Eski Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök, bugün Ergenekon davasında ifade verecek. Özkök'e "21 sayfalık savcılık ifadesinde ‘darbe girişi var da diyemem yok da diyemem’ sözünü kullandınız. Bu sözü açıklar mısınız?" diye sorulacak.
Darbe girişimini engellediği için kuvvet komutanları tarafından zehirleneceği iddia edilen Özkök'e 'Yemeklerini neden sefer tasıyla evden getirdiği' sorusunun da yöneltilmesi bekleniyor.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından görülen davada, Özkök’ün sorulara vereceği cevapların 270 sanığın kaderini çizeceği yorumları yapılıyor.
Vatan gazetesinin haberine göre, Hilmi Özkök'ün Silivri’ye gitmesi yaklaşık 4 yıllık bir süreç sonucunda oldu. Özkök’ün ifade vermesi gündeme geldikten sonra ilk açıklamayı Temmuz 2008’de yaptı “Darbe günlükleri ile ilgili ifade vermeyi düşünüyor musunuz?” sorusuna tarihe geçecek bir cevap verdi: “Ben kasaptaki ete soğan doğramam. Büyüklerimden öyle duydum. Günü gelir konu olursa o zaman bakılır.”
Özkök'ün Ergenekon Davası'ndaki ilk ifadesi ise 27 Nisan 2009 tarihine İzmir Adliyesi’ndeki özel bir odada, Ergenekon savcıları tarafından alındı. Özkök, Zekeriya Öz ve Fikret Seçen’in 8 saat boyunca sorularını yanıtladı.
Savcılar, Özkök'e 8 saatlik sorguda özellikle "Ayışığı", "Eldiven" gibi darbe planlarından haberi olup olmadığını sordu. Özkök bu soruya "Ayışığı ve Yakamoz konularını biliyordum. Bilgi geliyordu, ancak delil bulamadığım için işlem yapmadım” cevabını vermişti.
Dönemin Jandarma Genel Komutanı Şener Eruygur ile ilgili olarak da ifadesinde şunları söylemişti:
“Şener Eruygur’un bizzat kendisine bazı duyumlarım olduğunu söyleyerek uyarıda bulundum. Zira benim o dönem en önemli prensip ve görevlerimden biri de muhtemel olayları vuku bulmadan önlemekti.”
Ancak Özkök’ün en fazla tartışılan ifadelerinden biri de darbe girişimi iddialarıyla ilgili "Var da diyemem yok da diyemem" sözü dikkat çekmişti.
Ergenekon davasının en önemli tanıklarından biri olan Özkök hakkında 4 yıl içinde bunlar yaşanırken, bugün ise tarihi birgün yaşanacak. Avukatlar toplantı üzerine toplantı yaparak sorulacak soruları belirledi. İşte o sorular...
- MİT Müsteşarı Atasagun tarafından 10 Temmuz 2003 günü “haftalık arz”da size resmen verilen ve Ergenekon şemasının olduğu söylenen belgeleri neden Genelkurmay kayıtlarına geçirmediniz? Devletler ortaya çıktığından bu yana uygulanan kayıt kuralını, aşiretlerde bile rastlanmayacak biçimde neden ihlal ettiniz?
- MİT tarafından gönderilen bu rapor ve şemaları gayrı resmi olarak kimlere ilettiniz?
- Dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve Başbakanı Bülent Ecevit’e bu konuda herhangi bir bilgi ve belge verdiniz mi? Vermediyseniz; neden vermediniz? Niçin gizleme gereği duydunuz? Suç kanıtı olduğu için mi?
- 21 sayfalık savcılık ifadesinde ‘darbe girişi var da diyemem yok da diyemem’ sözünü kullandınız. Bu sözü açıklar mısınız?
- İnternet andıcı sizin döneminizde hazırlandı. İnternet andıcından ise o dönem sizin ikinci başkanınız olan İlker Başbuğ şu anda tutuklu. Bu durumu nasıl açıklıyorsunuz?
- Ay ışığı, Yakamoz, Sarıkız, Eldiven adları ile anılan darbe planlarından haberiniz oldu mu?
- Jandarma İstihbarat Daire Başkanı Tümgeneral Levent Ersöz ile aranızdaki iletişim nedir, kendisiyle darbe duyumları üzerine bir görüşmeniz oldu mu?
- ‘Kasaptaki ete soğan doğramam’ açıklamasını niye yaptınız?