, eşini rahatsız edince Aslı Yılmaz, Kırşehir Aile Mahkemesi'ne başvurup uzaklaştırma kararı istedi. Mahkeme, Hüseyin Emre Yılmaz'ın 6 ay süreyle boşanma aşamasındaki eşinden uzaklaştırılmasına karar verip, silahına da el koydu. 6 Aralık'ta Yılmaz'ın uzaklaştırma kararı sona erdi. Aslı Yılmaz, uzaklaştırma kararının uzatılması için bu kez eşinin görev yaptığı şehir olan Antalya 9. Aile Mahkemesi'ne başvurdu.

Mahkeme, yapılan başvuruyu şüphelinin şiddette bulunacağına yönelik delil olmadığı için reddetti. Reddetme gerekçesinde şu ifadelere yer verildi:

"Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, karşı tarafın talep edene yönelik şiddet eyleminde bulunduğuna veya bulunacağına yönelik yeterli delil ve emare sunulmadığı, 6284 sayılı Kanun kapsamında tedbir verilmesini gerektirir şiddetin varlığına devam ettiğine yönelik somut beyan ve delil bulunmadığından bu kapsamda yasal şartları oluşmayan talebin reddine karar vermek gerekmiş. Önleyici tedbir kararı verilmesi talebinin, reddine karar verildi."

Çocuğunun önünde öldürmüş

Hüseyin Emre Yılmaz'ın el konulan silahı da kendisine yeniden teslim edildi. Bunun üzerine Hüseyin Emre Yılmaz, geçici velayeti annesinde olan oğlu A.Y.'yi olaydan 2 gün önce yanına aldı. Olayın gerçekleştiği gün de çocuğu yanında getirip, tartışma sırasında otomobilde bıraktı. Ardından çocuğunun gözleri önünde, kendisine teslim edilen tabancasıyla, eşini 10 el ateş edip öldürdükten sonra kendini vurdu.

"Annemi çok seviyorum"

A.Y.'nin, psikolog eşliğinde alınan ifadesinde, "Babamla annem konuşuyorlardı. Babam çok sinirlendi. Arabanın yanındalardı. Babam arabanın kapısını kapatarak anneme 20 kere ateş etti. Ben çok korktum. Annemi çok seviyorum" dediği öğrenildi. (DHA)